BBP Manavgat İlçe Başkanı Mehmet Çayır, siyasi iktidarın, hayata geçirdiği antidemokratik yasalarla adeta 28 Şubat postmodern darbesine rahmet okuttuğunu söyledi.

Her türlü vesayeti kaldıracağız söylemleriyle iktidara gelen AK Parti'nin 13 yıllık iktidarının sonunu 'kendi vesayetini kurarak' sonlandırdığını belirten Çayır, 18 aydır antidemokratik uygulamalarla 18 yıl öncesinin postmodern darbesine rahmet okutur hale gelmesinin Türk demokrasisi adına üzüntü verici olduğunu kaydetti. AK Parti'nin daha dün denilecek tarih sürecine kadar ülkede fikir, ifade, basın hürriyeti, kişi hak ve hürriyetlerinin korunması noktasında dillendirdiği her söylemi bugün hepsini yok ettiğinin altını çizen Çayır, 28 Şubat postmodern darbesi sürecinin 'irtica', 'gericiler', 'yobaz' ve 'mürteci' söylemlerinin yerini icat ettikleri 'paralel yapı' yalanının aldığını ifade etti. Paralel yapı yalanıyla toplumun bir kesimine karşı 2 yıla yakındır cadı avı yapıldığını belirten Çayır, bütün gelişmiş ve demokrasi çıtası yüksek ülkelerde 'nefret' ve 'ötekileştirme' söylemleriyle siyaset yapmanın anayasal suç olduğunu kaydetti.

En son Almanya'da bir savcının bir gazetecinin yaptığı haberin devlet suçu işlendiği iddiasıyla soruşturma açılması girişiminin savcının görevden alınmasıyla sonuçlandığını hatırlatan Çayır, açıklamasında şu eleştirilerde bulundu: "Maalesef ülkemizde fikir, ifade, kişi hak ve hürriyetleri AK Parti iktidarında yerle bir edilmiştir. Ülkemiz resmen parti devletine dönmüştür. 28 Şubat döneminde bile yapılmayan cadı avı bu dönemde yapılmaktadır. Bugün kabinede 12 bakan milletvekili bile değilken ülkenin kaderiyle ilgili her türlü kararı alabiliyor. Hukuk ayaklar altına alınmış durumda. Siyasi iktidar, kendi varlığını sürdürmek ve paralel paranoyasıyla bisikletin pedalını çevirerek düşmemek için sürekli hayali düşman üretiyor. Bugünün şartları 28 Şubat'ın şartlarından yüz katı kötü. Ülkede terör kol gezerken halkın gözünün boyanması için siyasi iktidar 300 polisle okulların kapalı olduğu bir dönemde okul basıyor. Bu yapılanlar nefret suçudur. Ülkemizde hukuk kalmamıştır. Bu karanlık dönem sona erince, ülke normalleşmeye başladığında 28 Şubat'ın aktörleri 'bin yıl sürecek' dedikleri dönemlerinden kısa süre sonra kendilerini bağımsız yargı karşısında bulduysa bugün bu hukuksuzluklara imza atan bürokratlar da bulacaktır. Yargıdan kaçış yok."