İlerleyen yaşına rağmen çalışmaktan vazgeçmeyen Hüsne Nine, okuma yazma bilmediği için sattığı ekmeklerin hesabını tespihiyle tutuyor. Tespihin bazı boncuklarına müşterilerinin ismini veren nine, her ismin önüne alınan ekmek kadar boncuk ilmikliyor. Her sabah bağ ve bahçelere çalışmaya giden çocuklarını ve torunlarını uğurladıktan sonra il merkezinden gelen ekmekleri sattığını ifade eden Hüsne İşal, şunları söyledi: ''Hayatım boyunca çalıştım. Gördüğünüz bağ ve bahçeler 60 yıl aynı yastığı paylaştığım eşimle ikimizin eseri. Onu kaybedeli 10 yıl olmasına rağmen her gün yeni ölmüş gibi içim acıyor. Kocam öldükten sonra, 3 yıl pek bir iş yapamadım ama 7 yıldır ekmek satarak eve katkı sağlıyorum. Tek sıkıntım var; okuma yazma bilmiyorum ve bu yüzden hesabımı kitabımı tespihle yapıyorum. Oğlum tarladan geldiğinde ben ona söylüyorum, O da deftere yazıyor. Az da olsa bir şeyler kazanıyor kimselere el açmıyorum.'' İşitme kaybı dışında hiçbir sağlık sorunu yaşamadığını belirten Hüsne Nine, ''Arada bir kontrol amacıyla doktora gidiyorum, doktorlar 'turp gibisin Maşallah bizden iyisin' diyorlar. Sağlığım sıhhatim yerinde, bir de okuma yazma öğrenebilsem gözüm açık gitmeyecek'' diye konuştu. Tüm ihtiyaçlarını kendisinin karşıladığını vurgulayan Hüsne Nine, ev ahalisi bağ ve bahçe işlerine gittiği zaman gücünün yettiği ölçüde evdeki işleri yaptığını, daha sonra ateş sacında yemek hazırladığını ifade etti. Hüsne ninenin oğlu İbrahim İşal, annesinin ilerlemiş yaşına rağmen kendilerine hiçbir zaman yük olmadığını belirterek, ''Tek sıkıntısı okuma yazma bilmemesi'' dedi. Çocuklarının hepsinin kayınvalidesinin elinde büyüğünü söyleyen Hürü İşal ise ev işlerine yardım ettiğini, aile bütçesine katkıda bulunduğunu belirtti.