Kim Milyoner Olmak İster 20 Aralık 2017 Çarşamba soru ve cevapları.  Hangi hayvanın vücudundaki kan basıncı diğerlerinden daha yüksektir?

Zürafalar Neden Beyin Kanaması Geçirmez

Allah yeryüzündeki canlıların her birinde, insanların üzerinde düşünmelerini sağlayan birbirinden farklı sistem ve özellikler yaratmıştır. Bunların herkes, Allah ’ın yaratışındaki ebedi mükemmelliği yansıtır. Zürafaların sahip oldukları özellikler de bunun delillerindendir.

Zürafanın Uzun Boyuna Uygun Bir Şekilde Yaratılmış Kalbi

Zürafa dört beş metreye varan boyuyla karada yaşamış hayvanların en uzun boylusudur. Bu uzun boyu sebebiyle yaşayabilmesi için kalbinden iki metre yukarıdaki beynine kan göndermesi şarttır. Bunun için olağanüstü güçlü bir kalbe ihtiyacı vardır. Nitekim zürafanın kalbi kafasından daha büyüktür ve takriben 60 cm uzunluğa ve 11.8 kg'lık bir ağırlığa sahiptir.

Zürafaların kalbi 350 mm Hg'lik bir basınçla kan pompalayacak değin güçlüdür. Diğer bir ifadeyle, zürafanın tansiyonu 35 ’e çıksa bile bu durumun zürafaya bir zararı olmaz. Canlılar arasındaki en yüksek kan basıncına sahip olan zürafaların kalpleri dakikada 170 defa atmakta ve bütün vücuduna 75 litre kan pompalayabilmektedir.

Zürafalarda yer alan kan hücresi miktarı, bir insanda bulunanın iki katıdır. Zürafalar bir şey yedikten ya da içtikten sonradan kafalarını yerden kaldırdıklarında, kalplerinin beyinlerine tatmin edici miktarda kanı pompalayabilmesi için normalden iki kat daha artı atması gerekmektedir. Peki sıradan koşullarda böylece fazla canlının ölümüne sebep olabilecek kadar enerjik olan bu sistem, nasıl olur da zürafaya hasar vermez? Bunun nedeni, özel bir haznenin içinde yer alan sistemin, basıncın bu ölümcül etkisini kaldırabilmek için ufak damarlarla kuşatılmış olmasıdır

Zürafa Neden Beyin Kanaması Geçirmez?

Zürafanın başından kalbine değin giden bölümde; yukarı meydana çıkan ve aşağı inen damarların oluşturduğu bir U sistemi bulunur. Ters yönde akan kan damarları toplam basıncı sıfırlar, böylece canlı, ani kanamalara neden olacak iç basınçtan kurtulmuş olur.

Kalpten altında seviyede kalan ayak ve ayakların da özel bir korumaya ihtiyacı vardır. Zürafanın etap ve ayaklarını saran derinin son derece kalın olması onu kan basıncının kötü etkilerinden korur. Hem damarların içinde, şiddetli kan akışını dengeleyerek basıncı denetim altına bölge kapakçıklar da bulunur.

Asıl büyük tehlike ise, hayvan su içmek için başını yere dek indirdiğinde ortaya çıkar. Normalde beyin kanamasına sebep olacak değin şiddetli olan tansiyon, bu durumda daha çok artar. Lakin bu tehlikeye aleyhinde kusursuz bir tedbir alınmıştır. Vücutta salgılanan "sefaloraşidien" adlı akışkan devreye girer ve kalp hacmini küçülterek pompalanan kanı azaltır.

öte taraftan, hayvanın boynunda, başını aşağıda eğdiğinde devreye giren özel kapakçıklar vardır. Bu kapakçıklar kanın akışını büyük ölçüde azaltır ve bu nedenle zürafa güven içinde su içip bitmiş başını yukarı kaldırabilir. Zürafanın kat kat olan damarlarının kalın olması da, yine bu yüksek basınç tehlikesine aleyhinde küskün bir tedbirdir.

Zürafaların Başı Neden Dönmez?

Zürafalar, başlarını aşağıdan yukarı uyandırmak için çok pozitif zaman harcarlar ve bu yüzden kanın beyne gitmesi için vücutlarında kusursuz bir sistemin olması gereklidir. Bu sistem, fazla kuvvetli bir pompa biçiminde çalışan yürek ve insandakinin iki katından daha artı olan kan basıncından oluşur. İşte böylelikle zürafalar, bayılma nöbetlerinden korunmuş olurlar.

Nitekim zürafa başını kaldırdığında, baştaki kan damarları adeta tüm kanı yanaklarına, dillerine veya cilt gibi başın diğer bölümlerine aktarmaz; yalnızca beyne akması için yönlendirir. aynı zamanda, hayvanın kalın derisi ve şahdamarındaki olağandışı bir adale -fakat damarların genel olarak kasları olmaz- kanı yeniden kalbe geri içeren damara zorlama yapar. İşte zürafa, insanlarınkinden çok daha iyi bir bayılmayı engelleyen mekanizmaya sahip olarak yaratıldığı için bayılmaz.