İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, CHP Genel Başkan Yardımcısı Malatya Milletvekili Veli Ağbaba'nın 18 Ekim 2014 tarihli açıklamasında kullandığı ‘Etiler Polis Okulu’nun Tapusu Yasin El Kadı'da mı?’ ifadeleri nedeniyle hakkında fezleke hazırladı. Başsavcıvekili Selamettin Celep imzalı 13 Kasım 2014 tarihli fezlekede, Ağbaba hakkında ‘alenen hakaret’ ve ‘iftira’ suçlamaları yer aldı. Ağbaba’nın dokunulmazlığının kaldırılması talebiyle TBMM’ye gönderilen fezlekede Bakanlar Kurulu kararı ile Türkiye’ye girişi yasak olan ‘Yasin El Kadı’ olarak bilinen Suudi işadamının açık adı ‘Yassen Abdullah A. Kadı’ olarak verildi. Ağbaba’nın "Küresel terörist El Kadı ile AVM pazarlığına girildi mi? Bu arazi Yasin El Kadı’nın şirketine 460 milyon bedelle ihalesiz verildi mi? Beton ve rant lobisi ile iş tutan AKP, topraklarımızı teröristlere peşkeş çekiyor" sözlerinin hakaret ve iftira olduğu iddia edilen fezlekede alt sınırı 1 yıl 9 aydan başlayan üst sınırı 8 yıl 4 aya kadar çıkan sürelerce hapis cezası istendi.

Veli Ağbaba, Malatya’da düzenlediği basın toplantısında, hakkında hazırlanan fezlekeye ilişkin açıklamalar yaptı. Takipsizlik verilerek kapatılan 25 Aralık yolsuzluk soruşturmasına konu olan Etiler Polis Okulu arazisine ilişkin açıklamaları nedeniyle hakkında fezleke hazırlandığını açıklayan Ağbaba, yolsuzluk soruşturmasındaki iddia edilen belgeler arasında yer alan fotoğrafı gösterdi. Etiler Polis Okulu arazisinin devriyle oluşturulan rantın kimler arasında paylaştırıldığını 18 Ekim’deki açıklamalarında bu fotoğrafla gösterdiklerini anlatan Ağbaba, bir milletvekili olarak kamuoyunu bilgilendirmenin görevi olduğunu ifade etti. Ortada küresel bir rant ilişkisi olduğuna vurgulayan Ağbaba, "Ve bu işin başındaki rant lobileri İstanbul’u talan ediyor. Bir milletvekili olarak bu rant terörü hakkında bilgiler vermek benim görevim. O gün ki basın açıklamamızda yaptığımız da budur. Ortada bir fezleke var. Yani benim milletvekilliği yapma görevimi engellemeye çalışılıyorlar. Jet hızıyla hiçbir delil toplanmadan, müşteki Yasin El Kadı'nın ifadesine başvurulmadan, usul kurallarına uymadan Başsavcıvekili Selamettin Celep tarafından fezleke hazırlanmış. Fezleke avukatım tarafımdan tesadüfen öğrenilmiştir." dedi.

Günümüzde Türkiye’de gazetecilerin attığı tweet nedeniyle, 16 yaşındaki bir öğrencinin Cumhurbaşkanını eleştirdiği için gözaltına alındığını anımsatan Ağbaba, kendisi hakkında da Anayasa'dan doğan haklarını kullandığı ve küresel rant ilişkilerini kamuoyuyla paylaştığı için makul şüpheyle fezleke çıkarıldığının altını çizdi. Yeni Türkiye kavramının altında bu profil oluştuğuna işaret eden Ağbaba, muhaliflerin hukuksuz şekilde susturulmak istendiğini dile getirdi.

Ağbaba, şöyle devam etti: "Ayakkabı kutuları, saatler, çikolata kutuları, para sayma makineleri varken takipsizlik kararı veren savcılar, konu kamunun mallarını koruyan, Yasin El Kadı’nın rant ilişkilerini ortaya çıkaran Milletvekili olunca makul şüphe akıllarına geldi. Bu kadar yolsuzluğun, hırsızlığın gözgöre göre yapıldığı ve kimsenin yargılanmadığı bir ortamda hakkımda düzenlenen fezlekeyi bir madalya olarak kabul ediyorum. Bu benim onur madalyamdır. Buradan sesleniyorum. Dokunulmazlığımı kaldırmazsanız namertsiniz. Halkın oyları ile seçilmiş bir milletvekili olarak rant ilişkilerini kamuoyu ile paylaştığım için benim hakkımda da makul şüpheli olarak fezleke düzenlenebiliyor. Toplumsal muhalefete yargı eliyle her düzeyde ayar verilmektedir. Rıza Sarraf’ın ‘Eş Başbakan’ olduğu bir dönemde, Yasin El Kadı’nın da ‘Adalet Bakanı’ olduğu ortaya çıkmıştır."

‘Şimdi de yargı terörü mü oluşturulmaya çalışılıyor?’ diye soran Ağbaba, "Buradan söylüyorum. Ben, birilerinin 'reklam arası' olarak gördüğü Cumhuriyetin milletvekiliyim. Anayasa’da belirtildiği üzere, sadece Malatya’nın değil, tüm Türkiye’nin milletvekiliyim. Osmanlı özentisi olanlara o dönemlerden kalan bir cümleyle sesleniyorum. Fezlekeyi Meclis’e gönderseniz de dokunulmazlığımı kaldırsalar da doğru bildiklerimi söylemeye, halkımıza gerçekleri anlatmaya devam edeceğim." ifadelerini kullandı.