MHP Afyon Milletvekili Kemalettin Yılmaz, 3 Şubat 2002 tarifinde Afyon’un Sultandağı, Çay, Bolvadin, Çobanlar, ve beldelerde etkili olan depremde zarar görenlerin bankalara olan borçlarının yeninden yapılandırılması gerektiğini söyledi. Yılmaz, depremi 13’ncü yıldönümünde depreme karşı gerek yerleşim bölgeleri, gerekse dayanıklı yapılar konusunda daha ciddi tedbirler alınması gerektiğine dikkat çekti.

Afyon’da meydana gelen büyük depremin üzerinden 13 yıl geçtiğinin hatırlatan Yılmaz, 46 vatandaşın yaşamlarını yetirdiğini, 318 vatandaşın yaralandığını, 622 adet de binanın da hasar gördüğünü belirtti.

Yılma, “Deprem bir doğal afettir. Bunun gibi bir doğal afetin her an ve her yerde yaşanma ihtimalini göz önünde tutarak gerekli tedbirler ciddi şekilde alınmalıdır. Çünkü kaçınılamaz olduğu gibi deprem riskleri insanların alacağı önlemlerle azaltılabilinecektir. Bu konuda titizlik göstererek gerek yerleşim bölgeleri gerek depreme karşı dayanıklı binaların yapılması gerekse deprem sigortalarının yapılması hayat kurtarmak adına ciddi önem arz etmektedir.” dedi.
“Depremin insanların hayatlarına son verdiği gibi yaşattığı acıların yanı sıra ekonomik ve sosyal sıkıntıları da artarak gün yüzüne çıkarmaktadır” diyen Yılmaz, 2002’de yaşanmış olan deprem sonucunda zarar gören vatandaşların sıkıntılarının şuan bile hala devam ettiğini kaydetti.

Yılmaz, “Ziraat Bankası'nda faizli borçlar bulunmaktadır. Bu bankaya olan borçlarını vatandaşlarımız bilmekte ve kabul etmektedir. Fakat ne yazıktır ki depremzedelerimizin bu borcu ödeyebilme gibi şuan için mevcut bir imkânı bulunmaktadır. Vatandaşlarımızın bankaya olan bu borçları ile ilgili yapılandırma noktasında ciddi talepleri vardır.” diye konuştu.

Bu konuda vatandaşlara karşı biraz daha toleranslı davranılmalı ve borçları konusunda yapılandırmaya gidilmesi gerektiğini ifade eden Yılmaz, şunları söyledi: “Bizler bu konuda her zaman için elimizden gelen desteği verdiğimiz gibi takipçisi olmaya da devam edeceğiz. Bu duygu ve düşüncelerle vatandaşlarımıza her türlü sıkıntıları noktasında sahip çıkılmalı ve yanlarında olunmalıdır. Şuan ekonomik açıdan sıkıntı çeken köylümüzün bu sıkıntıdan biran evvel kurtarılması gerekmektedir. Bizlerin tek umudu yaşanmış olan bu acıların tekrar yaşanmaması ve geleceğe dair hazırlıklar yaparken geçmişten ders çıkartarak gerekli önlemlerin alınmasıdır.”