Milli İttifak'tan Mardin 1. sıra milletvekili adayı olan Ahmet Özal, siyasette seviyenin düştüğünü söyledi. İktidara yönelik endişelerini dile getiren Özal, "Ben bu kadar yıllık hayatımda, siyasette Demirel dönemini de gördüm, ihtilalleri de gördüm ama ben böyle bir şey görmedim. Ama insanımızın 7 Haziran'da aklının başında olması lazım. Eğer akıllı olmazsa başımıza gelecekleri tahmin bile edemiyorum seçimden sonra." dedi.

Seçim çalışmaları kapsamında Hatay'da gazetecilerle bir araya gelen Ahmet Özal, gündeme ilişkin soruları cevapladı. Cumhuriyet gazetesi hakkında başlatılan hukuk süreci ve daha öncesinde çeşitli basın kuruluşlarına yapılan baskılardan bahseden Özal, hükümetin iddialarla ilgili yurt dışında farklı, Türkiye'de farklı konuştuğunu ifade etti. "Basına baskı, Cumhuriyet tarihinde hiç bu kadar olmadı" diyen Özal şunları söyledi: "İhtilal döneminde, askeri dönemde bile basına bu kadar baskı olmadı. Gerçekten olmadı. Basının bu kadar baskı altında olduğu bir dönemde Cumhuriyet gazetesine açılan dava öncelikle yersiz. Neden yersiz? Hiç basın özgürlüğü diye bir şey kalmamış. Diyorlar ki iddialar, zaten iddialar doğru değil. İddialar doğru değilse niye dava açıyorsunuz? İddialar doğru ki dava açıyorsunuz. Ben çok uzun süre Irak'ta idim. Irak'ın her bölgesini bilirim. Türkmen Bölgesinde, Kerkük'te de benim çalışmalarım vardı. Suriye'yi de bilirim. Türkmenlere yardım gitti deniyor değil mi? Bunların doğru olmadığını ben biliyorum. Bunların doğru olmadığını Türkmenler de söylüyor zaten. Özgür Suriye Ordusu'na gittiğini Le Figaro gazetesine Sayın Başbakan 31 Mayıs'ta açıkladı. Fransız basınına başka bir şey söylüyor, bizim basına başka bir şey söylüyorlar. Ne kadar tutarlı bu? Değil. Doğru da değil."

'DEVLETİN BÜTÜNLÜĞÜ YOK'

Türkiye'de istikrar ortamının varlığından bahsedildiği konusuna da değinen Özal, "Twet atan çocuklar tutuklanıyor. Hakim hakimi tutuklayıp hapse atıyor. Savcı savcıyı tutukluyor. Polis polisin kafasına basıp arabaya sokuyor. Şimdi istikrardan bahsediyoruz. Hangi istiktar var Türkiye'de. Milletin bütünlüğünden bahsediliyor. Devletin bütünlüğü yok ki milletin bütünlüğü olsun." dedi.

'ÜLKEYİ SEÇİME HAZIRLAYACAK BİR HÜKÜMET KURULMALI'

Türkiye'de değişim zamanı geldiğini aktaran Özal, "Eğer bu değişim bu seçimde, milletimiz, Türkiye'de kısa dönemde, çok kısa 6 ay 8 aylık bir seçim hükümeti kurulmasına destek olması lazım. Antidemokratik kanunların hemen kaldırılacağı, siyasi partiler ve seçim kanunun demokratikleşeceği ve yeniden Türkiye'yi 6 ay 8 aylık sürede seçime götürecek normalleşme süreci gerekir Türkiye'ye." şeklinde konuştu.

'KİMSE BABAMA 'SANA DOKUNMAK İBADETTİR' DEMEDİ'

Babası merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal ve diğer cumhurbaşkanları döneminde kişilerin 'Allah'ın tüm vasıflarını içinde barındıran lider' gibi söylemlerin olmadığının altını çizen Özal, "Ben böyle bir şey görmedim." dedi.

Türkiye'de insanların cinnet geçirdiğini söyleyen Özal, "Şaibeler, yolsuzluklar ortada. Fakat öyle bir toplum haline geldik ki 'Çalıyorlar ama iş yapıyorlar' denecek bir noktaya getirdiler insanları. Bu toplumun değer yargılarının yok olduğunu gösterir. Hele Müslümanlık ve İslam adına 'biz bunun takipçisiyiz, devamıyız' diyen bir parti için kabul edilemez şeyler bunlar. Yani ben böyle bir şey görmedim hayatımda. Benim babam başbakanlık, cumhurbaşkanlığı yaptı. Ne O'nun döneminde ne Demirel döneminde ne Menderes döneminde ne hiç kimsenin döneminde bir milletvekili kalkıp Özal ya da Menderes ya da Demirel için 'Dokunmak ona ibadettir' demedi. 'Allah'ın bütün vasıfları başbakan üzerinde toplanmış' demedi. Ve bunu duyan milletvekilleri Kur'an ve ayetle dalga geçen milletvekilleri hala bugün milletvekili ve milletvekili adayı. Bu AK Parti'nin Disiplin Kurulu nerede? Bu adamların partiden o gün atılması lazımdı değil mi? Hayır Sayın Cumhurbaşkanı ile Siirt'te meydanda dolaşıyor bakara makara. Bu nasıl Müslümanlık? Bunları nasıl kabullenebiliyorsunuz? Buna oy veren insanlar bu günaha ortak değil mi? Destekleyenler. Ben bu kadar yıllık hayatımda, siyasette Demirel dönemini de gördüm, ihtilalleri de gördüm ama ben böyle bir şey görmedim. Ama insanımızın 7 Haziran'da aklının başında olması lazım. Eğer akıllı olmazsa başımıza gelecekleri tahmin bile edemiyorum seçimden sonra." ifadelerini kullandı.

'RAHMETLİNİN DÖNEMİNDE DEVLET EDEBİ VARDI'

Son dönemlerde siyasi edebin yok olduğunun altını çizen Özal, "O zamanki siyasetçiler rahmetlinin döneminde gerek Demirel gerekse rahmetli Erdal İnönü olsun gerek rahmetli Türkeş olsun. Bu insanlarda bir devlet terbiyesi, bir devlet edebi vardı. Televizyonlarda tartışma programlarına çıkarlardı. Birbirlerinin sözlerini bile kesmezlerdi. 'Efendim siz buyurun'" diye hitap ederlerdi. Şimdi bırakın onu televizyonlara beraber dahi çıkmıyorlar. Hiçbirisi birbiri ile karşı karşıya gelmiyor. İyi ki de gelmiyor, belki de birbirlerinin boğazlarına sarılırlar bunlar. Bu kadar seviyesiz ve seviyesi düşmüş bir siyaseti bu ülke hak etmiyor. Artık klozetler aklınıza gelebilecek, her şey daha kötü şeyler var da burada terbiyem müsait değil söyleyemiyorum." şeklinde sözlerini tamamladı.