Haber46 yazarı Ökkeş Küçükdağılkan Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Rektör Adayı Prof. Dr. Orhan DOĞAN İle Röportaj yaptı. İşte o Röportaj:

Rektörlük Seçim Çalışmalarının Hız Kazandığı Bu Günlerde Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Rektör Adayı Prof. Dr. Orhan DOĞAN İle Röportaj İçin, Şahsından Naçizane Bizlere Zaman Ayırmasını Rica Ettik. Müspet Cevabı Ve Misafirperverliği İçin Teşekkürü Kendisine Bir Borç Bilirim.


Prof. Dr. Orhan Doğan kimdir? Bize kendinizden bahseder misiniz?

Öncelikle nezaket gösterdiğiniz için çok teşekkür ediyorum. Üniversiteyi yönetmeye talip olan birbirinden değerli, başta rektörümüz olmak üzere 11 adayın  hem kamuoyu tarafından, hem üniversitemizdeki diğer öğretim üyeleri  tarafından tanınması medya aracılığıyla olur diye düşünüyorum. Üniversitede zaten gerek akademik çalışanlar gerekse idari çalışanlar aşağı yukarı adayların tamamını çok iyi tanıyorlar. Yani bu bağlamda medya aracılığına gerek yok, ama kamuoyunun bizleri tanıması açısından sizin vesile olmanız bu konuda önem arz etmektedir. 

Ben kısaca  özgeçmişimi takdim edeyim; 1965 yılında Kahramanmaraş'ta doğdum.  İlk ve Orta öğrenimimi Kahramanmaraş'ta yaptım. 1985 yılında İmam Hatip Lisesinden mezun olduktan sonra İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü'nü kazandım. Daha sonraki süreçte 1990 yılında oradan mezun olduktan sonra 1991 yılında aynı Üniversitenin aynı bölümünde Asistan, yani bugünkü ismi ile Araştırma Görevlisi oldum. Benim önceden beri hayalim Tarihçi olmaktı. Bu hayalimin altında yatan temel sebep Orta Okul ve Lisede okuduğum Tarih kitapları ve tarihi romanlar oldu. Özellikle Türkistan, Türk Dünyası, Orta Asya'ya yönelik yazılan okuduğum romanların tesirinde kaldım ve Allah kısmet ederse Tarihçi olacağım dedim. Lisans eğitimimi tamamladıktan sonra Yüksek Lisans aşaması ile bu işi daha ileri götürme arzusundaydım. Şükürler olsun ki Allah bunu bana nasip etti. Doksanlı yıllarda misafir öğretim görevlisi olarak gittiğim Kazakistan, Kırgızistan ve Orta Asya'daki diğer ülkelerde bulundum. Çarlık Rusya'sı 18. Yüzyıldan itibaren kendi tahakkümüne almış olduğu bu coğrafyalarda giriş-çıkışı denetlemişti. Doksanlı yıllarda söz konusu ülkeler bağımsızlıklarına kavuştuktan sonra bu coğrafyadaki ülkelere giderek atalarımızın tarihini araştırma fırsatı buldum. Hoca Ahmet Yesevi'nin şehri Türkistan, Buhara ve Semerkant'ta bulundum ve Yüksek Lisans ile Doktora çalışmaları ile ilgili kaynak araştırmalarımı yaptım.  İstanbul Üniversitesi bünyesinde bulunuyordum. Yüksek lisans ve Doktoramı tamamladıktan sonra İstanbul Üniversitesindeki görevime döndüm. 2002 yılında  kaderin beni memleketim olan Kahramanmaraş'a götürdüğü bir olayı sizinle burada paylaşmak istiyorum. 
               
 Bugünkü Cumhurbaşkanımızın İstanbul Belediye Başkanlığı döneminde yapmış olduğu hizmetleri takdir eden, vefa borcu olarak ta İstanbul Üniversitesi'nde doktora yapmakta olan bir asistanken, 28 Şubatçı despot bir Rektörün baskı ve zulmünü hiçe sayarak İmam Hatipli olmanın öcü olarak algılandığı bir dönemde her türlü riski göze alıp Tayyip Bey'i 19 Mayıs 1999 Cumartesi günü Hamza Yerlikaya'nın da içinde olduğu bir grupla Pınarhisar'da ziyaret etmiştim. Bu ziyaretle Tayyip Bey'e olan gönülden bağlılığımı ve ona olan desteğimi açık bir şekilde ifade etmiştim. Pınar Hisar ziyaretimin bir şekilde Rektör Alemderoğlu tarafından duyulması ile Rektör'ün, hakkımda soruşturma açılması tehdidi karşısında İstanbul Üniversitesinden ayrılmak zorunda kaldım, sonrasında ise Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesinde göreve başladım. Tayyip Bey'in 12 yıldır ülkemiz ve milletimiz için yapmış olduğu tüm hizmetleri her platformda dile getirdim, 2011 seçimlerinde de AK Partiden Kahramanmaraş Milletvekili Aday Adayı olarak Tayyip Bey'e olan gönülden bağlılığımı bir defa daha göstererek her zaman Ak Parti'nin aktif olarak yanında oldum.


KSÜ Rektör adayı olmanızda etkili olan hususlar neler olmuştur?

Öncelikle şahsımın bir sevdası var. Bu ülkeye ve bu şehre hizmet konusunda bir sevdadır. Yaklaşık 12 yıldır üniversitemizin Tarih Bölümünde görev yapmaktayım. 3 yıl önce Tarih Bölümü Başkanı oldum. 3 yıl içerisinde Tarih Bölümü ülkemizin en saygın ve gelişmiş bölümleri arasına girdi. Bölümümüz  akademik kadro ve akademik kriterler  bazında gelişti. Keşke üniversitemiz de her bakımdan Türkiye'nin  saygın Üniversiteleri arasında olsaydı. Ben bu yoldan hareketle Üniversitemizin en iyi sıralamada olmasını kendime hedef  koydum. Ülkemin ve şehrimin sevdalısıyım. Bugünkü Cumhurbaşkanımız ”˜Yeni Türkiye' diyor. Ve Yeni Türkiye oluşturmanın herhalde en önemli etkenlerinden biri Üniversitelerin Yeni Türkiye'ye ayak uydurması, Üniversitelerin dünya ile entegre olması. İşte bu bağlamda Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi ne yazık ki umduğumuz yerde değil. 1992 yılında kurulan üniversiteler ile karşılaştırdığımızda geride olduğunu somut bir şekilde görüyoruz. Geçtiğimiz 4 yılda şu an ki rektörümüz bir şeyler yapmaya çalıştı, fakat yeterli değil. Olması gereken başarıyı gösteremedi. Beklenen başarıyı gösteremediği için aday olma yolunda karar aldım. Rektör adayı olarak bendeki enerjiyi Üniversitemizdeki çok değerli öğretim üyelerinin potansiyeli ile birleştirip sinerjiye dönüştürerek, Üniversitemizi Cumhurbaşkanımızın ifadesiyle ”˜Yeni Türkiye' noktasında buluşturmak en büyük gayem olacaktır. 

Kısa, orta ve uzun vadeli hedefleriniz ve bu hedeflere ulaşabilmek için öngördüğünüz projelerinizden bahseder misiniz?

Ne yazık ki Yerel bir Üniversiteyiz, bölgesel bir Üniversite değiliz. Ulusal bir Üniversite hiç olamadık, uluslar arası Üniversite ise hayal. Ben burada Üniversitemizi önce bölgesel daha sonra ulusal devamında ise uluslar arası bir boyuta taşıyacağıma inanıyorum. Ancak bu gücümü başta Üniversitemizdeki akademik ve idari çalışanlarımızdan daha sonra siyasi erkten ve şehrimizdeki iş adamlarımız ve sivil toplum örgütlerinden alacağım.           
             
Üniversitemizin ekonomik anlamda gelişmesi için siyasi erkin ekonomik anlamda desteğine ihtiyacımız olacak. Şehrimizdeki siyasi erkle  Çok uyumlu bir çalışma yapacağıma inanıyorum. Yerel siyasi erkin Ankara'da ki temasları ile birlikte çalışmalar yürüteceğiz, ilgili bakanlıklarla bu Üniversiteyi çok iyi yerlere taşıyacağımı, Fakülte ve Bölüm sayısını arttıracağımı, bununla birlikte mevcut olan bölümlerimizin eksiklerini de göz önünde bulunduracağımı ifade ederim. 
            
Kısa başlıklar altında hedeflerimi şu şekilde ifade edebilirim; Kurumsallaşma ve kurumsal kimliği oluşturmak, ortak akıl ve uzlaşmayı sağlamak, akademik özgürlük ve etiği hâkim kılmak, uluslar arası alanda rekabet içerisinde olmak, Eğitim-Öğretim ve araştırmada etkinliği ve verimliliği arttırmak, Kahramanmaraş'ın tarihini, kültürünü ve sanatını Dünya'ya tanıtmak, bölgede Kahramanmaraş'ı kongre ve kültür merkezi haline getirmek, yerleşkeler içerisinde çevreye duyarlı yaşam alanları oluşturmak. 
           
Projelerimi ise şu şekilde ifade edebilirim; yaşanabilir yerleşke oluşturulması, engelsiz yaşam için engelsiz yerleşkenin tamamlanması, okul öncesi eğitim kompleksinin hayata geçirilmesi, daha aktif bir Güzel Sanatlar Fakültesinin oluşturulması, Eğitim Bilimleri Orta Asya Araştırma ve Orta Doğu Araştırma Enstitülerinin kurulması, Sağlık Bilimleri Fakültesinin kurulması, Beden Eğitim ve Spor Bilimleri Fakültesinin kurulması, Meslek Yüksek Okulları Koordinatörlüğünün oluşturulması, AR-GE ve Bilişim Teknolojileri merkezlerinin geliştirilmesi, uzaktan eğitim faaliyetlerinin geliştirilmesi, Konuk Evi, Kongre ve Kültür Merkezi, Basım Evi, Müstakil Kütüphane ve Enstitü binalarının yapılması, öğrenci kantinlerinin iyileştirilmesi, mezunlarımıza yönelik akademik danışmanlık hizmetlerinin hayata geçirilmesi.  
           
Farklı fakülteler açarak Örneğin, İletişim Fakültesi, Diş Hekimliği, Eczacılık Fakültesi, Hukuk Fakültesi, Veteriner Fakültesi açarak ve mevcut Fakültelerimizi de başta Eğitim ve Tıp Fakültesini daha da iyileştirerek Üniversitemizin gerek akademik personelin gerekse öğrencilerin tercih edebilmeleri için cazibesini arttırmayı arzuluyorum. Özelliklede Tıp fakültesinin şartlarını daha da iyileştirerek kamuoyunun tıp fakültesi algısını pozitif bakış açısına çevirerek şehirle Tıp Fakültemizin buluşmasını sağlayacağız. Çünkü Tıp Fakültesi bizim şehre  açılan penceremizdir. Tıp fakültesi bizim şehirle buluştuğumuz yerdir, bu sebeple Tıp Fakültesinin kamuoyundaki yansıması pozitif olursa bu diğer Fakültelerimize de yansır ve bu şekilde üniversitemize yönelik algı çok daha olumlu olacaktır. 
            
Yukarıda saydığım bu söz konusu hedeflerin ve projelerin yaşama geçirilmesi için Üniversitede büyük bir dönüşümün gerçekleşmesi lazımdır. Söz konusu bu dönüşümü en kısa sürede   gerçekleştirerek, hedeflerin ve projelerin eyleme geçme noktasında gayret sarf edeceğim. 

Bu noktada bu projelerimizi biz ruhunun hakim olduğu bir anlayışla hep beraber başaracağımıza inanıyorum.

Nasıl bir ekip anlayışınız var?                                                                                                        

Dört yüz seksenin üzerinde Öğretim Üyemiz var. Yeni gelenler tam kesinleşmediği üzere sayıyı takribi söylüyorum. Yani bu bağlamda ben 480 kişiyi kendi ekibim olarak kabul ediyorum. Bunun içerisinde akademik kadrodan tutun da idari kadroya kadar üniversitemizin bütün çalışanları ekip arkadaşımdır. Fakat bunların içerisinden yönetime taşıyacağım 50-60 kişiyi test ediyorum. Şöyle ki 1.5 aydır Rektörlük için ekip çalışmalarını sürdürüyorum. Hangi Öğretim Üyesinden nasıl hizmet alabiliriz sorusunun müspet cevabını arıyoruz ve bu bağlamda notlar alıyorum.  İnşallah Rektör olduğumda bu notları göz önünde bulunduracağım. Üniversitenin dertleri ile dertlenen, meselelerini çözmeye çalışan öğretim üyelerimiz var. Burada liyakatı esas tutacağız, istifade edebileceğimiz şahsiyetlere  öncelik tanıyacağız.

Sizin döneminizde fiziksel yapılaşma mı, üniversite içindeki yapılaşma mı öne çıkacak?

Her ikisi de olacak, çünkü her ikisi de birbiriyle bağlantılı. Örneğin Sosyal Yaşam alanımız yok. Bir öğretim üyesinin dışarıdan gelen misafirini ağırlayacak mekânı yok. Eşimizle, çocuklarımızla gelip oturacağımız bir yer söz konusu değil. Yani Sosyal Yaşam alanı oluşturacağız. Her bakımdan yaşanabilir bir Üniversite oluşturacağız. Mesela yaz mevsiminde saat akşam 17.00 itibariyle Üniversitede yaşam göremiyoruz. Kısacası hem öğrenci açısından hem öğretim üyesi açısından yaşanılabilir bir Üniversite vaat ediyoruz. 

Fen-Edebiyat Fakültesi temelli bir akademik şahsiyetsiniz, diğer fakültelerin sorunlarına ve muhtevalarına ne derece yakınsınız?

Hepsine eşit mesafede yakınım ve ben bu seçim gezilerimde hangilerinin ne türlü sorunları olduğunu öğretim üyelerinden bizatihi duydum,  sorunları not ettim. Bu sorunlara nasıl çözüm bulabilirizin  notlarını da aldım. İnşallah Rektör olduğumda söz konusu Fakültelerdeki Bölüm Başkanları ile veyahut Fakülte kurulundaki temsilciler ile bağlı bulunduğu Fakültenin sorunlarına dair koordineli çalışarak bu vazifemizi de bu şekilde icra etmeye çalışacağız. Ayrıca burada şunu da ifade etmek istiyorum. Fen Fakültesi ve Edebiyat Fakültesi olmak üzere Fen Edebiyat Fakültesini ikiye ayıracağım. Halbuki bu şehir şairler şehri, yazarlar şehri, tarihçiler şehridir. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın birçok yerde Kahramanmaraşlı şairlerden, yazarlardan örnekler verdiğini biliyorsunuz. Ayrıca ”˜Yedi Güzel Adam' şu günlerde dizi ile gündeme gelse de bizim değerimizdir. Onun için bu güzide şahsiyetlerden  birinin ismini de Edebiyat Fakültesine düşünüyorum. Edebiyatçılar şehrinin Edebiyat Fakültesine de böyle bir isim yakışır. Tabi ki ilerde seçildiğimiz takdirde bunu üniversitemizin ilgili biriminde aldığımız karar ile gerçekleştirip, Türkiye bazında Edebiyat Fakültemizi ön sıralara çıkartırız diye düşünüyorum. 

Yukarıda projelerinizden bahsettiniz, Rektör statüsünü isminizin önüne aldığınızda yaptığınız ilk faaliyet ne olacak ilk eyleme dökeceğiniz projeniz?

İlk yapacağım iş üniversitemizin çalışanları ile birlikte  yönetimde hocalarımla kucaklaşmak olacak. Yönetimde ayrışmayı değil kaynaştırmayı gerçekleştireceğim. Yani çalışanlar arasında ”˜Şu gruba ait', ”˜Bu gruba ait' düşünce anlayışını  bertaraf edip akademik ve idari çalışma arkadaşlarımızın birlik ve beraberlik içerisinde dayanışmalarını sağlayan bir anlayışın rektörü olacağım. 

Rektör seçilmeniz halinde 4 yıl sonra nasıl bir KSÜ portresi göreceğiz?

Öyle inanıyorum ki Rektör seçilmem halinde Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi 4 yıl sonra mensubu olmaktan onur duyulan bir Üniversite olacaktır. Dolayısıyla Üniversitemizin saygınlığını bölgemizde, ülkemizde ve dünyada  duyuracağız. Üniversitemizin bünyesinde çok önemli potansiyele sahip yurt içi  ve yurt dışında doktora yapmış, alanında tanınmış çok sayıda Öğretim Üyeleri var, bu Öğretim Üyelerini yabancı ülkelerdeki Üniversiteler arasında bir köprü oluşturup Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesini Dünya' nın gelişmiş Üniversiteleri ile buluşturmayı arzuluyorum. Böylece uluslararası bir Üniversite olmamızın çok daha kısa sürede gerçekleşeceğini düşünüyorum.

Eklemek istediğiniz başka hususlar var mı?

Ben öncelikle sizlere bu röportajı gerçekleştirdiğiniz için çok teşekkür ediyorum.  Üniversitemizin meselelerini Kamuoyu ile paylaşma noktasında köprü olup sesimizi sizler aracılığıyla ulaştırabilmişsek ne mutlu bize. Son olarak Yaşanabilir Bir KSÜ İçin, Akademik Karnesi çok İyi Olan Bir KSÜ için, ”˜Yeni Türkiye' Vizyonuna Pilot Bir KSÜ için, Uluslar arası Akademik Platforma Doğan Bir KSÜ için Prof. Dr. Orhan DOĞAN diyor, anlayışınız ve desteğiniz için tekrar teşekkür ediyorum.
          
Röportaj boyunca Sayın Doğan mütevaziliğini koruyarak büyük bir misafirperverlik örneği sergilemişti. Bundan dolayı  ve zamanından fedakarlık gösterip bizimle röportaj yaptığı için kendisine bir kez daha teşekkür ediyor çıktığı bu yolda muvaffak olmasını temenni ediyoruz.

Ayrıca”¦
Röportaj süresi içerisinde Fotoğraf desteği için Taşkın Ekici'ye teşekkür ediyorum.

Ökkeş KÜÇÜKDAĞILKAN