Şanlıurfa’da Suriyeli Çocukların ve Gençlerin Güçlendirilmesine Yönelik Çalışma Alanlarının Belirlenmesi Çalıştayı düzenlendi.
Çalıştayda konuşan GAP İdaresi Başkanı Sadrettin Karahocagil Suriyelilerin Türkiye’deki durumu hakkında bilgi verdi.
Sadrettin Karahocagil, “Öncelikle böylesine anlamlı bir etkinlikte bir araya gelmekten dolayı duyduğum memnuniyeti belirterek konuşmama başlamak isterim. İdaremizin, UNICEF işbirliği ile uygulayacağı ’Suriyeli Çocukların ve Gençlerin Güçlendirilmesi Projesi’ kapsamında yapmakta olduğumuz ilk ve en önemli faaliyetlerden biri olan ’Suriyeli Çocukların ve Gençlerin Güçlendirilmesine Yönelik Çalışma Alanlarının Belirlenmesi’ çalıştayına hoş geldiniz. Çalıştayımıza, Güneydoğu Anadolu Bölgesi dışından, farklı sektör ve disiplinlerden katılım sağlayan siz değerli misafirlerimize, GAP hakkında kısa bilgi vermek isterim. Hepimizin çok iyi bildiği gibi GAP, hem finansal hem teknolojik açıdan Türkiye Cumhuriyeti’nin kendi öz kaynak, emek ve deneyimleri ile gerçekleştirdiği en büyük Projedir. GAP bu özellikleriyle gurur verici bir eserdir; insani boyutu ve sürdürülebilir kalkınma felsefesiyle evrensel değerleri içeren iddialı bir projedir. GAP’ın temel hedefleri, Güneydoğu Anadolu Bölgesinin sahip olduğu kaynakları değerlendirerek yöre halkının gelir düzeyinin ve yaşam kalitesinin yükseltilmesi, GAP Bölgesi ile diğer bölgeler arasındaki gelişmişlik farkının giderilmesi, Kırsal alandaki verimliliğin ve istihdam olanaklarının artırılarak ulusal düzeyde ekonomik gelişme ve sosyal istikrar hedeflerine katkıda bulunulmasıdır. 2008-2012 döneminde uygulanan birinci GAP Eylem Planı ile başta sulama olmak üzere temel altyapı yatırımları hızlandırılarak ekonomik ve sosyal gelişmenin gerçekleştirilmesi hedeflenmiştir. GAP Eylem Planının sonunda klasik anlamda GAP tamamlanmış ve “Yeni GAP”a geçilmiştir. Yeni öncelikler tanımlanmış, altyapının tamamlaması gözetilerek, beşeri, sosyal, kurumsal gelişme öncelenmiştir” dedi.
26.7 MİLYAR LİRA YATIRIM YAPILACAK
GAP kapsamında başlatılan yatırımları tamamlamak ve kalkınma sürecini sürdürülebilir kılmak amacıyla yenilikçi, ekonomik ve toplumsal gelişmeyi hızlandırıcı, istihdam artırıcı projeler içeren Yeni GAP Eylem Planının uygulamaya konulduğunu ifade eden Sadrettin Karahocagil, “Yeni Eylem Planı 2014-2018 dönemini kapsamaktadır. Yeni GAP Eylem Planı kapsamında bölgede yer alan illerde plan döneminde yatırım programları kanalıyla 26,7 milyar Türk Lirası kamu yatırımı yapılacaktır. Plan dönemi sonunda GAP Bölgesinde yer alan illerin sosyoekonomik seviyesi ülke ortalamasına yakınlaştırılacak ve bölgenin ülke ekonomisine sağladığı katma değer artırılacaktır. Yeni Eylem Planı ile insan odaklı kalkınma anlayışı çerçevesinde, bireylerin kendilerini geliştirebilecekleri, sağlıklı, güvenli ve yüksek standartta yaşam sürebilecekleri sosyal bir ortamın oluşturulması sağlanacaktır. Eğitim, sağlık, sosyal yardım, kültür, sanat ve spor faaliyetleri gibi kamu hizmetlerine erişim güçlendirilerek fırsat eşitliği sağlanacaktır. Bu bağlamda, insanı odağına alan kalkınma yaklaşımı ile kalkınmanın özel hedef grupları olan kadınlar, çocuklar ve gençler yönelik modelleme çalışmaları yapan İdaremiz, kuruluşundan bu yana sosyal kalkınma alanında ülkemizin diğer bölgelerine ve gelişmekte olan ülkelere örnek olmuş projeler geliştirmiştir. Bu projelerin başında ÇATOM’lar geliyor. ÇATOM’lar, bölge kadının, kalkınma sürecine entegre edilmesi amacıyla uyguladığımız en önemli projelerimizden biri. Bu proje, 21 yıllık geçmişi ile ülkemizde kadın sorunları alanında uygulanan en uzun soluklu ve yaygın bir ağa sahip bir çalışma. Diğer bir projemiz Gençlik ve Kültür Evleri. Gençlik Evleri, bölge gençlerinin kapasitesinin artırılması amacıyla 2000’li yılların başından bu yana
idaremiz tarafından uygulanmaktadır. Yine 2000’li yılların başından bu yana çocuklara yönelik Çocuk Gelişim Merkezleri projesini uyguluyoruz. Bu proje ile amacımız çocukların bedensel, zihinsel ve sosyal gelişimlerini desteklemektir. Kadın, çocuk ve gençlere yönelik yaptığımız bu projeler aracılığıyla bugüne kadar bir milyonun üzerinde kişiye ulaştık” dedi.
Suriyelilere yönelik projeler geliştirilip uygulandığını belirten Sadrettin Karahocagil, “İnsan odaklı kalkınma anlayışımız ile ülkemizde 2011 yılından bu yana misafir ettiğimiz Suriyelilere yönelikte projeler geliştiriyor ve uyguluyor. Bildiğiniz gibi 2011 yılından bu yana Suriye’de yaşanan iç savaş nedeniyle Türkiye, ’açık kapı politikası’ uyguladı. 2011 yılında göreceli olarak çok yüksek olmayan rakamlarda Suriyeli Türkiye’ye giriş yaptı; 2012 ve izleyen yıllarda, yaşanan iç savaşın ülke geneline yayılması ile birlikte Türkiye’deki Suriyeli misafir sayısı artmaya başladı. Mart 2016 itibariyle ülkemizde 281 bin 943’ü kamp içi, 2 milyon 475 bin 134’ü kamp dışı olmak üzere toplam 2 milyon 747 bin 946 Suriyeli misafir yaşamaktadır” ifadelerini kullandı.
"GÜNEYDOĞUDA KAMP DIŞINDA 1 MİLYON 300 BİN SURİYELİ YAŞIYOR"
Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde kamp dışında yaşayan Suriyeli sayısının bir milyon 300 bin olduğunu söyleyen Karahocagil, “Bu sayının il bazında dağılımı sırasıyla Şanlıurfa 400 bin 967, Gaziantep 325 bin 67, Kilis 129 bin 162, Mardin ise 97 bin 719’dur. Suriyeli nüfusunun cinsiyet dağılımına bakıldığında yüzde 50,8’inin erkek, yüzde 49.2’sinin ise kadın olduğu görülmektedir. Yaş dağılımına bakıldığında ise nüfusun yüzde 20’si 0-4 yaş, yüzde 20.2’si 05-11 yaş, yüzde 14’ü 12-17 yaş, yüzde 42.3’ü 18-59 yaş, yüzde 3.6’sının ise 60 yaş ve üstünde bulunduğu görülmektedir. Nüfusun yaklaşık yarısı 12 yaş altı çocuktan, kadın ve çocuk oranı ise Suriyelilerin yaklaşık yüzde 75’inden oluşmaktadır. Türkiye’de yaşayan Suriyeli nüfusunun yaklaşık yarısına ev sahipliği yapan bölgemizde, Suriyeli nüfusunun yoğunluğu eğitim, sağlık gibi temel hizmetler, kentsel alt yapı, yerel işgücü piyasası, belediye hizmetleri ve diğer kamusal hizmetler üzerinde baskı oluşturmuştur. Türk vatandaşları ve Suriyeli vatandaşların bu hizmetlerden yeterli düzeyde faydalanması ve uyum içinde yaşayacakları ortamın oluşturulması gerekliliği ortaya çıkmıştır. Buna kayıtsız kalamazdık. İdare olarak, bölge insanı ve Suriyeli misafirlerin uyum içinde yaşayabilecekleri ortamların oluşturulmasına, kamusal hizmetlere yeterli düzeyde erişimin sağlanmasına, yerel işgücü piyasası üzerinde oluşan baskının azaltılmasına yönelik müdahale alanlarını belirleyip, ulusal ve uluslararası kuruluşlarla projeler geliştirerek uygulamaya başladık. Birlemiş Milletler Kalkınma Programı ile bölgede yaşayan Suriyeli kadınların sosyal ve ekonomik yaşama adapte olması amacıyla bir proje başlattık. Bu kapsamda Şanlıurfa, Gaziantep, Kilis ve Mardin’de çalışıyoruz. Uluslararası Çalışma Örgütü işbirliği ile Suriyelilerin ve ev sahibi toplulukların istihdam edilebilirliklerinin artırılması yoluyla yerel ekonomik kalkınmayı desteklemek amacıyla ’İnsana Yakışır İş’ Projesi kapsamında ÇATOM’larda kadınlara Türkçe dil kursları, mesleki eğitimler, beceri geliştirme, girişimcilik eğitimleri yapmaya başladık. Kilis, Gaziantep ve Şanlıurfa’da çalışıyoruz. UNICEF işbirliği ile ’Suriyeli Çocukların ve Gençlerin Güçlendirilmesi’ Projesini uyguluyoruz. Üç bileşenli bu projede hedef gruplarımız çocuklar ve gençler. ÇATOM, Gençlik Kültür Evleri ve Çocuk Gelişim Merkezlerimizi Suriyeli kadın, çocuk ve gençlere açtık. Yine Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı Suriye Krizinin Etkilerinin Azaltılması Projesi kapsamında Gaziantep Sanayi Odası ve Gaziantep Büyükşehir Belediyesi işbirliği ile Gaziantep’te Mesleki Eğitim Merkezleri açtık. Bu proje kapsamında ayrıca Şanlıurfa ve Gaziantep Büyükşehir Belediyelerinin alt yapısını güçlendirmeye yönelik çalışmalar yapıyoruz. Amerikan Göçmen Bürosu’nun desteği ile Kilis ve Gaziantep’te yerel yönetimlerin kapasitesi artırılması amacıyla çalışıyoruz. Japon Hükümeti hibesi ile Şanlıurfa, Gaziantep ve Kilis Belediyelerin hizmet kapasitelerini artırmak ve değer zincirlerini oluşturmak amacıyla çalışıyoruz. UNICEF ile düzenlediğimiz bu çalıştay kapsamında, bugün ve yarın katılım ve katkılarınızla Suriyeli çocuk ve gençlerin ihtiyaç ve önceliklerini belirleyeceğimiz bir yol haritası çıkarmayı hedefliyoruz. Bu yol haritası yeni müdahale alanları, işbirliği olanakları, ortaklıklar ve finansal kaynaklara erişim konusunda hepimiz için bir fırsat. Ortaya çıkacak yol haritası ve uygulamaların izlenmesi ve yönlendirilmesi için bir komite kuracağız ve sizlerle belirli aralıklarla bir araya geleceğiz” şeklinde konuştu.