Bu benzetmeyi yapamıyorum. Çünkü, volkan patlamasında maden cevheri fırlamaz, fırlasa fırlasa toz-toprak ve kül fırlar. Peki, bu aday adayı patlamasına neye benzeteceğiz. Vatandaş uyandı ve hücuma mı geçti diyeceğiz. Bu da çok gerçekçi değil. Çünkü gariban vatandaş, gene işinde-gücünde. Aday adayların çoğunun tuzu kuru. Aday adayı patlamasını bir şeye benzetemiyorum. Neyse bu aday adayı patlamasını bir şeye benzetmeye gerek de yok. Herşey meydanda. Aday adayları da artık meydanda. Memleketimizde demokrasi var. Memleketimizde ekonomi var. Planı, projesi olan, ağzı laf yapan ve parası olan aday adayı olur. Esasında bu aday adayı patlamasını yazıya da dökmek istemiyordum. Bu hususu yazıp yazmamakta tereddüt ediyordum. Sebebi şu idi. Kimsenin “niyetini sorgulamak” istemiyordum. Ancak, çevremde de bu husustan şikâyetlerin arttığını müşahede ettim. Daha doğrusu şikayet değil de, bunun normal bir durum olmadığı şeklinde söylenmelere şahit oldum. Ve kendi kendimize söylenmeyelim ve haydi söyleyelim dedim. İşte bu husustaki söylemlerim. Evet, 2011 yılı Haziran ayı içinde gerçekleştirilecek milletvekili seçimlerinde aday adayı patlaması var. Bu aday adayı patlaması, tüm İller için geçerlidir. Bu aday adayı patlamasına sebep olanlar, "gerçekten aday adayı" olanlar değil, "etiketten aday adayı" olanlardır. Şimdi diyeceksiniz ki, "gerçekten aday adayı" olanları anladık da, bu "etiketten aday adayı" olanlar kim? Etiketten aday adayı kim mi? Hemen açıklıyorum. 1- Bazıları iş kapabilmek için aday adayı oluyorlar. Müteahhit, avukat benzeri mesleklerdeki bazı kişiler, aday adayı etiketiyle, seçimlerden sonra iş kapabilmek derdindedir. Kendilerini seçimler vesilesiyle tanıtmış da oluyorlar. 2- Bazıları makam kapabilmek için aday adayı oluyorlar. Müdür, Daire Başkanı , Genel Müdür ya da benzeri görevde bulunanlar üst makamlara geçmek için aday adayı etiketini iyi bir fırsat olarak görüyorlar. 3-Bu seçimlerde yaşları 25-30 arasında olan bir çok kişi aday adayı olarak meydana çıktı. Bu aday adayları, “meclis gençleşecek” şeklindeki haber ve duyumları kendi lehlerine çevirmek için kolları sıvamış vaziyetteler. Mühendis, avukat, doktor ya da başka bir meslekten ancak, daha mesleğinin bile hakkını verememiş, iki-üç yıllık tecrübesi olan bu kişiler, aday adaylığıyla birlikte heyecan içindeler. Ya kısmet deyip yola çıkmış bu genç kardeşlerimiz. Listeye giremezlerse de en azından bir etiket alırlar. 4-Bir başka grupta, emekli olup da yapacak iş-güç bulamayanlar var. Bu kişilerin ağzı da iyi laf ediyordur. Seçimlerde konuşmak için fırsat da var. Kahvede mahallede nutuk atmak için bundan daha iyi fırsat mı olur. Onlar da yola koyulmuşlar. Listeye giremeseler de, en azından kahvede, mahallede aday adayı etiketiyle daha fiyakalı dolaşırlar. 5-Bir başka grupta yer alanlar ise, parası bol olup da harcayacak yer arayanlardır. Adam para bulmuş. Para adamı kaşındırıyor. Harcayacak yer arıyor. Aday adayı olup da bu vesile ile harcayacak. Listeye girse de, girmese ne ala! Neticede, etiket elde etmiş olacak. 6-Bir de şu gruba girenler var. Adamın yasa ile başı dertte. Ya tutuklu ya tutuklanacak ya da sorgulanacak. Dokunulmazlık zırhına bürünmek için aday adayı oluyorlar. Seçilirse bir müddet rahat edecek. Tutuklanmaktan kurtulacak. Bunlar da gerçekten aday adayı grubuna girmiyorlar. Bunlar etiketten aday adayı grubuna da girmiyorlar. Bunları hangi gruba yerleştirmek gerek? Bilemiyorum. Evet benim tasniflerim bunlar. Bu tasniflere katılırsınız ya da katılmazsınız. Ancak, şurası bir gerçek ki, aday adayı patlaması var. Aday adayları da ya gerçekten ya da etikettendir. Durum bu kadar nettir. Bu söylemlerimle birlikte tüm aday adaylarına hayırlı başarılar diliyorum. Allah (cc) hakkımızda hayırlı olanı nasip etsin. Amin