Bugün günlerden ağustos, aylardan cuma, ilkbahar mevsiminin ilk yaprakları düştü toprağa”¦. Hayatımın gidişatı şüphe veriyor bana, ellerim işin kenarında dolaşıyor, gözlerim hedef saptırıyor, burnum eski kokuların tanıdık lezzetini alamaz artık ; bulamadık gizli şifreyi, boşa harcadık altınları”¦ Ayağı kırık bir at gibi terkedilmişlik hissi çayırı, çimeni zindan eder bana. Elifi düzgün bir hayat çizemedim, karaladım durdum, sile sile defter yırtıldı, kalem aşındı, bu binadan neler taşındı”¦ Okuyamadım cisim denilen yazıyı, Türkçe'm zayıf kaldı, matematik zaten yoktu”¦Soruyu anlayamadan sınav bitti, öğretmeni tanıyamadım, sınavı önemsemedim, ben kendim ettim etrafımı da yaktım, yıktım”¦ Ne öptüm ne sevdim ne de helalleştim, anlamadım gidişatı, ne zaman hasat zamanı ne zaman iş zamanı, ne zaman eğlence zamanı, karıştırdım, bilemedim ben onu”¦ Elifi mertek sandım, zuhurata , kabuğa, haşıra, hışıra kandım, hep ondan yandım, hep ondan yandım”¦ Evler döşemek kaygısından kafamı kaldıramadım, dışarının hesabından içeriye zaman kalmadı. Madde manayı ezdi, kul Abdullah'ı unuttu, zaman onu yuttu, nefis peşinde uyuttu, dünya mayası tuttu, meyveyi de kökü de kuruttu”¦ Hoş görme hastalığı gevşetti ipleri, toplumsal kontrol mekanizması çöktü önce, yadırgayamaz bile oldular sonra, böyle bir haklarının olduğunu dahi unutmuşlardı, ye demeden yemez, iç demeden içmez bir nesil çıkarttık sahaya ve şimdi kendi kendine zafer almasını istedik. Körün kırmızıdaki canlılığı anlatması, kelin rüzgardaki dalgalanma zevkini hissetmesi gibi arar da durur yamaçtaki tavşanı, Üsküdar'daki atı”¦ Bu terazi bu kadar sıkleti çekemiyor, dilin maarif olamadığı yerler var, mide bazı yiyecekleri kabul edemiyor artık, yani eskisi gibi çalışmıyor dükkan, dükkanı kapatıp evde mi dursak, açık tutup keseden mi yesek anlayamadım. Aşağı tükürsem sakal, yukarı tükürsem bıyık”¦Acaba ikisini de kessek kurtulur muyuz; yoksa tükürmek kötü bir alışkanlık mı? Dünya mezrasında iman, İslam tohumları gönül ve göz damlalarıyla sulanmadıkça o ağacın meyvelerinden hayır umulur mu?