Yeni Asya Vakfı Kahramanmaraş Şubesi'nde gerçekleşen iftara, başta Vakıf yöneticileri, Op. Dr. Mehmet Yüzbaşı, Op. Dr. Ömer YAVUZ, Op. Dr. Orhan SÜNBÜL, Dr. Bayram Ordu, Sütçü İmam Üniversitesi Ögretim Üyesi Prof.Dr. Ahmet Hamdi Aydın'ın yanı sıra Müh.Hasan Yılmaz, Müh.Hasan Turnalı, İş adamı Hilmi Duymaz, Kahramanmaraş Gazetesinden Selim Orhan Keçe ve çok sayıda davetli katıldı.
Ezanın okunmasıyla Ömer yıldız Hoca efendini iftar duasıyla birlikte oruçlar açıldı. İftar sofrasında davetliler birbirleri ile sohbet etti.
Düzenlenen iftar programın da bir konuşma yapan Yeni Asya Vakfı Kahramanmaraş Şube Başkanı Mehmet Kınacı, Bundan böyle İftarlarımız geleneksel hale gelecek. Yeni Asya Vakfı olarak, arkadaşlarının geçmiş yıllarda çok önemli hizmetler gerçekleştirdiklerini hatırlatarak, her yıl, yapılan hizmetlerin artarak devam edeceğinin müjdesini verdi. Yeni Asya Vakfı olarak bugüne kadar binlerce öğrenciye egitim imkanı sağladıklarını dile getiren Kınacı, bu faaliyetlerinin devam edeceğini, herkese kapılarının açık olduğunu ifade etti. Kahramanmaraş'ta birbirinden farklı alanlarda düzenledikleri etkinliklerle, bireyler arasında kaynaşmanın simgesi haline geldiklerini ifade eden Kınacı, özellikle Ortadoğuda ve tüm Müslüman coğrafyasında yaşatılmak istenen kirli oyunlara kimsenin aldanmamasını, Bediüzzaman gönüllüsünün birlik ve beraberlik içerisinde hareket ederek, ellerinden geldiğince, hiç bir şey yapamıyorsa dualarla destek olması gerektiğini belirtti.
Gündüzalp-Örnek salonunda Yapılan derste Yeni Asya Vakfı yönetim kurulu Üyesi Egitimci Atilla Yılmaz programda yaptığı konuşmada Şiire olan vukufiyetini burada da göstererek şunları söyledi: Ne mutlu bu geceye kavuşup ihya edenlere. “Ey kara düşleri aklayan gece, Nurunda günahlar paklayan gece, Ey içinde bin Ay saklayan gece, Sende nazil oldu Hz. Kur'an, Kâinat görmedi böyle bir güfran.” Şiiriyle katılımcılara seslendi.
Konuşmasının ilerleyen dakikalarında şunları söyledi Yılmaz: “Güney Asya'nın küçücük ülkesinden, Hindistan'ın komşusu düne kadar zalim despotların sömürgesi olan,İngilizce Burma, Fransızca Birmanya olarak söylenen Arakan da Müslümanlar önce teninden dolayı, sonra dininden dolayı kan ve gözyaşına boğuluyor. Müslümanların feryatları Dünya coğrafyasının her köşesinden yükseldiği bir ortamda Kadir gecesini idrak ediyoruz.” Dedi
Yılmaz, ilerleyen konuşmasında: “Nerde bir Müslüman varsa orada gözyaşı var. Orada kan var. Nerede bir mazlum varsa ya Asya münafıkları ya Avrupa zalimlerinin ya da Cografyamızdaki işbirlikçilerinin pençesinde kıvranıyor.” dedi. Yılmaz, Moro'dan, Arakan'dan, Filistin,Kürdistan,Mısır,Suriye, Sudan'dan feryatların yükseldiği bir ortamda Kadir gecesinin Af ve mağfiret dolu duasına sıgınmak istiyoruz. Mehmet Akif'in ifadesiyle sözlerine devam eden Yılmaz: Kanayan bir yara gördüm mü yanar tâ ciğerim, Onu dindirmek için kamçı yerim, çifte yerim! Adam aldırma da geç git, diyemem aldırırım. Çiğnerim, çiğnenirim, hakkı tutar kaldırırım! dedi.
Yılmaz, Kaderi ilahi; İslam coğrafyası eleklerden geçiyor. Rabbim imtihanı kolaylaştırsın, zorlaştırmasın inşallah. Müslümanların acısını yüreğinde duyan büyük İslam Alimi Bediüzzaman Hazretleri inancından ve imanından dolayı Türkiye hapishanelerinde zulme maruz kalırken, Mahkumlara diyor ki; Bu mübarek Ramazan-ı Şerifteki dualar, ihlası bulmak şartıyla, inşallah makbuldür. Fakat maatteessüf, ekseriyetçe Risale-i Nur şakirtlerinin nazarlarını dünyaya çevirmek ve huzur-u kalbi bozmak için, bazı taarruzlar yüzünden o ihlas, o huzur-u tam bir derece zedelenir. Merak etmeyiniz, herşeyi Cenab-ı Hakka havale edip öyle taarruzlara ehemmiyet vermeyin. Bin aydan hayırlı böyle bir gecede bizleri buluşturdu.. Ve böyle bir mecliste buluşturdu. Bediüzzaman'ın halkasında”¦ O'nun ders halkasında. Bu geceyi idrak etmeyi nasip etti”¦ Bediüzzaman'ın ruhaniyeti ve tasarrufatı altında”¦ İnşallah bu gecemiz feyzlere gark olur. Nefsimizi,benliğimizi yüregimizi, ruhumuzu yıkarız inşallah bu gecenin feyzli deryasında.
Üstat Bediüzzaman'dan devam edelim”¦“Şu İslamiyet alemi manevisinin güneşi, temeli, hendesesi.. Uhrevi alemlerin, hallerin mukaddes haritası”¦ Şu insanlık aleminin mürebbisi, terbiye edicisi”¦ İnsaniyeti Kübra olan İslamiyetin mâ ve ziyası”¦(suyu ve ışığı) Kur'an dır. İnsaniyeti saadete sevk eden hakiki mürşid Kur'an dır..”
Bu konuda asrımızın söz sahibi Üstad Bediüzzaman'a kulak verelim: Şualar isimli eserinde şöyle diyor Üstad Hazretleri; Bir kısım müçtehidler o geceye Leyle-i Kadr'i tahsis etmişler. Hakikî olmasa da, madem ümmet o geceye o nazarla bakıyor. İnşallah hakikî hükmünde kabule mazhar olur. Bu Bakımdan Ümmetin Kadir gecesi olarak teveccüh ettiği, Ramazanın 27. Gecesini, yani bu geceyi uyanık ve ibadetle geçirmekte büyük faydalar var. Allah'ın rahmet kapıları bu gece sonuna kadar açılıyor. Bu gecede af var, bağış var. Bu gecede müjde var. Bu gecede rahmet var bereket var bu gece. Bu gece bin ay dan hayırlı bir gece”¦Bin ayın seksen sene eder.. seksen sene değerin de bir gece .. ha seksen sene yaşamışsın ha bu geceyi dua ile, zikir ile değerlendirmişsin fark etmez.
Programın kapanış konuşmasını da yapan Atilla Yılmaz, "Her sene bu iftar programını düzenliyoruz. Birlikte olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Bu iftarı geleneksel hale getireceğiz. En çok ihtiyaç duyulan şey, birlik beraberlik ve dinimizin emrettiği, Peygamber Efendimizin bizzat uyguladığı kardeşlik ruhudur. Ramazan ayının ve başta bu iftar olmak üzere bu ayda verilen iftarların bu kardeşlik ve birlik beraberlik ruhuna vesile olmasını diliyorum." dedi.
Kadir Gecesinin mazlum insanlığa huzur, barış, esenlik ve mutluluk getirmesini, Cenab-ı Hak'tan niyaz ediyoruz. Yapılan ikramların neticesinde program huzur içinde son buldu.