Birleşmiş Milletler (BM) Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR) Avrupa Bürosu Direktörü Vincent Cochetel, Yunanistan'da mülteci ve göçmenlere yönelik hizmet ve altyapı gibi bütün konularda büyük eksiklikler tespit ettikleri eleştirisinde bulundu. Ege adalarındaki kabul merkezlerindeki durumu 'utanç verici' şeklinde tanımlayan Cochetel, Türkiye'de Suriyeliler için oluşturulan 22 kampı ise 'mükemmel' şeklinde tanımladı.

"YUNANİSTAN SINIFTA KALDI"

Yunanistan'ın Lesvos, İstanköy (Kos), Sakız (Hios) adaları ile Atina'daki mülteci ve göçmen kabul merkezlerine ziyaretler gerçekleştiren UNHCR heyeti, Yunan hükümeti ile de görüşmelerde bulundu. Temaslarına ilişkin gözlemlerini Atina'da düzenledikleri bir basın toplantısıyla paylaşan UNHCR Avrupa Bürosu Direktörü Cochetel, Yunanistan'ın göçmen ve mültecilere yönelik hizmetlerindeki büyük eksiklikleri sert bir dille eleştirdi.

Atina, 10 yılı aşkın bir süredir AB'den sağlanan ekonomik yardımlara rağmen, uluslararası kurum ve kuruluşlar tarafından göçmen ve mültecilere yönelik yaklaşımı sebebiyle devamlı kötü not alıyordu.

Adalardaki mülteci ve göçmen kabul merkezlerindeki genel durumun 'kötü', bazılarında ise tam anlamıyla 'kaos' yaşandığının altını çizen Cochetel, "Birileri liderlik yapmalı, kurumlar arası koordinasyonu sağlanmalı, sorumluluğu üstlenmeli." dedi.

Yunanistan'a 2015 yılı başından itibaren çoğu savaş ve şiddetten kaçan 109 bin mülteci ve göçmenin ulaştığını belirten Cochetel, bu sayının ilk defa İtalya'yı geçtiğinin altını çizdi. 2015 yılında İtlaya'ya akın edenlerin sayısı 90 bin oldu.

Yunanistan'a geçen 109 bin kişiden sadece 5 bininin iltica başvurusunda bulunduklarını kaydeden BM'nin Avrupa Masası Direktörü, "Çoğu mültecinin amacı bir başka ülkeye geçmek. Olağanüstü şartlarda acil müdahale ve çözümler bulunması gerekir. Adalardaki mülteci ve göçmenlere yönelik kötü koşulları gördükten sonra doğal afet olmuş olsaydı durumun ne olabileceğini gördüm." dedi.

"KAMERUN SİZDEN İYİ!"

Yunanistan'daki eksiklikleri Kamerun ile karşılaştıran Cochetel, şöyle devam etti: "Acil müdahale gerektiren olağanüstü hal durumu var. Yunan yetkililerden koordinasyon ve liderlik bekliyoruz. Ülkenin ekonomik kriz içerisinde bulunduğunu biliyoruz. Ancak kalkınmakta olan bir ülkeden bahsetmiyoruz. Kamerun'da mültecilere sağlık, barınak ve yemek hizmeti verilirken, Yunanistan'da mevcut durumun devam etmesi ve bu hizmetlerin sunulmaması doğal değil. Birileri dizgini kavramalı."

Yunan adalarından bazılarına günde bin mültecinin ulaştığını söyleyen Cochetel, bunun organizasyon yokluğu ile sorumluluk üstlenmeyen merkezi ve yerel yetkililerden kaynaklandığı eleştirisinde bulundu. Cochetel, "Kurumların işbirliği ve iyi niyetiyle, tahrike karşı konulabilir. UNHCR ve STK'ların Yunan hükümetinden dizgini eline alacak bir yetkili bekliyor. Böylece maddi ve diğer konularda yardımcı olabiliriz." dedi.

"ADALARDA VAZİYET UTANÇ VERİCİ"

Adalardaki mülteci ve göçmen ilk kabul merkezlerinin içler acısı ve utanılacak durumda olduğu tespitinde bulunan Cochetel, "İstanköy'de (Kos) hiçbir organizasyon olmadığı gibi ilk kabul merkezi de yok. Mülteciler parklarda uyuyor. Bu yerel halkın, turistlerin ve göçmenlerin hayatı için de iyi değil." ifadelerini kullandı.

AB'nin 6 yıldır yaptığı yardımlarına rağmen Atina'da sadece bin 100 kişilik barınma kampı bulunmasını eleştiren UNHCR Avrupa Bürosu Direktörü Vincent Cochetel, şöyle devam etti: "Mülteci ve göçmenlerin ulaştıkları ikinci kabul şehri Atina'da da hiçbir şey çözülmüyor. Plana ihtiyaç var. AB Komisyonu'nun 6 yıllık ekonomik desteğine rağmen Atina'da sadece bin 100 kişilik barınma yeri olması doğal değil."

Bu konuda Bulgaristan'ı örnek veren yetkili, bu ülkede 2013 yılında 7 bin kişilik barınacak yerin sadece 6 ayda hazırlandığını kaydetti.

"HÜKÜMETTEN ÖNCÜLÜK BEKLİYORUZ"

Bu konuda Yunan hükümetinin liderlik yapması gerektiğini vurgulayan Cochetel, birilerinin liderliği ve sorumluluğu üstlenerek nerelerde mülteci ve göçmen merkezleri kurulacağını planlaması gerektiğini belirtti. Yunanistan'a ekonomik ve diğer konularda destek verilmesi için kendilerine plan ve organizasyon sunulması gerektiğini de vurguladı.

UNHCR'nin adalarda güçlü bir şekilde polise mülteci ve göçmenlerin kaydı, çeviri hizmetleri, uyku tulumu, yatak, su gibi konularda desteklerde bulunduklarını belirten Cochetel, "Bunlar yeterli değil. Daha fazlasını yapabilmek için yetkili biri ile konuşmalıyız. Adaların çoğunda kabul merkezlerindeki çöplerin toplanması, temiz su ve elektrik hattı bağlanması konusunda kimse sorumluluk üstlenmiyor. Eğer merkezi ve yerel yetkililer bir eşgüdüm mekanizması oluşturmazlarsa, insani yardım kuruluşları yardımcı olamazlar." dedi.

YUNANİSTAN'A MÜLTECİ AKINI SÜRÜYOR

Yunanistan'a sadece Temmuz (2015) ayında Türkiye'den 33 bin 711 göçmen ve mülteci geçiş yaptı. Geçen yıl temmuz ayında bu sayı 4 bin 221 idi. Haziran ayında Yunanistan'a geçiş yapan 31 bin 37 kişiye karşılık geçen yıl Haziran'da bu sayı 3 bin 452 oldu. Yunanistan'a geçen her 10 kişiden 8'i Afganistan ve Suriye'den geliyor. Bu yıl mültecilerin çoğu Lesvos, Sakız, İstanköy ve Samos adalarına geçiş yaptı.

TÜRKİYE'YE ÖVGÜ

Cihan Haber Ajansı (Cihan) muhabirinin Türkiye ile UNHCR'nin mülteciler konusundaki işbirliğini sorması üzerine Cochetel, şunları söyledi: " Türkiye'deki mülteci kampları çok iyi. İşbirliğimiz de öyle. Türkiye elindeki imkanlarla en iyi hizmeti vermek için seferber etmiş durumda. Türkiye'deki 22 farklı barınma kampında 250 bin mülteci kalıyor. Bu kamplarda mültecilere verilen hizmetler mükemmel."

Türkiye'de kamp dışında 1,8 milyon mültecinin bulunduğunu söyleyen Cochetel, "Türkiye, Suriyeli mülteciler konusunda gerçekten bütün AB ülkelerinden çok daha iyi hizmet çabası verdi."

Cochetel, aileleri Avrupa ve Türkiye'de bulunan Yunan adalarındaki çocukların aileleriyle buluşturulması için AB'nin Türkiye'ye daha fazla destek vermesi gerektiğini kaydetti.