Manavgat Ülkücü İşçiler Derneği Başkanı Halil Utan, bir ülkenin gelişmişlik düzeyinin işçi haklarının korunmasıyla doğru orantılı olduğunu söyledi. Hangi sektör olursa olsun işçi hakkı gasbına bağlı uzun süre ayakta kalacağına inan varsa yanılgı içinde olduğunu belirten Utan, gelişmiş ülkelerin iş akdinde birinci önceliğinin işçi can güvenliği ve hakları olduğunu kaydetti.

İşçi haklarının korunmasıyla ilgili Manavgat'ta açıklamada bulunan Utan, ülkede işçi haklarını ne seviye olduğunu Manisa Soma'daki maden faciasında 301 madencinin hayatını kaybetmesiyle net bir şekilde ortaya çıktığını söyledi. Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) işçiye hakkının bir an önce verilmesini teşvik ettiğini belirten Utan, Güllerin Efendisi'nin Hz. Muhammed(SAV) işçinin hakkının verilmesi hususunda Rasulullah (sas) şöyle buyurduğunu kaydetti: "Ücretliye/işçiye hakkını, teri kurumadan önce verin!. Peygamber efendimiz asırlar öncesinde böyle buyurmasına karşı bugün başta İslam dünyasında en fazla hak ihlali işçi haklarında oluyor. İşçi hakları korunmadan büyük yatırımlar olmaz. Herkes işsiz gezerken ben sana iş verdim 'kıymetini bil' seni istediğim gibi çalıştırırım anlayışına karşıyız. İşçi haklarımızın gelişmiş ülke düzeyine gelmesini istiyoruz. Onun içinde günlük evine ekmek götüren işçinin de alın teri kurumadan emeğinin karşılığının verilmesi gerekiyor."

Manavgat'ta turizm sektörünün başat sektör olmasına bağlı iş bulmaya bağlı Anadolu'dan yoğun göç alınan yer olduğunu belirten Utan, aktif sezonda çalışan 50 bin turizm çalışanın kışın yüzde 80'nin 5 aya yakın işsiz kaldığını, çalışanlarında en fazla 8 saat mesai dışında çalıştırılmasından rahatsız olduklarını ifade etti.

Kış döneminde konaklama tesislerinde 8 saat fazlası çalışanların Manavgat Ülkücü İçiler Derneği'ne bildirmeleri halinde 2 avukatlarıyla konusunun takipçisi olduklarını altını çizen Utan, "İşverinin, işçinin köle gibi çalıştırılması anlayışından bir an önce vazgeçmesini istiyoruz. Bu yanlış bir düşünce. Son zamanlarda bak piyasada binlerce insan işsiz geziyor, bulduğun bu işe dua et diyerek mesai fazlası çalıştırma şikayetlerini sık sık duymaya başladık. İşçi köle değildir. Ben senin maaşını veriyorum, sana istediğim işi yaptırırım demekte yanlış bir düşünce. Bu çağ dışı ve işçinin emek gasbı olan bu düşüncelerden vazgeçilmesi gerekir." ifadesini kullandı.

Öte yandan Utan, Manavgat'ta uzun süreli saat okunmaması ve saatlerin değiştirilmesine bağlı yüklü miktarda gelen elektrik faturalarının elinin emeğiyle çalışan işçi ve ailelerini perişan ettiğini söyledi. Aylık 150 ile 200 lira elektrik parası ödeyemeyen ailelere 500 ile 700 lira arasında elektrik parası geldiğini vurgulayan Utan, fahiş gelen elektrik faturalarıyla ilgili yasal haklarını sonuna kadar kullanacaklarını sözlerine ekledi.