Avrupa’da bir yandan iş piyasasının gün geçtikçe artan oranda dijitalleşmesi sebebiyle işgücüne ihtiyaç azalırken öte yandan işçi sömürüsü de devam ediyor. Almanya’da işçiler en çok inşaat sektöründe sömürülüyor.

Federal Çalışma Bakanlığı için yapılan bir araştırmaya göre Almanya’da her sekiz iş yerinden biri otomasyondan olumsuz etkilenecek. Sosyal Demokrat Partili (SPD) Çalışma Bakanı Andrea Nahles, Frankfurter Rundschau için kaleme aldığı yazısında bu araştırmadan bazı detaylar paylaştı. Buna göre gelecek 10 ila 20 yıl içinde iş yerlerin yüzde 8’inin yerine teknoloji kullanılacak, otomasyona geçilecek. “Biz Alman ekonomisinin köklü değişimi sürecindeyiz.” diyen Nahles, dijital değişimin sosyal ilişki ve toplumu da etkilediğine dikkat çekti. Bakan, bu sürecin yönetilmesi gerektiğini ve yönetilebildiğini vurguladı.

Meseberg’de Başbakan Angela Merkel (CDU) başta olmak üzere birçok federal bakan ve ekonomi dünyasının temsilcileriyle yapılacak görüşme öncesi bu konuya değinen Nahles, “Dijital yapısal değişim yeni çözüm ve çareler talep ediyor, ama üstesinden gelemeyeceğimiz şeyler değil.” ifadesine yer verdi.

Teknolojik gelişimin değişikliklere sebep olmakla birlikte yeni istihdam alanların oluşmasını sağlayacağına dikkat çeken Nahles, bu sayede istihdamın muhafaza edileceğini aktardı. Nahles ayrıca insanın üstün kabiliyetleri ile yüksek teknolojinin en mantıklı şekilde birleştirilebileceği yönünde geleceğe ışık tutacak modellerin geliştirilmesi gerektiğini belirtti. Bir yandan iş dünyasının geleceğini belirleyecek gelişmeler yaşanırken öte yandan Avrupa çapında işçi sömürüsünün önüne geçilemiyor.

Avrupa Birliği Temel Haklar Ajansı (FRA) birliğe üye ülkeler arasında yaptığı bir araştırmada işçi sömürüsünün tüm ülkelerde var olduğunu, bazı iş kollarında insanların bir yemek parasına çalıştırıldığını saptadı. İşçilerin en çok sömürüldüğü alanlar olarak imalat endüstrisi, gastronomi, otelcilik, sezonluk iş alanları, tarım ve balıkçılık olarak belirlendi. Almanya’da sömürünün en yoğun yaşandığı sektörün inşaat sektörü olduğu bildirildi.

Avrupa Birliği Temel Haklar Ajansı Sorumlusu Blanca Tapia araştırmanın ilgili ülkelerdeki sendikalar, polisler ve denetleyici resmi dairelerle yapıldığını ve ortaya çıkan sonucun AB’de çalışan yabancı işçiler için olumsuz olduğunu söyledi ve “AB’de çalışan yabancı işçilerin kullanılma, sömürülme riskleri çok fazla“ diye konuştu. Yabancı işçilerin bazılarının saatte 1 Euro gibi çok düşük ücretlerle çalıştırıldığını, haftalık izin haklarının gasp edildiğini, iş sözleşmeleri olmadan güvencesiz koşullarda çalışmak zorunda bırakıldıklarını bildiren yetkili AB kapsamında farklı hukuk sistemlerinin geçerli olması sebebiyle sömürüyle mücadelenin zorlaştığını ifade etti.

Farklı hukuk sistemlerine örnek gösterirken Polonya’da tarım işçilerinden söz eden AB Temel Haklar Ajansı Sorumlusu Tapia, "Polonya’da tarım alanları özel mülkiyet olarak olarak kabul edildiğinden oralarda etkili kontroller yapmak mümkün olmuyor, işçilerin çalıştığı koşulları denetleyemiyorsunuz." dedi. Almanya AB ülkeleri içinde AB vatandaşları ile AB vatandaşı olmayan işçiler için aynı hakları öngören ülke olarak geçiyor ancak Almanya’da özellikle inşaat sektörü sorunlu olarak değerlendiriliyor. Sektörde taşeron şirketlerin varlığı sorunları arttıran unsur olarak ifade ediliyor.

AB Temel Haklar Ajansı sömürünün önüne geçebilmek amacıyla yasaların sertleştirilmesini, insan ticaretiyle mücadelede uygulanan mücadele yöntemlerinin kullanılmasını talep ediyor.