Adana, Gaziantep, Hatay, Mersin ve Osmaniye baroları ortak bildiriyle, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın avukatları hedef alan açıklamalarına tepki gösterdi.

Yapılan açıklamada, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın avukatlara yönelik saldırı ve algı operasyonuna yeni bir boyut eklediği ifade edildi. Erdoğan'ın 'Adliye saraylarına giren tüm insanlar, avukatlar da dahil hepsi aranmalıdır. Çok açık söylüyorum evet herkes aranacak, aranmalıdır. Sen avukat mısın, dürüst müsün, tamam niye aranmaktan çekiniyorsun? X-ray cihazından geç, iş olsun bitsin' şeklindeki açıklamalarına atıffta bulunulurken, avukatlık mesleğinin özüne dokunacak söylemlerde bulunulduğu belirtildi.

Rahatsızlık duyulan konunun, yürütmenin yargı üzerindeki çok yönlü tahakkümüne avukatların ve baroların itiraz etmesi olduğu vurgulanırken, şu ifadelere yer verildi: "Ülkemizde yürütmenin yargı üzerindeki baskısı ve tasarrufları avukatlara ve barolara ağır bir sorumluluk yüklemiştir. Hukuku yok etmek için yönelen her girişimde Baroların çıkardığı sesten duyulan rahatsızlık, baroları ve avukatları olağan hedef haline getirmiştir. Avukatlara ve barolara yönelen saldırı ve algı operasyonu bundandır."

Açıklamada avukatların aranmaktan rahatsızlık duymayacağı da kaydedildi. Açıklama şu şekilde devam etti: "Duyulan rahatsızlık, avukatların ve baroların insan hak ve hürriyetlerine, hukuka yapılan saldırılara karşı set çeken, sessiz kalmayan avukatlar ve baroların duruşunadır. Avukatın üzerinin aranması işin bahanesidir. Avukatın üzeri arandığında aslında üzeri arananın avukat olmadığını, avukatın temsil ettiği değerler olduğunun farkındayız. Bu algı operasyonun amacı, vatandaşlarımızı avukat güvencesinden mahrum bırakmaktır. Tarafsız kalması gereken Sayın Cumhurbaşkanı’nın bu konumunu yitirerek bir meslek grubuna ve barolara karşı takındığı tutum anayasal konumu ile bağdaşmamaktadır. Sorumluluk sahiplerinin adliyelere giriş şeklinden önce aklen ve vicdanen daha büyük sorumluluğu, hiçbir zaman içinde bu kadar itibarsızlaşmamış ve güven yitirmemiş olan ülkemiz yargısının kaybettiği itibarı sağlaması için elbirliği ile çalışmak olmalıdır. Siyaset elini yargı üzerinden çektiğinde konuşulan şey ne savcıdır, ne hakimdir ne avukattır, ne de adliyelerin girişidir."