Eskişehir’de Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi (KOM) Ekipleri'nin kontrolünde, 8 ayrı kurumdan 25 civarında ekip tarafından özel Samanyolu Okulları ile FEM’e bağlı dershanelere yapılan baskın gibi denetimlerde skandal ortaya çıktı. Polislerin, görevlileri otobüslerle okul ve dershanelere bırakarak başında beklediği denetime katılan kurumların okul ve dershanelere denetim yetkilerinin bulunmadığı belirlendi. Hukuksuz itiraf, Eskişehir Halk Sağlığı ve Çevre Şehircilik Müdürlüğü'nün gönderdiği resmi yazıyla ortaya çıktı. Söz konusu kurumlardan gönderilen yazıda, denetime katılan kurumların dershane ve okullara rutin denetim yapma yetkilerinin olmadığı belirtilerek, “Kurumumuzca yapılan denetim söz konusu değildir. Sadece oluşturulan komisyonlara teknik personel görevlendirilerek teknik destek sağlanmıştır.” deniliyor.

Eskişehir Özel Samanyolu Eğitim Okulları ve FEM Dershanelerinin avukatı Selamet Şen, okul baskın ve denetimlerindeki hukuksuzlukların ortaya dökülmeye başladığını söyledi. Eskişehir Halk Sağlığı Müdürlüğü'nün, Eskişehir Milli Eğitim Müdürlüğü'ne konuya ilişkin verdiği cevabi yazıda, dershane ve okulların ruhsat aşamasında denetimlere tabi olduğunu, ancak rutin denetim yetkilerinin bulunmadığını belirttiği öğrenildi. İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nün, polis nezaretinde baskın gibi 2015 yılı Temmuz ayı sonunda Samanyolu Okulları ve FEM Dershaneleri'ne yaptığı denetim sonunda beslenme çantası içeriği, tartı, boy ölçer gibi aletlerin eksiklik olarak taraflarına bildirerek düzeltilmesini istediğini anlatan Avukat Şen, ancak bu durumun böyle olmadığının ortaya çıktığını kaydetti.

Avukat Şen, bu gibi gösterilen eksikliklerin beyaz bayrak veya beslenme dostu okul sertifikası almak isteyen okullarda gönüllülük esasına göre istendiğinin ilgili cevabi yazısıyla ortaya çıktığını aktardı. Ayrıca Halk Sağlığı Müdürlüğü'nün de okul ve dershanelerde kantin ve yemekhane bulunma şartının olmadığını ilgili cevabi yazıda belirtmesine rağmen yine Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından zorunlu gibi bildirildiğini vurgulayan Avukat Şen, “Yine su deposunun sekonder kirlenmeye neden olduğundan istenmediğini Milli Eğitim tarafımıza bildirmiştir. Ayrıca Halk Sağlığı Müdürlüğünün resmi yazısında, yapılan denetimlerle ilgili bir nüshası okullara bırakılan ‘denetim raporu’ demesine rağmen böyle bir rapor denetlenen kurumlara bırakmamıştır.” diye konuştu.

Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'nün yine verdikleri cevabi yazıda, dikkat çeken bir ayrıntının olduğunu ifade eden Avukat Şen, sözlerini şöyle sürdürdü: “İlgili resmi cevabi yazıda, 'Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından denetimin söz konusu değildir, komisyona teknik personel görevlendirmek suretiyle destek verilmiştir' deniyor. Yani Türkçesi şimdiden top çevrilmeye başlanmıştır.”

Denetimleri 'rutin' diye değerlendiren Vali, KOM Şube ve Milli Eğitim Yetkililerine seslenen Avukat Şen, “Eskişehir KOM Şube Müdürü, Milli Eğitim Müdürü, Sayın Vali, bunlar hani rutin denetimdi? Devlet vatandaşına yalan söyler mi? Dün ve bugün açılmayan bu okullara Milli Eğitim Müdürlüğün bir müfettiş Çevre ve Şehircilik Müdürlüğünden beş müfettiş görevlendirmenin mantığı ve anlamı nedir? Yumuşak başlı isek kim dedi uysal koyunuz diye? Kesilir belki fakat çekmeye gelmez boynumuz.” ifadelerini kullandı.

Hukuk içinde mutlaka haklarını arayacakları ve hiçbir zaman hukuk dışına çıkmayacaklarını belirten Avukat Selamet Şen, sözlerini şöyle tamamladı: “Aldığımız terbiye budur. Kenan Evren’in yargılandığı bu ülkede hukuksuzluğa bulaşan herkes yargılanacaktır. Yeni suç duyurularında bulunacağız. Zaman aşımı otuz yıl. Ben hukukçuyum ve belgeyle konuşurum. Yapılan baskın gibi denetimlerin hukuksuz ve skandal olduğunu gösteren o belgeler elimde.”