Beyoğlu beldesinde oturan ve 6 çocuk, 32 torun, 62 torununun torunu ile 3 torununun torunu olan 1911 doğumlu Ahmet Akar, birçok işini de kendisi yapıyor. Bayramı çocukları, torunları ve torunlarının torunuyla geçirmenin kendisini mutlu ettiğini ve büyük bir aile sahibi olmanın güzel bir şey olduğunu ifade eden Akar, bu bayramda da kendisini yalnız bırakmayan yakınlarına teşekkür etti. İşitme kaybı bulunan Ahmet Akar, bayramları çocuklarıyla ve torunlarıyla geçirmenin yaşama sevincini daha da arttırdığını kaydetti. Akar, ''Çocuklarımla, torunlarımla bir bayram daha geçiriyorum. Allah herkese böyle bir mutluluğu nasip etsin. Çok güzel bir duygu'' dedi. Uzun ve sağlıklı geçen ömrünü doğal gıdalara borçlu olduğunu, bol miktarda tereyağı, pekmez, süt ve yoğurt tükettiğini hayatında hiç sigara içmediğini dile getiren Akar, çocuklarına ve torunlarına da sağlıklı ve uzun ömürlü bir yaşam için önerilerde bulunduğunu vurguladı. Ahmet Akar'ın en büyük çocuğu 63 yaşındaki Abdullah Akar ise babasının son 2 yıldır doktora gitmeye başladığını, öncesinde ise hiç doktora gitmediğini belirtti. Ailenin en büyük çocuğunun kendisi olduğunu ve torununun çocuğunu gördüğünü, 48 yaşındaki küçük kardeşinin de torun sahibi olduğunu dile getiren Akar, şöyle konuştu: ''Annemiz 5 yıl önce 88 yaşında vefat etti. Babam benimle yaşıyor. Onun annemin ölümüne kadar doktora gittiğini görmedim. Sigara içtiğini hiç görmedim. Doğal ürünler tüketir, tereyağını, balı özellikle pekmez ve yoğurdu çok sever. Bütün yemekleri tereyağlıdır bol bol süt içer. Cuma günleri de namaz için camiye yürüyerek gider gelir. Bazen de kasabada dolaşarak torunlarla ilgilenir. Babam daha 5 yıl öncesine kadar bizimle bağda çalışırdı.''