4 Temmuz’da başlayan ve 12 Eylül darbesine gerekçe olarak gösterilen 'Çorum Olayları’nın üzerinden 35 yıl geçti. Çorum olayları dosyasının yeniden açılmasını isteyen mağdur yakınları, “Yaramız kabuk bağladı ancak merhem sürülmedi. Aradan 35 yıl geçti. Buna rağmen adalet yerini bulmadı” dedi.

Temmuz ayının ilk haftası büyük acıların yıldönümü… İlk olarak 2 Temmuz’da Sivas Olayları anılıyor, iki gün sonra ise Çorum Olayları. 5 Temmuz’da da Başbağlar’da 33 kişinin ölümüne neden olan kanlı baskın. Yaşanan bu acılar, Türkiye’nin yakın tarihindeki aydınlanmayan olaylardan sadece bir kaçı. Diğerlerinde olduğu gibi Çorum Olayları’nda da gerçek failler bir türlü ortaya çıkarılamadı. Her yıl düzenlenen anma etkinliklerinde, sorumluların bulunması ve adaletin yerine getirilmesi isteniyor.

Çorum Olayları’nın bu yıl ki anma etkinlikleri, olaylarda hayatını kaybeden Süleyman Atlas(20) ve Raif Erden’in(36) mezarlarını ziyaret ile başladı. Çorum Emek ve Demokrasi Platformu’nun düzenlediği anma programında Atlas ve Erden'in başına gelenler anlatıldı.

Çorum Olayları mağdurlarının avukatı Sadık Eral, anma programında yaptığı konuşmada, esnaf Raif Erden ile Tıp Fakültesi öğrencisi Süleyman Atlas’ın mağduriyetlerinin 35 yıldır devam ettiğini söyledi. 4 Temmuz 1980 Cuma günü “Alaaddin Cami bombalandı” söylentilerinin ardından Çorum’un karıştığını ifade eden Eral, “Raif Erden o esnada panzerlerin kurşunuyla öldürüldü. Süleyman Atlas ise yaralı olmasına rağmen panzere alındı ve Sigorta Hastanesi’ne götürüldü. Orada işkenceyle öldürüldü” dedi.

5 Temmuz’da Süleyman’ın cenazesini teslim alan ailesinin başka bir acıyla karşı karşıya kaldığını belirten Eral, yaşananları şöyle anlattı: “Mezarlığa ve Süleyman’ın köyüne giden tüm yollar tutulmuştu. Süleyman’ın cesedi evde kokmaya başlar. Yaralıyken sahip çıkamadıkları evlatlarına mezar bile bulamamanın acısıyla kahrolan ailesi çaresizlik içinde evin bahçesine, balkonun altına mezar kazar. Tam bu esnada bir vatandaşın önerisi kabul görür ve doğduğu topraklara götürülemeyen ve şehir mezarlığına defnedilmesine de izin verilmeyen Süleyman Atlas, Raif Erden ile birlikte Palabıyık köyü halkının misafirperverliğine emanet edilir. Şimdi 35 yıl sonra canlarımızın huzuruna çıkıyoruz. Onları unutmadığımızı ve unutturmayacağımızı bir kere daha söylemek istiyoruz. Ve insanlığını kaybetmemiş vicdan sahibi herkesi 35 yıl önce açılmış yaralara merhem olmaya, bu canlarımızı doğduğu topraklara kavuşturmak için çaba harcamaya davet ediyoruz” dedi.

“ADALET YERİNİ BULMADI”

Olaylar esnasında fırında yakılarak öldürülen Veli Solmaz’ın kızı Naime Nayman ise aradan 35 yıl geçmesine rağmen adaletin yerini bulmadığını söyledi. Anlamlı bir günde yine bir mezar başında bir araya geldiklerini ifade eden Nayman, “Hepimizin gözyaşları akıtıldı. Acılarımızı asla unutmayacağız. Yaramız kabuk bağladı ancak merhem sürülmedi. Aradan 35 yıl geçti. Buna rağmen adalet yerini bulmadı” dedi.

“ÇORUM OLAYLARI DOSYASI TEKRAR AÇILMALI”

Süleyman Atlas’ın panzerler tarafından vurulmasına tanıklık eden Muharrem Özünel, Çorum olayları dosyasının yeniden açılması gerektiğini dile getirdi. Özünel, “Süleyman Atlas ve diğerlerinin ölümünde o esnada Çorum’da bulunan komando tugayının etkisi büyüktür. Bu birlik, 90’lı yıllardaki kirli savaşta da adından söz ettirmiştir. Çorum olayları dosyası yeniden açılırsa, eminim ki söz konusu komando birliğinin yaptıkları da açığa çıkar” iddiasında bulundu.

ÇORUM OLAYLARI ANILACAK

Çorum Olayları’nın 35. yıldönümü nedeniyle 3 Temmuz Cuma günü çeşitli anma etkinlikleri düzenlenecek. Çorum Alevi Kültür Merkezi ve Hacı Bektaş-ı Veli Anadolu Kültür Vakfı Şubesi’nin öncülüğünde gerçekleştirilecek etkinlikler, yarın saat 10.00’da yürüyüş ile başlayacak. Hacı Bektaş-ı Veli Anadolu Kültür Vakfı Şubesi’nden Saat Kulesi’ne kadar yapılacak yürüyüşün ardından Hürriyet Parkı’nda kitlesel basın açıklamasında bulunulacak. Saat 15.00’de ise Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı’nda panel düzenlenecek.