Twitter fenomeni Fuat Avni’nin 'özgür medyaya operasyon iddiası' siyaset ve medya dünyasını ayağa kaldırıldı. BBP lideri Mustafa Destici, " 'Ergenekon davasının savcısıyım' diyenlere de soruşturma açılsın." dedi.

Fuat Avni, gazeteci, yargı mensupları, polis ve adli tıpçıların olduğu toplam 200 ismin gözaltına alınacağını yazdı. İddiaya göre hazırlanan 200 kişilik listede; Nazlı Ilıcak, Emre Uslu, Yasemin Çongar, Ahmet Altan, Can Dündar, Ekrem Dumanlı, Adem Yavuz Arslan gibi birçok isim var. Operasyon listesinde Samanyolu Grubu, Zaman gazetesi ve Taraf gazetesinin tüzel kişiliklerinin de olduğu iddia edildi. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Cumhuriyet Gazetesi Yayın Yönetmeni Can Dündar'ı Suriye'ye insani yardım götürdüğü iddia edilen TIR'larda silah taşındığını ispatlayan görüntü ve haberleri nedeniyle hedef almış ve dün "Bunu yanına bırakmam..." diyerek tehdit etmişti. Medyaya dönük baskılara siyaset ve basın dünyasından tepkiler gelmeye devam ediyor.

'ERGENEKON'A SARILDILAR'

Zaman'a konuşan BBP lideri Mustafa Destici, “Özgür medyayı susturmak, onu sindirmeye çalışmak baskı uygulamak, tamamen özgürlükleri ve demokrasiyi yok etmektir. Bu muhalefeti susturmaktır. Hatta seçime 3-5 gün kala bu tamamen seçimin sonucunu etkilemeye ve manipüle etmeye yöneliktir bir operasyon olarak algılanacaktır. Bütün milletimiz, ülkemizin her bir ferdi hatta dünya bunu bu şekilde algılayacaktır. Zaten şuanda seçim tam bir demokratik ortamda ilerlemektedir. AKP bu seçimde yüzde 50'nin altında oy alırsa bence sayın Cumhurbaşkanı'nın da meşruiyeti tartışılacak, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin yenilenmesi gündeme gelecektir. Güvenoyunu alması gerekecektir." ifadelerini kullandı.

Destici, konuşmasını şöyle sürdürdü: "2007 ve 2011 seçimlerinde özellikle Ergenekon, Balyoz, Kafes operasyonlarıyla ve Anayasa referandumuyla kazanan AKP, bu seçimlerde sığınacak bir liman kalmamış ve denize düşen yılana sarılır misali Ergenekonculara sarılmış vaziyette. Bunların şikayetiyle bu operasyonun yapılacak olması gerçekten AKP'ye veren yüzde 50'nin önemli bir kısmını da rahatsız edecektir. Çünkü AKP'ye oy verenler darbelere karşı olmak, milli iradenin tecellisi anlamında oy vermişlerdi. Bu onların seçmenlerinde tedirginlik meydana getirilecektir diye düşünüyorum. Burada esas üzerinde durmamız gereken konu iktidarın hangi noktadan hangi noktaya geldiği. Yani bugün darbecilerle kol kola girdiği ve onlara sarıldığı eğer bu operasyon iddia edildiği gibi yapılırsa tamamen su yüzüne çıkmış olacak. Bir taraftan PKK, Öcalan, Kandil ile pazarlık, müzakere ve iş birliği yapan iktidar diğer taraftan darbecilerle, Ergenekoncularla iş birliği yapıyor. Ve neticede kime operasyon yapacaksın? Gazeteciler, emniyet, yargı, adli tıp, hepsi… Peki bunlara güç veren, o dönemde destekleyen, finanse eden, her türlü önlerini açan iktidar bu soruşturmanın dışında mı kalacak? Bu operasyonun savcısı konumunda olanlar ne olacak? En azından yardım ve yataklık suçu işlemiş olmuyorlar mı? Eğer böyle bir soruşturma olacaksa onların da en azından böyle bir soruşturmaya dahil edilmesi gerekir. Ben böyle bir operasyona ihtimal vermiyorum açıkçası. İnşallah olmaz. Eğer olursa da Türk demokrasisi açısından büyük bir yara olacaktır. Türkiye'de içeride büyük bir huzursuzluğa sebep olacağı gibi, antidemokratik uygulamalar toplumu kamplaştıracağı gibi, dış dünyada da Türkiye'yi yalnızlaştıracaktır."