Türk Sağlık Sen Erzurum Şubesi Kadın Kolları Başkanı Fatma Çetiner, ülkede kadın cinayetlerinin artış gösterdiğini belirterek, bu cinayetlerin önüne geçilmesi için idam cezasının geri getirilmesini istedi.

Dünya Kadınlar Günü çeşitli etkinliklerle kutlanmaya başlandı. Türk Sağlık Sen Erzurum Şubesi Kadın Kolları Başkanı Çetiner, kadına yönelik fiziksel ve cinsel şiddetinr her geçen yıl artış göstermesinin ürkütücü olduğunu söyledi. Çetiner, kadınların korkudan evden dışarı çıkamaz olduğunu ifade etti. Kadın cinayetlerinin önüne geçilmesi için idam cezasının uygulanmasını isteyen Kadın Kolları Başkanı,"Türkiye ne yazık ki, 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü; Kadın Cinayetleri , tecavüz, taciz ve şiddet gibi insanlık dışı vakaların sıkça yaşandığı bir dönemle karşılıyor. Kadına karşı işlenen suçlarda idam da dahil olmak üzere en ağır cezalar verilmelidir. Aldıkları nefes bile topluma zarar verecek, ıslahı mümkün olmayacak kadar insanlıktan çıkmışlara gereği yapılmalıdır. Kadını en önemli değeri olarak gören, bin yıldır kadına verdiği değer ile bugünlere gelen bir medeniyetin mirasçısı bir toplumda bu tür olayların meydana gelmesi hazin vericidir. Bu anlamda kadınlar için yapılması gereken bir şey varsa o da toplumun geldiği bu hale bir çözüm aramaktır. Bin yıllık değerlerin nasıl yozlaştırıldığını sorgulamak ve bunun önüne geçmektir. Sorun ancak böyle çözülecektir. " dedi.

Fatma Çetiner ayrıca çalışan kadınların zor şartlar altında var olma mücadelesi sürdürdüğünü ve yasal olarak iş yerlerinde kadınlara yönelik iyileştirmelerin yetersiz olduğuna da vurgu yaparak,"Toplumsal hayatta böylesine sıkıntı yaşayan kadınlarımız ne yazık ki çalışma hayatında da bin bir zorluklarla çalışmaya mecbur bırakılmaktadırlar. Kamuda görev yapan kadın sayısının en fazla olduğu Sağlık Bakanlığı’na bağlı kurum ve kuruluşlarda yoğun iş yükü, şiddet, sonu gelmeyen nöbetler kadınlarımız için çalışma hayatını zorlaştırmaktadır. Üniversite hastanelerinde eş durumu tayininin olmaması aileleri parçalamakta, sosyal hizmetlerde görevli kadınlarımız ise özlük ve sosyal haklarındaki mahrumiyetleri katlanılamaz bir boyuta ulaşmıştır. Lafa gelince annelik üzerinden sözlerin en süslülerini söyleyen hükümetin aile paketinde memur annelerin hakları ile ilgili düzenlemeyi TBMM’de hala yasalaştırmayarak bekletmesi kabul edilemezdir.Ebe ve hemşirelerimizin yüzde 80’i çalıştıkları kurumlarda kreş olmadığını belirtmişlerdir. Bu eksikliğin giderilmesi yönünde çabalar beklerken Bir genelge yayınlanarak adeta geçiştirilmesi kabul edilemezdir. " diye konuştu