CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın gazeteci Ahmet Hakan'ın saldırıya uğramasıyla ilgili sessiz kalmasına tepki gösterdi. Kılıçdaroğlu, "Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturan kişi hala sessizliğini koruyorsa, bu ülkede bir sorun var demektir. Kendisine 'diktatör' deniliyordu. O tanımı besleyen bir tutum içinde, ondan kaçınmasını tavsiye ediyorum." dedi.

Kemal Kılıçdaroğlu, CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, CHP Milletvekili Barış Yarkadaş ve CHP İstanbul İl Başkanı Murat Karayalçın ile birlikte Ahmet Hakan'ı Nişantaşı'ndaki evinde ziyaret etti. Kılıçdaroğlu'nu eski Hürriyet Gazetesi Genel Yönetmeni ve CHP Genel Başkan Yardımcısı Enis Berberoğlu karşıladı. CHP heyetinin gelişi sırasında bir kadının balkondan 'siz seviyoruz' demesi üzerene Kılıçdaroğlu eliyle kadını selamladı. Kılıçdaroğlu, binaya girişi sırasında da gazeteciler ve vatandaşlarla tokalaştı.

Ziyaret sonrası açıklama yapan Kılıçdaroğlu, "Sağlık durumu, morali gayet iyi. Güzel bir sohbetimiz oldu. Kendisine sadece benim değil yüz binlerce okurunun yazılarını beklediğimizi söyledik." şeklinde konuştu.

Saldıranlardan 3'ünün AK Parti üyesi olması ve partiden ihraç edilmelerine yönelik haberlerin hatırlatılması üzerine Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: "Partiden ihraç edilmeleri gayet güzel. Keşke Hürriyet’e ilk saldırı yapıldığında o milletvekilini de partiden ihraç edebilselerdi. Keşke ölümle tehdit edildiği zaman ölümle tehdit edenler iktidar kanadından yani hükümet kanadından daha sert eleştiriye muhatap olsalardı. Ama bunlar olmadı. Dolayısıyla adım adım şiddet bir anlamda beslendi.

Tabi hepimizin beklediği bir şey daha var; eğer bir ülkede önemli bir gazeteci saldırıya uğruyor ve o ülkenin cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturan kişi hala sessizliğini koruyorsa bu ülkede bir sorun var demektir, demokrasi açısından bir sorun var demektir. Kendisine açık net çağrı yapıyoruz. Demokrasiyi savunuyorsan, medyanın özgürlüğünü savunuyorsan, ülkenin Batı standartlarından, uygar dünyadan... Evet demokrasi konusunda sorunlarımız olabilir ama asgari müştereklerde birlikteliğimiz vardır. Medya özgürlüğünü hep beraber savunuyorsan tepkini açık ve net gecikmeksizin ortaya koyacaksın. Bu saate kadar tepki vermemesi pek çok kafada soru işaretleri yarattı. Kendisine 'diktatör' deniliyordu. O tanımı besleyen bir tutum içinde, ondan kaçınmasını tavsiye ediyorum."