Kahramanmaraş'ta Sosyal Güvenlik Kurumu'na (SGK) usulsüz fatura kesen ve hastaları normal serviste yatarken yoğun bakımdaymış gibi gösteren özel hastaneye 4.8 milyonluk rekor ceza kesildi. Merkez Onikişubat ilçesi Hayrullah Mahallesinde ki özel bir hastaneye, 2018 yılında tedavi için annesi Hatice Timürkaan'ı (65) getiren Diş Hekimi Cennet Taşdemir, yaklaşık bir ay sonra annesi hayatını kaybedince, yoğun bakımdaki ihmaller yüzünden annesinin vefat ettiğini öne sürerek hastaneye tazminat davası açtı. Mahkeme süreci devam ederken, Taşdemir hastaneyle ilgili çeşitli usulsüzlüklerin de olduğu iddiasıyla Sosyal Güvenlik Kurumu'na başvuru yaptı. Yapılan incelemeler sonrasında hastanenin başhekimi Y.K.H.'nin görevi başında bulunmadığı sırada, medula hastane giriş sisteminin pasif hale getirilmesi gerekirken aktif olarak kullanıldığı, normal serviste yatan hastaların yoğun bakımdaymış gibi gösterildiği ve faturalandırıldığı belirlendi. Sistem üzerinden 01.01.2014 ile 31.12.2019 tarihleri arasında 71 bin 587 giriş yapıldığı ve SGK'ya 481 bin 74 lira faturalandırma yapıldığı ancak hekimin il dışında olduğu günlerde de faturalandırma yapılması dolayısıyla gerçeğe aykırı olarak düzenlenen fatura tespiti karşısında hastanenin SGK'dan aldığı ödemenin 10 katının tahsil edilmesine inceleme yapan müfettişler tarafından karar verildi. Ayrıca başhekim Y.K.H. hakkında Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunulacağı da ifade edildi. “NÖBETÇİ DOKTOR YERİNDE YOK” 2018 yılında 65 yaşında vefat eden annesi Hatice Timürkaan’ın ilgili davanın yarın görüleceğini söyleyen Cennet Taşdemir, “Annem Hatice Timürkaan’ın Kahramanmaraş’ta özel bir hastanede ihmaller zinciri sonucu vefatından sonra bizim hukuk mücadelemiz başlamıştı. Biz bu süre içinde daha farklı bilgilerde edindik, ulaştık. Çünkü nöbetçi doktorun olmayışıyla ilgili olarak biz bu durumu çok zor ispat etmiştik. 3. derece yoğun bakımda yatarken, nöbetçi doktorunun görev yerini terk etmiş, daha sonra annem kötüleştiğinde haber verilmiş yine annemin vefatı sırasında gelmemiş. Annem öldükten sonra bize ertesi gün haber vermişlerdi. Ve biz bu bilgiye çok zor ulaşmıştık.” Dedi. “SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ BİZİ YALNIZ BIRAKTI” Taşdemir, “İl Sağlık Müdürlüğünde ki, özel hastaneleri denetleme ekibi bizi yalnız bırakmıştı. 7 ay boyunca dilekçelerimize ve sorularımıza cevap vermemişlerdi. Ancak ben konu kapanmasın diye Ankara’dan sağlık müdürlüğünden bir müfettiş istemiştim. Ve müfettiş nöbetçi doktorun olmadığını, çağrıldığı halde gelmediği yönünde ifadesini aldı. Sonra ben bu konunun peşini bırakmadım, araştırmak istedim. Ve çok önemli bilgilere ulaştım. O hastanenin başhekimi Tayland’da, Malezya’da, Bulgaristan’da, Kıbrıs’ta, Antalya’da, İstanbul’da, Ankara’da defalarca yolculuk yapmış, uçuş yapmış ve defalarca yurt içi ve dışına çıktığı halde kendisini izinli olarak göstermemiş, kendisi yurt dışındayken bile imzası kaşesi, bu hastanede devam etmiş. Hale hasta bakıyormuş gibi, işlem yapılmış” dedi. “BAŞHEKİM HASTANEDE BİLE YOK!” Taşdemir, konuşmasının devamında ise, davanın ve soruşturmalarının sonuna kadar takipçisi olacağını ifade ederek, şunları kaydetti: “Bir hekim düşünün Kıbrıs’ta aslında fakat o hastanede imza-kaşe devam ediyor, devletten para kazanılmaya devam ediliyor, heyet kurulu raporları verilmeye devam ediliyor. Ben bu konuyla ilgili çok güzel bir dilekçe oluşturup, Kahramanmaraş adliyesine, il sağlık müdürlüğüne, aynı zamanda da Ankara teftiş kurulu başkanlığına şikayet dilekçemi gönderdim. Adliyede dosyamız açık durumda, bu raporu bekliyordu ve şuanda iddianame hazırlanacak. Ankara Teftiş Kurulundan gelen başmüfettiş, rekor bir cezaya imza attı. Bizim ihbarımızı değerlendirdi, 4.8 milyon yaklaşık yasal faiziyle beraber 10 milyona yakın bir usulsüzlüğü tespit etti ve bu rakamı bu hastaneden alacak. Biz aynı dilekçeyi adliyeye verdik kapatılmadı, SGK’ya verdik kapatılmadı ama il sağlık müdürlüğündeki özel hastaneleri denetleme ekibi başka hiç kimse yokmuş gibi benim verdiğim bütün dilekçeler aynı muhakkike düşüyor, 6 ay bekletiyor ve 6 ay sonra benim bu soruşturmamı kapatıyor. Bu ülke sahipsiz değil, artık yetimin şehidin hakkını yiyen hastane ve doktorları koruyanlarda, bu mantıkla çalışan ve devleti dolandırmış bir hastanenin arkasından çekilsinler. Benim davama müdahale etmeyi bıraksınlar. Ben artık yalnız değilim, ben artık vatanını, milletini seven 80 milyon vatandaşlarımızı temsil ediyorum.” “SÜRECİN TAKİPCİSİ OLACAĞIZ” Özel hastanenin başhekimin görevden alındığını söyleyen Taşdemir, konuşmasının sonunda; “Bizim dosyamız adliyede şuanda organize suçlar savcısında açık durumda. Bu raporu bekliyordu zaten. Başhekimle ilgili suç duyusu yapışmış. Ben İstanbul’daki ceza avukatlarımla bu davayı özellikle takip edeceğim. Başhekim zaten şuanda görevinden alındı. Muhtemel kaşesi ve imzası iptal olacak. Belki ağır cezada yargılanacak. O süreci bilmiyorum, gerekeni yapacaktır adliyedeki kişiler. İşlerine karışmak olmaz. Ama SGK’ya ödenen rakamı, aynı zamanda adliyedeki süreci mutlaka takip edeceğiz. Benim görevim aslında yeni başladı. Ben bu işi ihbar edip, raporu çıkartıp bırakmayacağım. SGK’nın ödemesi tahsil edip etmediğini, başhekim ve hastane ortaklarıyla ilgili hangi işlemlerin yapıldığını mutlaka ceza avukatımla beraber gelip her duruşmasını takip edeceğiz. Yarın annemin vefatıyla ilgili hukuk davamız var. Onun 3. duruşması var. Bizi dinleyen ve saatlerce adaleti sağlamaya çalışan bir hakimiz var. Biz bu raporu özellikle ceza sokmuş durumdayız. Çünkü nasıl bir mantıkta bir hastane karşısında, nasıl bir başhekim ve doktorlar bu hastanede. Biz tamamen şuanda kendimizi ispat etmiş olduk. Raporun sonucu başmüfettiş yazmış. Sonucu okuyan halktan birisi bile bu usulsüzlüğü direk görür ve cezasız bırakmayacaktır” ifadelerini kullandı.