Ana Parti Genel Başkanı Ahmet Özal, Avrupa Parlamentosu’nun Türkiye ile ilgili çok ciddi dosyalar çıkaracağını söyledi. Türkiye’nin dış politikada herkesle kavgalı olduğunu belirten Özal, “Türkiye’de mesela bu en son Paris’teki olaylardan sonra yaşanılanları gördünüz. İtalya Başbakanı konuşmalarını dinlediniz. Peki neden bunu diyorlar? Çünkü diyorlar ki ‘El Nusra destek veren Türkiye var’ diyorlar. Bakın bu sıcak gündem geçsin. AB, AP Türkiye hakkında çok ciddi dosyalar çıkaracağını sanıyorum. Türkiye suçlanacaktır.” dedi.

Türk siyasi hayatına 7 Kasım 2014 tarihinde katılan ANA Parti'nin Genel Başkanı Ahmet Özal, partililerle ‘ANA Parti İstanbul Buluşması’ adı altında bir araya geldi. Gündemi değerlendiren Özal, Başbakanlığın 2 dönem ile sınırlandırılması gerektiğini ifade etti. Özal, “Şunu unutmayın 7-8 yıl sonra insan oğlu kendi nefsine yenik düşüyor. Aşırı güçten ve kuvvetten dolayı. Bu yanlışlara götürür. Ve hiç kimse 8 seneden fazla o makamda bulunması doğru değildir.” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı’nın bağımsız olması gerektiğini vurgulayan Özal, “En önemli konulardan biride cumhurbaşkanı makamının bağımsız olmasıdır. Ama partiler, ve siyasetçiler aday gösterdiği sürece o makamdaki kişinin tarafsız olması mümkün değildir.” şeklinde konuştu.

“Türkiye’de Alevi meselesi çok önemli bir meseledir yıllardan beridir.” diyen Özal şunları dile getirdi: “Aleviler cemevlerini ibadet olarak istiyorlarsa kabuldür. Çünkü kimse kimsenin din ve vicdan hürriyetine karışamaz. Herkesin kendi inancı vardır. İsterlerse orası onlar için ibadethanedir. Bununla beraber Diyanet İşleri Başkanlığının bakanlığa, Başbakanlığa, devlete, hükümete bağlı olması en yanlış iştir. Laiklikte din ve devlet işleri bir birinden bağımsızdır der ama biz din ve devlet işlerini birbirine bağlamışız. İkincisi de Diyanet İşlerinin içerisinde Aleviler ve Sünnilerde olmalı.”

Özekliğe karşı olduğunu kaydeden Özal, “Özerklik konusu çok konuşuluyor ve tartışılıyor Türkiye’de. Türkiye’nin 7 bölgeye bölünmesi ve bunların bağımsız olması konusu. İşte federal yapı, başkanlık modeli ben buna tamamen karşıyım. Yarın öbür gün Türkiye’de bölgeler ayrılırsa önce Doğu değil önce Ege, Marmara bölünür, ayrılır.” ifadelerini kullandı.

Çözün sürecinin sadece AK Parti, MİT ve HDP arasında görüşülmesinin doğru olmadığını vurgulayan Özal, “MİT, İmralı, Kandil falan filan ama işte bir türlü ne konuşulduğu açıklanmıyor. Hiç kimse bilmiyor. Fakat kimse bilmiyor ne olduğunu. Bilmiyorsak ve açıklanmıyorsa, kendi aranızda oturup da 3 kişi anlaşma yaparsanız 77 milyonun geleceğine siz mi karar vereceksiniz. Buna kimsenin hakkı yok. Eğer Türkiye'de madde madde bunlar yazılır, halkın önüne konur, halk bunları referandumda onaylarsa o barış kalıcı olur. Yoksa olmaz. İki kişinin kendi arasında yapacağı anlaşma, Türkiye'nin 77 milyonunu temsil edemez. Mutlaka bunun açıklanması, halkın önüne konması gerekir.” şeklinde konuştu.

Önümüzdeki günler AP’nin Türkiye ile çok önemli dosyaları açıklayacağını savunan Özal, “Türkiye’de mesela bu en son Paris’teki olaylardan sonra yaşanılanları gördünüz. İtalya Başbakanı konuşmalarını dinlediniz. Peki neden bunu diyorlar? Çünkü diyorlar ki ‘El Nusra destek veren Türkiye var’ diyorlar. Bakın bu sıcak gündem geçsin. AB, AP Türkiye hakkında çok ciddi dosyalar çıkaracağını sanıyorum. Türkiye suçlanacaktır.” dedi.

Türkiye’nin dış politikasını da eleştiren Özal, “Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nden uzaklaşan bir Türkiye’nin Kürt meselesini çözeceğini mi zannediyorsunuz. Çözemez. Çözmesi mümkün değil. Üçüncüsü şuanda Mısır ile aramız kötü. İran ve İsrail ve Suriye ile kötü. Araplarla ve Avrupa ile zaten kötü.” açıklamasını kullandı