HDP Eş Genel Başkanı Nurettin Demirtaş, "Dün genel merkezimiz maalesef polis eşliğinde işgal edildi, yağmalandı, özellikle arşivimizin bulunduğu ve seçim hazırlıklarının yapıldığı ikinci kattaki arşiv odamız yakıldı. Neredeyse 60-70 odalı genel merkezimizin 1 odası ateşe verildi." dedi.

"ANKARA VALİSİ SAYGISIZCA, TERBİYESİZCE..."

Partisinin Diyarbakır il başkanlığında basın toplantısı yapan Demirtaş, konuyla ilgili şunları söyledi: "Arşiv ve seçim hazırlıklarının yapıldığı yer. Dün Ankara valisi ile arkadaşlarım, grup başkanvekillerimiz defalarca görüştü. Yüzlerce kişi parti genel merkezimizin önünde. Müdahale edin, engelleyin, içeri girmeye çalışıyorlar, içeriyi yakmaya çalışıyorlar, yaktılar, yanıyor… Saatlerce Ankara valisini uyarmamıza, gün içinde tedbir alınmasını istememize rağmen müdahale edilmedi. Üzülerek söylüyorum, en son kendim Ankara valisini aramak zorunda kaldım. Fakat yaptığımız talihsiz telefon görüşmesinden anladım ki bu işin içinde kendisi zaten... Saygısızca, terbiyesizce bir şekilde, genel merkezi yanan ve içerde 3 danışmanımın diri diri yanmak üzere olduğu bir partinin eş genel başkanına terbiyesizce, saygısızca bir konuşma yaptıktan sonra telefonu kapatmıştır. Ankara valisi de anlaşılıyor ki bir devlet kararıyla HDP'nin genel merkezinin yakılmasına göz yumma talimatı almıştır. Buradan o devlet memuruna sesleniyorum; şu anda arkanda duran bir iktidar yok. Az önce linçcilere söylediğimi sana da söylüyorum; şu anda bir iktidar yok, AKP'ye güvenerek sakın ola ki yanlışlar yapmayın, sakın. Hepiniz yargının karşısında hesap verirsiniz, vereceksiniz. Zannetmeyin ki 'biz vali olarak, kaymakam olarak suç işleriz, gazete binaları basarız, gazetecileri tutuklarız, insanları linç ederiz yakarız, hepsi yanımıza kar kalır', zannetmeyin. Size yazık olur. Gider yıllarca içerde yatarsınız. Bunlar size sahip çıkmaz. Bunlar topladıkları paraları, Euroları, dolarları alır, ülkeyi de terk ederler, neye uğradığınızı şaşırırsınız. Geride size attıkları kazık kalır. Aklınızı başınıza alın. Bunların gemisine binmeyin. Halkın yanında olun, mazlumun, haklının yanında olun."