KAYSERİ (AA) - Başbakan Binali Yıldırım, "Anayasayı öyle bir şekilde değiştiriyoruz ki bütün vesayetleri kaldırıyoruz, tek vesayet sahibi oluyor, o da millet. Milletten başka hiçbir vesayet kalmıyor. Adına 'vesayet' derseniz, tek vesayet sahibi millet oluyor, millet patron, her şeyin sahibi oluyor." dedi.

Yıldırım, Kayseri Valiliği ve Müstakil Sanayici ve İş adamları Derneği Kayseri Şubesince, (MÜSİAD) bir otelde organize edilen akşam yemeğinde, kanaat önderleri ve sivil toplum kuruluşu temsilcileriyle bir araya geldi.

Yıldırım, burada yaptığı konuşmada, herkesin farklı özelliğinin, kimliğinin olduğunu belirterek, "Kimimiz Kürt, kimimiz Türk, kimimiz Zaza, kimimiz Laz, kimimiz Avşar, kimimiz Sünni, kimimiz Alevi, kimimiz Caferi ne olursak olalım, bunlar bizim tercihimiz değil ama bizi birbirimize bağlayan ay yıldızlı bayrağımız var ve gurur duyacağımız bir Türkiye Cumhuriyeti Devletimiz var." ifadesini kullandı.

Bu bayrak altında, "tek millet, tek devlet, tek vatan, tek bayrak" şeklinde yollarına devam edeceklerini dile getiren Yıldırım, şunları kaydetti:

"Bizim kardeşliğimizi, birliğimizi, beraberliğimizi bozmaya hiç kimsenin gücü yetmeyecek. Bölgeyi geziyorum, doğuyu, batıyı, kuzeyi, güneyi geziyorum, her gün iki ile gidiyorum. Türkiye'nin gelecek heyecanını, hedeflerini, rüyasını bütün millet satın almış durumda. Allah'a şükür günden güne yapılan tezviratlar, karalamalar, yalan dolanla Türkiye'nin bu muazzam dönüşümünü gölgelemeye çalışan gayretler bir bir yok oluyor. 14 yıldır bize güvendiniz, destek verdiniz. Bu yola çıkarken bir şey dedik, 'Ne aldatan olacağız, ne aldanan olacağız.' Bu yola çıkarken Kayseri, Rize, Konya, Sivas, 81 vilayetimiz bizimle beraberdi. Sizin evladınız Abdullah Gül, bu harekette bizimle beraberdi. AK Parti iktidarında başbakanlık, cumhurbaşkanlığı, yol arkadaşlığı yaptı. Kendisine hizmetlerinden dolayı teşekkür ediyoruz."

"Getirdiğimiz anayasa değişikliği niye bu kadar ilgi görüyor veya niye bu kadar çok konuşuluyor? Biz, ilk defa halk oylaması yapmıyoruz." diyen Yıldırım, AK Parti iktidarında üçüncü kez milletin hakemliğine gidildiğini hatırlattı.

- "Meclisin etkinliği artıyor"

Yıldırım, bu anayasa değişikliğinin önemli olduğunun altını çizerek, şunları ifade etti:

"Önemi nereden geliyor? Önemi şuradan geliyor; anayasayı öyle bir şekilde değiştiriyoruz ki bütün vesayetleri kaldırıyoruz, tek vesayet sahibi oluyor, o da millet. Milletten başka hiçbir vesayet kalmıyor. Adına vesayet derseniz, tek vesayet sahibi millet oluyor, millet patron, her şeyin sahibi oluyor. Bu anayasa değişikliğinde 'Seçim yapalım, ondan sonrasına bakalım.' yok. Seçimi yapıyorsunuz, siz Kayserilisiniz, masarifi sevmezsiniz, hesabı, kitabı iyi yaparsınız. Ne o yazın seçim, kışın seçim yok. İki sandık geliyor, birinde hükümeti, birinde vekillerinizi seçiyorsunuz. İşi bitiriyorsunuz, işinize, gücünüze bakıyorsunuz. Şimdi, hiç iktidar emeli, hırsı olmayanlar buna karşı çıkacak. Çünkü onların milli iradeyle değil, zayıf hükümetlerde müdahalelerle iktidarın bir tarafından tutunma şansları var, o şans kayboluyor. Çünkü iktidar garanti, seçim oldu sandıklar kapandı, açıldı, yüzde 50 artı 1 alan iktidar oluyor, 5 sene sen sağ, ben selamet. Aynı şekilde Meclisi de seçiyoruz. Meclise de vekilleri gönderiyoruz."

Bu değişikliğin, "Meclisi etkisiz hale getireceği" iddialarının bulunduğunu anımsatan Yıldırım, "Bunlar da külliyen yanlış, yok böyle bir şey. Meclis kendine geliyor. Milletvekillerinin etkinliği, özgüveni daha çok artıyor." diye konuştu.

- "Değişikliği okudukları yok"

Yıldırım, bugünkü Mecliste, iktidar partisinin kanun çıkarabileceğini ya da çıkarmayacağını, bunun dışında kimsenin kanun çıkarma şansının olmadığını belirterek, yeni sistemde bütün partilerin aynı konumda olacağını, kanun teklifini milletvekillerinin verebileceğini söyledi.

Meclisin denetiminin eksilmediğini, arttığını ifade eden Yıldırım, şöyle konuştu:

"Yine Mecliste genel görüşme, Meclis araştırması, yazılı soru var, yazılı soruyu 15 günde cevaplama mecburiyeti var. Mevcut anayasada bu yok. 'Efendim gensoru, güven oyu yok.' Kardeşim 80 milyonun güven oyu verdiğine, vekiller güven oyu verse ne olur vermese ne olur? Güven oyunu millet veriyor, hükümeti millet kuruyor. Gensoruyu kime vereceksin? Millet zaten gensoruyu veriyor seçime geldiği zaman. Çalıştıysa 'tamam' diyor, yoksa biletini kesiyor. Yetmedi, Meclis soruşturması var, cumhurbaşkanını, bakanları, yardımcılarını yargılayabiliyor. Şimdi bir yalan tutturmuşlar, 'Ömür boyu koruma var.' diyor. Yok böyle bir şey. Bunların değişikliği falan da okudukları yok. Hakikaten okumuyorlar. Olay şudur, şu andaki anayasada ne varsa, aynı şey var."

Başbakan Yıldırım, cumhurbaşkanının görevi bittikten sonra bir suç işlemesi durumunda vatandaş gibi hesabını vereceğini, görev yaptığı seneyle ilgili suçlama olması durumunda ise Meclis aşamasından sonra yargılama sürecinin başlayacağını anlattı.

- "Nerede tek adam"

Mevcut anayasada cumhurbaşkanının "vatana ihanet" suçundan yargılanabildiğini, bunun mevzuatta bulunmadığını, yargıya götürmek için ise her 4 milletvekilinden 3'ünün kabul oyu vermesi gerektiğini anımsatan Yıldırım, şunları kaydetti:

"Yeni sistemde her şeyle suçlayabilirsiniz, hiçbir sınırlama yok. Birinin aklına bir şey geldi, 'Efendim şu işi yaparken suç işledi.' Onunla suçlayabilir, yargıya taşımak için 4 milletvekilinin 3'üne ihtiyaç yok, 3 milletvekilinin 2'si olur verirse gidiyor. Yani güvenceyi biraz daha düşürüyoruz, suçlamaları olabildiğince çeşitlendiriyoruz. Nerede Meclis etkinliği yok oluyor? Nerede tek adam? Bir de 'tek adam' var, bütün yetkiler kendi elinde toplanıyor, kimseye hesap vermiyor. İşte hesabı söyledim, Meclise, millete, yargıya hesap veriyor. Siyasi, hukuki, idari, cezai sorumluluk var."

(Sürecek)