Ciltte beyazlama hastalığı olarak bilinen vitiligo hastalarının en büyük sorunlarından biri yaz ve güneş. Bundan dolayı güneşin şifa kaynağı D vitamininden de yoksun kalırlar. Oysa alınacak basit önlemler sayesinde bu hastaların güneşten kaçmasına gerek kalmayabiliyor.
Yaz ve güneş, ciltte beyazlama hastalığı olarak bilinen vitiligo hastalarının en büyük kabusu. Bundan dolayı vitiligolular yaz tatillerinde denizden ve güneşten uzak geçirmeyi tercih ederler. Oysa dermatolojik önlemlerle birlikte alınan immunoterapi desteği, bu hastaların yazın yaşantısını kolaylaştırabiliyor.
Vitiligo hastalarının neden güneşe çıkamadıklarına değinen İç Hastalıkları ve İmmunoterapi Uzmanı Dr. Ülkü Görmez, "Yazın güneşin çıkması vitiligo hastalarının kabusunun başlangıcıdır. Çünkü beyaz lekeler iyice belirginleşir. Kapatıcılar fayda etmez olur, sıcakla etkisizleşirler, akarlar. Güneş o bembeyaz ve aşırı cılız ciltlerini inanılmaz acıtır, yaralara neden olur. Cilt kızarır, kaşınır, ciddi renk farkları oluşur. Bu ve buna benzer daha birçok nedenden dolayı vitiligo hastaları yazdan nefret ederler. Bu yüzden güneş, kum, havuz yasaklanmıştır vitiligo hastalarına. Bu yasak da gereklidir aslında çünkü dik güneş ışınları pigmentsiz ve zayıf cilt için çok tehlikelidir. Yoğun, tam bloke eden güneş koruyucular vermek konusunda dermatologlarımız bu yüzden çok haklıdır. Çünkü oluşabilecek cilt kanserlerine karşı vitiligolu ciltler çok savunmasızdır. Bağışıklık sorunları olan bu bireylerin immunoterapi almadıkları müddetçe ciltlerini güneş ışınlarından ciddi olarak korumaları gerekmektedir." dedi.
Mide ve bağırsak sorunu daha dikkatli olmalılar
Yaz döneminde mide ve bağırsak sorunu yaşayan vitiligo hastalarının daha dikkatli olmaları gerektiğine değinen Görmez, "Vitiligo hastalarının yaz dönemi hassasiyetlerinin bir başka görünmeyen kısmı da, asıl buz dağının görünmeyen kısmı dediğimiz bölümdür. Yani mide ve bağırsaklarıdır. Mide ve bağırsak florası kısmen de olsa düzeltilmemiş, tedavi edilmemiş bir vitiligo hastası asla güneşe çıkmamalıdır. Çünkü bazı bağırsak parazitleri, flora bozuklukları, mantar hastalıkları vitiligoyu alerjiler ile beraber tetikler. Bu çok ayrıntılı bir konudur. Otoimmünitenin en agressif olduğu Mart, Nisan, Mayıs aylarında vitiligo yayılımcı bir seyir gösterir. Yaz güneşi ile birlikte hastalar yeni lezyonlarını fark eder. Halbuki vitiligo bahar aylarında artış gösterir ve yazın belirir. Kışın gelmesiyle deri rengi solar ve vitiligonun geçtiği zannedilebilir. Oysaki geçmez, sadece normal cilt solduğu için silikleşir." şeklinde konuştu.
İmmunoterapi güneşin zararlı etkisini azaltır
Bağışıklık sistem tedavisi olan İmmunoterapi desteğinin bu hastalara çok faydası olduğunu ifade eden Dr. Ülkü Görmez,"İmmunoterapi almış bir hastada yaz - kış farkı fazla yaşanmaz. Çünkü vitiligo alanları da renklenmeye, canlanmaya başlar. Güneş canını acıtmaz, yara oluşmaz, cilt güçlenir. Ayrıca yüksek güneş faktörlerine ihtiyaç duyulmaz. Hatta bazı durumlarda yasaklanır. Çünkü D vitamini depoları doldurulmuş, bağırsak florası tedavi edilmiştir yani güneşe karşı risk kalmamıştır. Hasta çok uzun süre yani gün boyu güneş altında zaman geçirecekse 20 faktörlü güneş koruyucu kullanabilir. Tabii bu sadece immunoterapi alan, yaz süresince almakta olan hastalar için geçerlidir." ifadelerini kullandı.