CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, Kabataş yalanı ile Sümeyye Erdoğan'a suikast yalanlarının amacının Recep Tayyip Erdoğan’ın saray vesayetini korumak olduğunu söyledi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Ağbaba, partisinin Akçadağ İlçe Teşkilatı’nı ziyaretinde gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Partisinin Malatya’da gerçekleştirdiği ön seçimde 2 bin 191 oy alarak ilk sırada yer alan Ağbaba, ön seçim sonrası ilçe teşkilatlarını ziyaret ettiğini belirtti. İktidar partisinde aynı demokratik seçim ortamının olmadığını belirten Ağbaba, şöyle devam etti: “İktidar partisi milletvekillerinin yatırım yapmaları gerekiyor. Ancak yapmıyorlar. Karadeniz’in fındığı stratejik ürün statüsünde iken Malatya’nın kayısısı stratejik ürün statüsünde değil. Bu neden kaynaklanıyor? Milletvekilini halk değil lider seçiyor, böyle olduğu için de liderlerine hizmet ediyorlar. Parmak demokrasisi dediğimiz bu. Sadece parmaklarını çalıştırıyorlar. O parmak da sadece cumhurbaşkanı söyleyince kalkıyor. Milletin çıkarını değil liderlerinin çıkarlarını düşünüyorlar. AKP döneminde Türkiye yeni bir kavram kazandı. Eskiden askeri vesayet söylemi vardı şimdi de saray vesayeti ortaya çıktı. Tek seçici o. Milletvekilini, başbakanı, bakanı seçen o. Saray vesayeti Türkiye’deki herşeyi belirliyor. Şimdi cumhurbaşkanı her gittiği ilde 400 milletvekili istiyor. Meydanlarda yeminine bağlı kalmayarak siyasi eleştiriler yapıyor. Bugün yine kaçak sarayda bakanlar kurulunu topladı. Türkiye’de, AKP’de, hükümette bir kişi var o da; Recep Tayyip Erdoğan. Tüm rolleri o belirliyor. Filmi oynayanlar başkaları. Kimine başbakan, kimine milletvekili, kimine köşe yazarı, kimine televizyon yorumculuğu rollerini vermiş. Bakıyorsunuz 18 yazar aynı yalanı yazabiliyor.“

Saray vesayetini yıkmak demokratik bir ortam getirmek için siyaset yaptıklarını söyleyen Ağbaba, bu çerçevede siyasi partilere anti demokratik olan siyasi partiler kanununu değiştirme çağrısında bulundu. Ağbaba, “Diyoruz ki; ‘Gelin siyasi partiler kanununu değiştirelim. Milli egemenliği hakim kılalım’ diyoruz. Bu değişmezse vesayetler devam eder, saray vesayeti olur” dedi.

Yalan olduğu ortaya çıkan Kabataş olayına da değinen Ağbaba, “Kabataş yalanı ülkeyi bölmek için, karışıklık çıkarmak amacıyla aylardır söyleniyor. Geçtiğimiz günlerde cumhurbaşkanının talimatıyla kendine köşe yazarı diyen bir grup aynı başlıkla köşe yazısı kaleme aldı. Hatta bugün biri Özgecan cinayetinde görüntü mü var diyor? Kabataş yalanında görüntü var. Mobese görüntüleri, böyle bir olayın yaşanmadığına dair görüntüler var. Mağdur olduğunu iddia eden kadının ve çocuğun görüntüleri var. Uzaktan yakından iddia edilen olayın olmadığı görülüyor. Bu yalanın sebebi,o Gezi’deki onurlu, barışçı gençleri toplum nezdinde itibarsızlaştırmaktır. Bir saldırı yok. Polisin tutanağında ‘amirim böyle bir şey yok’ diye ibare var. İktidar ve çevresi hala bu yalanı söylemeye devam ediyor. Bazı kişiler de bunu gerçekmiş gibi yansıtmaya çalışıyor” diye konuştu.

Sümeyye Erdoğan’a suikast iddialarını da çocukların bile inanmayacağı yalan olarak nitelendiren Ağbaba, şunları söyledi: “Geçtiğimiz günlerde 5 yaşında bir çocuğun bile inanmayacağı bir iddiayı ortaya attılar. Güya, Sümeyye Erdoğan’a Umut Oran’a suikast organize ediyormuş. Buna kargalar güler. Bari özenli bir yalan söyleyin. Önceki gün bunun yalan olduğu ortaya çıktı. Umut Oran üzerinden CHP’ye geçmişte beraber iş çevirdikleri grupla bizi ilişkilendirip bize kapatma davası açmaya çalışıyorlar. Biz bunu görüyoruz. Başka oyunlar da oynanıyor. Biz hiç kimseyi ‘bir cemaate sempati duyuyor’ diye yargılanmasından yana değiliz. Önce olmayan bir terör örgütü yarattılar. Cemaatle ilgili. Şimdi kendi yandaşlarını inandırdılar. İsmini paralel yapı koydular. Buradan CHP’yi ilişkilendirip kapatma davası açmaya çalışıyorlar. Kim hukuk dışına çıkıyorsa yargılanmalıdır. Ergenekon, Balyoz gibi davalarda haksızlık, hukuksuzluk yapan varsa yargılanmalıdır. Ama sadece bir yapıya yakın diye insanlara terör estirilmemelidir. Bizim var olduğu iddia edilen bu ilişkimizi kanıtlamayan alçaktır. Bu kadar açık ve net söylüyoruz. Şimdiye kadar seni iktidar yapan, sırtına basan yapıyla ilişkimizi kanıtlarsan siyaseti bırakırız. Malatya’daki milletvekillerine de söylüyorum, CHP’ye cemaate hizmet partisi diyen milletvekiline sesleniyorum; Daha düne kadar açılıştan açılışa koşuyordun, eteklerine yapışıyordun, ayrılmıyordun onlardan. Bu kadar hayasızlık olur mu? Bir milletvekili daha var. Geçmişten bazı referanslar gösteriyordu. Sen kucaklarından kalkmıyordun. Biz hiç kimsenin cemaatinden, dilinden, ırkından dolayı sorgulanmamasını, yargılanmamasını istiyoruz. İş adamları üzerinde bilmem nereye yakın diye baskı kurmaya çalışıyorlar. Biz her zaman demokrasiyi savunduk, savunmaya devam edeceğiz.”

Ağbaba, Kabataş yalanı ile suikast yalanlarının hiçbir farkının olmadığını, ikisinin de amacının Recep Tayyip Erdoğan’ın saray vesayetini korumak olduğunu kaydetti.