Adana’daki hukukçular ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri, polise geniş yetkiler getiren ‘İç Güvenlik Yasa Tasarısının’ geri çekilmesini istedi. Adana Adliyesi önünde basın açıklaması yapan Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Adana Şubesi üyesi avukatlar meclis gündeminde olan pakete tepki gösterdi.

ÇHD Şube Başkanı Sefa Aydoğan, anayasal hakları ortadan kaldıran yeni bir ‘yasal’ saldırı ile karşı karşıya olduklarını söyledi. Mecliste yasalaşmak üzere olan ‘İç Güvenlik’ paketini ‘sıkıyönetim yasası’ olarak değerlendiren Aydoğan, “Değişikliklerin ortak özelliği polise ve hükümete keyfi yetkiler vermesi. Göstermelik ‘yargı denetimiyle’ kaybedilen zamanın ortadan kaldırılmasıdır. Yargıya şu an istediği kadar hakim olamayan AK Parti, ‘vali, kaymakam ve polisi’ hakim yerine geçirerek, keyfine göre soruşturma, arama, gözaltı yapmasını yasalaştırarak, keyfiyeti kılıfına uydurmaya çalışıyor.” dedi.

'TEHLİKENİN FARKINDA MISINIZ?'
Sokakta serbestçe yürümenin, kimsenin keyfi müdahalesi olmadan hareket etmenin en basit hak ve özgürlüklerden birisi olduğunu vurgulayan Aydoğan, asıl olan bu hakka ancak sınırlı hallerde hakim kararıyla müdahale edilebileceğine dikkat çekti. AK Parti bu güvenceyi ortadan kaldırdığını savunan Aydoğan, şöyle devam etti: “En temel, birincil haklarımız yok sayılıyorsa siyasal ve sosyal özgürlüklerden bahsedilemez. Bu ‘paketle’ polise her hangi bir hukuksal sınırlama ve yargısal güvence olmaksızın ‘öldürme ve hapsetme’ yetkisi istemektedir. Tehlikenin farkında mısınız? Çünkü bu bir sıkıyönetim yasasıdır. Sıkıyönetim yasalarıyla askere verilmiş yetkiler polise verilmektedir.”

'İKTİDAR AK JANDARMA VE POLİSİ OLUŞTURMAK İSTİYOR’
Eyleme destek veren Adana Barosu Başkanı Mengücek Gazi Çıtırık, ‘İç Güvenlik Paketinin Türkiye’yi olağanüstü hal dönemindeki gözaltı, yargısız infaz ve faili meçhul cinayetlere dönüştüreceğini ileri sürdü. İktidarın ısrarla bireyin temel hak ve özgürlüklerini genişletmek yerine mevcut Anayasal hakların özüne dokunacak yasal düzenlemeler yaptığını anlatan Çıtırık, “Valinin görev ve yetkileri belidir. Ama iktidar bunlarla yetinmemekte. İktidar yargı yetkisini gasp etmekte. Valilere suçun aydınlatılması doğrultusunda görev vermekte. Bugün özellikle gözaltılar da savcılar devre dışı bırakılıyor. Bu Nazi Almanya’sının SS yasasıdır. Bugün Türkiye’de ak jandarma ve polisi oluşturma çabaları ortadadır. İktidar emrinde valilerin yanı sıra yeni bir polis ekibi oluşturmak istemektedir. Bu tasarının derhal geri çekilmese gerekir.”

HÜKÜMET PARTİ DEVLETİ KURMAYA ÇALIŞIYOR
Önümüzdeki hafta Meclis Genel Kurulu’nda görüşülecek tasarıyı İnsan Hakları Derneği (İHD) Adana Şubesi de İnönü Parkı’nda protesto etti. Şube Başkanı Avukat İlhan Öngör, tasarıyla fiiliyatta olan polisin devletin yasal zemini oluşturacağını iddia etti. AK Parti hükümetinin bireysel hak ve özgürlükleri ortadan kaldırdığını ileri süren Öngör, şunları söyledi: “Demokratik hukuk kuralları yerine polis devletinin yasalarıyla hükümet, parti devletini kurmaya çalışmaktadır. Toplumsal barış, güvenlik politikalarıyla sağlanamaz. Gelişmiş toplumlar evrensel insan hakları ilkelerini yaşamaya geçirir. Oysa bu tasarı ile polisin bireysel yaşam hakkı ihlal etmesi önündeki yasal engelleri kaldırılmakta. Her hangi bir olayda polise doğrudan ‘vur’ emri verilmekte. 48 boyunca MİT ve polis, hakim ve savcı kararı olmadan telefonlarımızı dinleme hakkına sahip olacak. Soruşturmalarda artık savcı ve hakimler değil vali ve kaymakamlar kolluk eliyle soruşturma başlatılacak. Bu Anayasaya tamamen aykırı bir durumdur. Polisin attığı biber gazından etkilenmemek için dahi yüzünü kapatırsanız cezası 3 yıldan başlamaktadır. Yasa provokasyonlara açık, polisin keyfi şiddet uygulamasının önünü açabilecek bir yasa tasarısıdır.” Polisin sıkı güvenlik tedbiri aldığı açıklamalarda grup, slogan attıktan sonra dağıldı.