Tedavi gördüğü hastanede 89 yaşında hayatını kaybeden ressam ve gazeteci-yazar Fikret Otyam'ın vasiyeti üzerine cenazesinin salı günü Nevşehir'in Hacıbektaş ilçesinde bulunan İz Bırakan Aydınlar Mezarlığı'nda toprağa verileceği açıklandı.

Kırk yıldır şeker hastalığı, son 10 yıldır böbrek yetmezliği çeken Fikret Otyam, diyalize girmeye başlamış ve zaman zaman da mide kanaması geçiriyordu. Son olarak dün sabah saatlerinde rahatsızlanması üzerine eşi Filiz Otyam tarafından Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılan Otyam, gece 23.45'te müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Fikret Otyam, ilerleyen yaşı nedeniyle yaşadığı Antalya'da uzun zamandır sağlım sorunlarıyla mücadele ediyordu.

Hayata gözlerini yuman Fikret Otyam vasiyeti üzerine ilk törenin düzenleneceği Antalya Muratpaşa ilçesi Konuksever Mahallesi'nde bulunan cemevinin morguna konuldu. Otyam için yarın 17.00'de tören düzenlenecek, ardından Ankara'ya gönderilecek. Ankara'da ise Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Kültür Merkezi'nde saat 12.00'de düzenlenecek törenin ardından karayoluyla Nevşehir'e götürülecek cenaze, Otyam'ın vasiyeti üzerine Hacıbektaş ilçesinde bulunan İz Bırakan Aydınlar Mezarlığı'nda yapılacak törenin ardından toprağa verilecek.

"DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU SORUNLARINI ANLATAN KİTAP YAZACAKTI"

Konyaaltı Caddesi'ndeki evlerinde taziyeleri kabul eden Fikret Otyam'ın eşi Filiz Otyam, eşinin 40 yıldır şeker hastalığı, son 10 yıldır böbrek yetmezliği çektiğini ve diyalize girdiğini söyledi. Fikret Otyam'ın zaman zaman mide kanamaları geçirdiğini anlatan Filiz Otyam, "Tansiyon düşüklüğü vardı. Son zamanlarda onun için zamanımız hastanelerde geçiyordu. Ama çok dirençli insandır. Çalışmayı çok sever, üretmeyi çok sever. Hasta yatağında yatıp, yattığı yerden de hayata katılmayı planlıyordu. Daha yapacağı işleri planlıyordu. 'Yazacağım büyük bir kitap var' diyordu. Doğu ve Güneydoğu Anadolu sorunlarını anlatacağı, 'Yapacağım çok resimler var' diyordu. 'Gazeteye yazılarıma başlayacağım tekrar' diyordu. Böyle diye diye yine belki 10-20 kez yoğun bakımlık olduk. Yine ambulansla götürdük. Sıkıntıları vardı. Dün sabah gittik, gece yoğun bakımda 23.45'de artık direnemedi, yoruldu herhalde." dedi.

"VASİYETİ VARDI, HACIBEKTAŞ'TA DEFNEDİLECEK"

Eşi Fikret Otyam'ın Sünni olduğunu ancak Alevi vatandaşları çok sevdiğini anlatan Filiz Otyam şunları söyledi: "Onlar için kitaplar da yazdı. Cemevinden kaldırılmasını istedi. Yarın akşam, temelini attığı cemevinde 17.00'de bir tören yapıyoruz. Semah dönülecek. Ondan sonra Ankara Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Kültür Merkezi'nde yine 12.00'de tören düzenliyoruz. Oradan otobüsle Hacıbektaş ilçesine gidiyoruz. Orada yine vasiyetiydi, istiyordu. Halk 'onu bağrımızı basmak istiyoruz' demişlerdi. Orada yeri hazırlandı. Saat 17.00'de de sevgili dostlarımız Alevilerin deyimiyle 'sır' diyoruz."

"FİKRET OTYAM DENİNCE AKLIMA GÜZELLİK GELİYOR"

Fikret Otyam'ın evine gelenler arasında halk müziği sanatçısı Sümer Ezgü de vardı. Ezgü, burada yaptığı açıklamada, Antalya’daki Fikret Otyam'ın da aralarında bulunduğu bir grupla zaman zaman bir araya geldiklerini söyledi. Otyam'ın Anadolu kültürüne hayran olduğunu anlatan Ezgü, "Gazeteci yazar ama sanatçıydı. Anadolu'nun resimleri, kadınlarımızın dramlarını, Yörüklerin yaşamını anlatan, Anadolu'yu anlatan resimleri kaldı. Ve araştırmacıydı. Türküleri derleyen, arşiv bırakan bir sanatçıydı. Dilindeydi her şeyi. Düşündüğünü söyleyen, kocaman yürekli bir adamdı. Kocaman yürekli adam göçtü. Çalışmaları, eserleri, koca gönlü bizimle; nur içinde yatsın. Fikret Otyam için yapılan bir gecede dedi ki; 'Hayatta iki şey önemlidir, sevgi ve vefa. Ben vefanın günümüzde öldüğünü düşünüyordum ama bu gece bana geri geldi.' dedi. O zaman ben de sevginin dengesinin vefa olduğunu öğrenmiş oldum. Yılda bir iki kez toplanıp dostluklarımızı pekiştirirdik. Barak havalarını çok severdi. Onun kulağına barak havalarını okurduk. Fikret Otyam deyince güzellik aklıma geliyor." ifadelerini kullandı.

FİKRET OTYAM KİMDİR?

Aksaray'da 19 Aralık 1926 tarihinde dünyaya gelen Fikret Otyam, Devlet Güzel Sanatlar Akademisi Resim Bölümü'nden 1953'te mezun oldu. Burada ünlü ressam Bedri Rahmi Eyüboğlu'nun öğrencisi oldu. Gazeteciliğe 1950 yılında Son Saat gazetesinde başladı. Daha sonra Cumhuriyet gazetesinde çalıştı ve köşe yazarlığı yaptı. Özellikle Anadolu ve Güneydoğu Anadolu ile ilgili yazdığı röportajlarla tanındı. Bu röportajlarını çok sayıda kitapta topladı. Emekli olduktan sonra resme ağırlık verdi. Akdeniz Gazetecilik Vakfı ve Altın Portakal Kültür Sanat Vakfı'nın kurucu üyelerinden Fikret Otyam, besteci ve orkestra şefi Nedim Vasıf Otyam'ın kardeşi, dokuma ve fotoğraf sanatlarıyla ilgili sanatçı Filiz Otyam ile evliydi.