İzmir Gazeteciler Cemiyeti (İGC) Başkanı Misket Dikmen, basına ve gazetecilere yönelik cezalar ve tutuklamalar sebebiyle yazılı bir açıklama yaptı. Son olarak Uğur Dündar ve Necati Doğru’ya hapis cezası verildiğini, Today’s Zaman Genel Yayın Yönetmeni Bülent Keneş’in, yazdığı tweet'ler sebebiyle tutuklandığını hatırlatan Dikmen, “Evrensel hukuk kurallarını katleden, basın ve ifade özgürlüğünü ayaklar altına alan bu gidişe hemen son verilmelidir.” dedi.

Bulunduğu makam gereği eleştiriye açık olması gereken Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, kendisini eleştiren herkesi ve her kesimi cezalandırarak sindirme yoluna gittiğini söyleyen Dikmen, Türkiye’nin terör başta olmak üzere çok sayıda çözülmesi gereken meselesi varken Cumhurbaşkanı’nın gazetecilerle uğraşmasının doğru olmadığını belirtti.

‘BASIN ÖZGÜRLÜĞÜNDE DİBE VURABİLİRİZ’

İGC Başkanı Dikmen, açıklamasında şunları kaydetti: “Gazeteciler adeta bir meteor yağmuruna tutulmuş gibi yoğun saldırı ve baskı altında. Seçimlere sayılı günler kala bu saldırıların dozu daha da arttırıldı. Son olarak usta gazeteci Uğur Dündar eski Bakan Binali Yıldırım ile ilgili yazdığı yazı, gazeteci Necati Doğru ise Cumhurbaşkanı’nı eleştiren yazısı nedeniyle hapis cezasına çarptırıldı. Yine Today’s Zaman Genel Yayın Yönetmeni Bülent Keneş de Cumhurbaşkanı’na hakaret eden tweet attığı gerekçesiyle tutuklandı. Gazetecilerin görevi eleştirmek, topluma doğruları aktarmaktır. Belli bir makama gelen insanların eleştiriye tahammül sınırlarının çok daha fazla olması gerekirken bizim ülkemizde gazeteciler görevini yaptığı, yanlışı eleştirdiği için cezalandırılıyor, hapse atılıyor. Evrensel hukuk kurallarını katleden, basın ve ifade özgürlüğünü ayaklar altına alan bu gidişe bir an önce son verilmelidir. Sadece son bir yılda, basın ve ifade özgürlüğüne yönelik baskılar nedeniyle bile 154. sıradaki yerimiz, yıl sonunda iyice dibe vurabilir. İzmir Gazeteciler Cemiyeti olarak, ülkemiz her yönden ağır bir terör saldırısıyla karşı karşıyayken devletin en üst kademesinin gazetecilerle uğraşmasının anlamsızlığına dikkati çekiyor, dibe doğru bu gidişe son verilmesini istiyoruz.”