Türkiye’nin bilim olimpiyatlarında yüzakı olan ve kazandırdığı başarılarla adını dünyaya duyuran İzmir Özel Yamanlar Eğitim Kurumları'na yönelik polis baskını, toplumun her kesiminde tepkiyle karşılandı. Bozyaka Yamanlar Eğitim Kurumları'na giderek açıklama yapan ve çalışanlara destek veren duayen siyasetçi, İzmir eski Büyükşehir Belediye başkanlarından Dr. Burhan Özfatura, tek bir kişinin ülkeyi yönetme sevdasıyla hukukun ayaklar altına alındığını söyledi.

'AKP DÖNEMİNDEKİ ZULMÜ HİÇBİR DÖNEMDE GÖRMEDİM'

Ülkenin ciddi anlamda kaos yaşadığını belirten Özfatura, “Şimdi Türkiye’de inanılmaz bir kaos yaşanıyor. Yani hukuk düzeni, ahlâk düzeni, her şey karmakarışık oldu. Sırf tek bir kişi bütün iktidar yetkilerini elinde toplayacak diye bu ülkede hiçbir hürriyet kalmadı; ne fikir, ne can, ne mal hürriyeti. Maalesef. Allah, evlatlarımızın yardımcısı olsun. Yakınlarına da sabır versin. Her gün birçok evladımız da şehit oluyor. Terör, birçok vilayette özerk bölge ilan etme cesareti gösteriyor. Bunun da tek müsebbibi, bugüne kadar Kürt oylarını alacağım diye her türlü tavizi veren, polisin ve askerin önünü kesen, inanılmaz şekilde tasfiyeler yapan, haksız yere zulmeden bu iktidardır. Yaşım itibariyle tek parti dönemini de gördüm, 12 Eylül'ü, 28 Şubat'ı da gördüm ama bu AKP dönemindeki zulmü, kanunsuzlukları hiçbir dönemde görmedim. Şimdi kan gövdeyi götürüyor, terör her yerde başkaldırmış ve bunlar, iftihar ettiğimiz eğitim yuvalarına baskın yapıyor. Ya, ne arıyorsun ki? Kitap istiyorsan versinler. Sırf kin, intikam operasyonu bunlar. Bunların hiçbir şekilde, hiçbir gerekçeyle hoş görülmesi mümkün değil.” dedi.

'CUMHURBAŞKANI'NIN GÖREVDEN ALINMASI İÇİN BENCE HUKUKİ GEREKÇELER DOĞMUŞTUR'

"Paralel" safsatasıyla bazı gizli olayların üzerinin örtüldüğünü, oysa Cumhurbaşkanı'nın yargılanması ve görevden alınması için bütün şartların oluştuğunu söyleyen Burhan Özfatura, “Amaç, bir paralel masalı icat ederek birtakım iddialarla bu ülkede diktatörlüğü tam anlamıyla yerleştirmek. Kendilerine boyun eğmeyen, biat etmeyen, kendilerini putlaştırmayan tipleri tasfiye etmek. Zalimin zulmü varsa inançlı kesimin Allah’ı var. Hiçbir zulmün ebedi olacağını ve olduğunu görmedik. Bana göre son çırpınışları olacak. 7 Haziran seçimlerinden sonra yapılan her hareket kanunsuzdur. Bu hükümetin hukuki bir dayanağı yoktur. Cumhurbaşkanı, açıkça Anayasa’yı ihlal suçu işlemektedir. Bana göre muhalefetin adam gibi Meclis'i toplaması, Cumhurbaşkanı'nı, Başbakan'ı, bütün sorumluları yargı önüne sevk etmesi gerekir. Yani Cumhurbaşkanı'nın görevden alınması için bence hukuki gerekçeler doğmuştur. Yani Anayasa'yı tahkir ve ihlal suçu da dahil olmak üzere ve teröre yardım, destek ve yataklık olmak suçu, artı IŞİD’e silah yardımı suçu olmak üzere hem milli hem de milletlerarası çapta birtakım suçlar işlenmiştir. Bunların takipsiz kalmaması lazım. Bu durumda hayret ettiğim bir olay ise hala Meclis tatilde, milletvekilleri kelle gezdiriyorlar. Hala halkın verdiği sorumluğu idrak etmemişler. Tabii MHP’nin de bunda vebali büyük de ama şimdi MHP’siyle, CHP’siyle, diğer muhalefetiyle Meclis'in bir an evvel toplanması ve Türkiye’de düzenin sağlanması lazım.“ şeklinde konuştu.

'OSLO’DA SÖZ VERDİLER, YERİNE GETİRİYORLAR'

Oslo görüşmeleri sonucunda tek engelin Cemaat olduğunu, bu kapsamda yok edilmesi için ortak karar alındığını söyleyen Özfatura, “Yani bu okullara bir şey yapamazlar. Akıllarınca kamuoyunda bir oluşum meydana getirecekler ama bu okulların yetiştirdiği öğrencilerin yurtiçi ve yurtdışında sağladıkları başarılar, güzel örnekler ortada, onun için bu davranışlarıyla bu okul ve dershanelerin hızını kesemezler ama Oslo’da söz verdiler. Teröre karşı, artı Vehhabilik’e karşı, artı Şia’ya karşı en büyük hizmeti veren bir hareketin susturulması için yandaşlarına söz verdiler. Bunun gereğini yerine getiriyorlar, yani bunlar tamamen terör örgütlerinin rahatça at oynatması için, meydanları işgal etmesi için yapılmış operasyonlardır. Allah, bu milleti bu iktidardan kurtarsın ama milletimize de akıl fikir ve feraset versin. Yine de anlamıyorum, bu açık ve vahim tabloya rağmen bu ülkenin yüzde 40 kusuru, hem de dindar geçinen birtakım tipler dahil nasıl AKP’ye oy verebiliyorlar. Buna akıl sır erdirmek ve vicdanıma bunu sığdırmak mümkün değil. Kardeşlerime Allah’tan sabır diliyorum. Bu da geçer yahu. Bu da geçecektir. Bu kadar zulüm, bu kadar göklere yükselen feryatlar karşılıksız kalmayacaktır diye düşünüyorum.“ dedi.