Alişuuri İlkokulu’nda ana sınıfı öğretmenliği yapan Çiğdem Gedik, yazdığı ilk kitabında yer alan oyun ve etkinliklerle velilerin çocuklarıyla kaliteli zaman geçirebilmesini amaçlıyor.
Anaokulu öğretmeni Çiğdem Gedik 10 yıldır öğretmenlik yaptığını ifade ederek, "Balıkesir’de 6. yıldan buyana çalışmaktayım. Aslen Kahramanmaraşlıyım. Çocukları çok seviyorum, mesleğimi severek yapıyorum. Zaten sevmeden bu işi yapmanız çok zor. Sabırla ve özveri ile çocuklarla iletişim kurarak onlarla birlikteyim. Benim üniversiteye girdiğim yıllarda bu branş fazla bilinmiyordu. Ana sınıfı öğretmenliği diye geçiyordu daha sonra okul öncesi eğitim olarak adlandırıldı. Şansıma iyi ki bu bölümü seçmişim tercihlerimde. Malatya’da İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi Okul Öncesi Öğretmenliği Bölümünden mezun oldum. Daha sonra ilk olarak İstanbul’da göreve başladım. Daha sonra Balıkesir Çandır İlkokulu’nda çalıştım. Sonrasında eşim subay olduğu için Şırnak’ta görev yaptım. En sonda buraya geldik" dedi.
Çocuklarla kaliteli zaman geçirilmeli
Yazdığı kitap hakkında bilgiler sunan Çiğdem Gedik "Bir proje üretme fikri doğdu bende, zaten aktif olarak sürekli bir şeyler yapmayı seven bir öğretmenim. Daha önceki yıllarda da çocuklarımızın faaliyetlerinden oluşan yıl sonu sergilerim oldu, bunun yanı sıra yıl sonu gösterileri de düzenledik. Önce küçük çapta başladık, daha sonra bunlar çok hoşuma gitti. Çocukların, velilerin özellikle Milli Eğitimin ilgisini çekti yaptığım yıl sonu etkinliği. Bu beni daha güzel şeyler yapmam için itici bir güç oldu. Çünkü emekler boşa gitmedi ve herkesin çok hoşuna gitti. Bende bu tür etkinlikleri ’neden devam ettirmeyeyim ve farklı neler yapabilirim’ diye düşündüm ve aklıma proje yapma fikri geldi. Yaz boyu düşündüm ve Çocuklarım ve sınıfım için bir proje yapmaya karar verdim. Oyun projesi geliştirmeye karar verdim. "Haydi anneler babalar oyuna" diye bir proje başlattım. Bunu Milli Eğitim’e giderek paylaştım ve projenin bir ürünü olarak kitabı yazdım. Yaptığımız bütün çalışmaları bu kitapta toparladım. Anne ve babaların çocuklarıyla birlikte oynayabilecekleri oyunlar bu kitapta yer alıyor. Çocuklarımıza zaman ayırıyoruz ama bire bir oturarak oyun oynayamıyoruz, göz kontağı kuramıyoruz, bu yapan çok az aile vardır. Bir kitap okumuyoruz yada oyun oynamıyoruz. Zaman ayırmaktan kastım kaliteli zaman yani 5 dakikada olsa o çocuğa gerekli özveride bulunarak dinleyerek, iletişim kurarak sadece zamanı ona ayırarak bunu ona hissettirip o çocuğu mutlu etmek" şeklinde konuştu.
"Velilere seminerler düzenledik"
Kitabın proje ve hazırlık aşamaları için Aralık 2015 yılında çalışmalara başladığını dile getiren Gedik, "Proje ilk başladığında velilere eğitim semineri düzenledim. Üniversiteden bir hocamızla birlikte "Oyunun önemi ve Çocuklarla kaliteli zaman geçirmek" üzerine velilere bir seminerimiz oldu. Bu konuda önce velileri bilinçlendirdik ve velilere de sorarak ’nasıl oyunlar oynanmalı’ konusunda onlarında fikrini aldık. Şuan kitapta 36 oyun mevcut. Okulumuzun alt katıda laboratuvar olarak kullanılan bir bölüm var. Biz burada okul çıkışlarında şöyle böyle yapacağız diyerek velileri yönlendirdim. Önce oyunumuzun materyalini oluşturduk daha sonra oyuncağımız bittikten sonra sınıfta sırayla velilerle oynadık. Eğlenceli olsun diye bazı oyunları hareketli seçtik. Bu zamana kadar velilerimiz bu şekilde hiç oyun oynamadıkları için kendileri de çok mutlu oldular ve çok hoşlarına gitti. Daha sonra yapılan oyuncak ve materyallerle birlikte oyun anında çekilmiş fotoğraflardan oluşan bir sergi hazırladık ve kitabımızın tanıtımını yaptık. Bu kitap için çok emek verdim mesaim dışında kendi zamanımdan ödün vererek hazırladım. Ben öğleden sonra İl Milli Eğitim, İlçe Milli Eğitim ve Üniversite arasında mekik dokudum. Oldukça emek verdim ama maddi imkansızlıklardan dolayı çok sayıda bastıramadım. Basım konusunda bir sponsor olursa bu kitabın çok daha fazla veliye anne ve babaya ulaşması beni çok mutlu edecek" dedi.