Önceki gün MHP lideri Devlet Bahçeli'nin yaptığı “Seçim tarihi tartışması son bulmalı. Mayıs ayı içerisinde bu işi bitirelim” açıklaması sonrası gözler Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’daydı…

Partisinin grup toplantısında konuşan Recep Tayyip Erdoğan, seçimin 14 Mayıs’ta yapılacağını açıkladı. Erdoğan şunları söyledi:

73 YIL SONRA BİR KEZ DAHA…

– Sözü de kararı da geleceğini de tayin hakkını da milletimize bırakmak istemeyen vesayet heveslilerine rağmen Türkiye Yüzyılı’nı başlatacağız. Rahmetli Menderes 14 Mayıs 1950’de “Yeter söz milletin” demiş ve sandıktan büyük bir zaferle çıkmıştı. Milletimiz 73 yıl sonra bir kez daha aynı gün 6’lı Masa diyerek karşımıza çıkan darbe şakşakçılarına “Yeter” diyecektir.

– Muhalefetin vaadi milletin karşısına bir aday çıkarmak ancak onu görünürde altı, gerisindekileri de hesaba katarsanız en az 10 kişiyle yönetmektir. Kukla bir cumhurbaşkanı üzerinden ülkeyi idare etmek istiyorlar. Bunlar gel deyince gelecek git deyince gidecek başkanlara alışmışlar.

SİYASİ DEJAVU YAŞATIYOR

– Seçmenlerin de istedikleri vizyonu, programı, çapı belli olmayan meçhul adaya kim olduğunu bilmeden tıpış tıpış sandığa giderek oy vermeleridir. Bunlar da her hafta bir yenisini sergiledikleri kavgalarıyla milletimize bir çeşit siyasi dejavu yaşatıyor, eskiden bu işlerin nasıl yürüdüğünü hatırlatıyorlar.
– “6’lı Masa’daki birilerini masaya Erdoğan mı gönderdi?” diyorlar. İşim gücüm yok bunlarla mı uğraşacağım. Buradan milli iradenin en yüksek makamı olan Meclisimizden meydan okuyorum.. Ne yaparsanız yapın yine başaramayacaksınız. Benim milletim artık tüm oyunlarınızı çözdü.

İNŞALLAH 2023 SEÇİMLERİNDEN SONRA…

– Bu ülkenin cumhurbaşkanı olarak karşınızdayım. Bakın bölgesinde ve dünyada sorun çözen bir siyasetçi olarak karşınızdayım. Gündemi Türkiye Yüzyılı vizyonu olan bir yönetim olarak karşınızdayız. İnşallah 2023 seçimlerinden sonra da Türkiye Yüzyılı’nın mimarı olarak milletimizin görevlendirmesiyle yine karşınızda olacağız.
– Biz Allah’ın yardımıyla, milletimizin desteğiyle gençlerimizin umutlarıyla ayağa kalktık, bugünlere geldik, yarınlara yürüyoruz. Tek dertleri karınlarında gezen 40 tilkinin kuyruğunu birbirine dolaştırmamak olanların aksine biz milletimize hizmet ediyoruz.

14 MAYIS 1950: YETER SÖZ MİLLETİN

“Gizli oy, açık sayım” yönteminin ilk kez uygulandığı 1950 seçimleri 14 Mayıs günü gerçekleştirildi.

“Yeter Söz Milletin” sloganını kullanan, Celal Bayar’ın genel başkanlığını yaptığı Demokrat Parti, oyların yaklaşık yüzde 55’ini alarak 416 milletvekilli çıkardı. Başında İsmet İnönü’nün bulunduğu ve 69 milletvekili çıkararak, muhalefete düşen CHP’nin 27 yıllık iktidarı da sona ermiş oldu.
Bir hafta sonra açılan TBMM’de yapılan cumhurbaşkanlığı oylaması sonrası Celal Bayar, Çankaya Köşkü’ne çıktı, hükümeti kurma görevi de eski bir CHP’li olan Demokrat Parti Aydın Milletvekili Adnan Menderes’e verildi. Menderes, 27 Mayıs 1960 ihtilaline kadar başbakanlık yaptı.
ERDOĞAN’DAN BABACAN’A: SEN GİT ÇOCUK BEZİ SATMAYA DEVAM ET

İHA ve SİHA üreten Baykar’a yönelik açıklamaları nedeniyle DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’a sert sözlerle yüklenen Erdoğan, şunları söyledi:

– Bir ülkenin ordusuna ve savunma sanayine ancak bunları kendine tehdit olarak görenler saldırır. Baykar’ın nezdinde tüm şirketleri, ürünleri, çalışanları ve başarılarıyla savunma sanayimizin tamamı hedef alınıyor. Savunma Sanayiine yönelik bu saldırıya hak ettiği cezayı vermek sorumluluğumuzdur.

15 SENE YANIMDA BULUNDU AMA…

– Bu ahlaksız çıkmış, geleceklermiş de geldikleri zaman bunlara hesabını soracaklarmış. Yahu sen rekabet nedir bilir misin? Sen git çocuk bezi satmaya devam et, home tekstil üretmeye devam et. Üzgünüm, 15 sene yanımda bulundu ama demek ki benden bir şey alamadı.

HELALLİK İSTİYORUZ

– Bizim kendi adımıza “Ahhh” ettiğimiz husus ise bir dönem bunları adam yerine koyup görev vermiş olmamızdır. Hatayı kabul etmek ve ders çıkarmak da bir erdemdir, biz dersimizi çıkardık. Milletimizden de helallik diliyoruz.

AKŞENER’E BAŞÖRTÜSÜ TEPKİSİ: SEN ZATEN SARAÇHANE’DE…

– Bizim başörtüsünü istismar ettiğimizden bahsediyor. Hanımefendi, Erdoğan ve arkadaşlarının başörtüsü konusunda istismarcı olup olmayacağını benim milletim gayet iyi bilir.

– Eğer dürüstsen, eğer haysiyet sahibiysen… Arkadaşlarım randevu talep etti, vermedin. Çünkü ikiniz de birbirinizin aynısınız. Bay Kemal de sen de. Sen Saraçhane’de verdiğin görüntüyle zaten hangi istikamete gittiğini ortaya koyuyorsun.

– Bu millet bu konudaki hassasiyetleri iyi biliyor. Biz bu işin istismarını değil, gerçeğini yapıyoruz. Kabul edersiniz etmezsiniz, şu an yola çıktık.