Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, barışı özlediklerini belirterek, “Dağlarımızda kurşun değil, kuş sesine hasret kaldık.” dedi.

Demirtaş, partisinin Gaziantep Demokrasi Meydanı'nda düzenlenen mitingine katıldı. Demokrasi Meydanı'nı dolduran partililere seslenen Demirtaş, Gaziantep'i ve ülkeyi alın teriyle helal lokma yiyenlerin ayakta tuttuğunu söyledi. Çalışanlara hitaben, "Bir gün çalışmazsanız, şu kendini sultan sananlar var ya sarayda yiyecek ekmek bulamazlar." diyen Demirtaş, Bursa'da Tofaş, Oyak ve Renault işçilerinin grevine de dikkat çekerek, "Buradaki Gaziantep'in sanayisinde fabrikalarında, tarlalarında çalışarak üreterek kazananlarsınız. Bursa'dakinden bir farkınız yok. Kocaeli'de, İzmir'de, Hakkari'de, Van'da, Ardahan'da, Artvin'de üretenden bir farkınız yok. Yoksulluk her yerde yoksulluk. Açlık her yerde açlık. Açlığın Kürtçesi, Türkçesi, Alevisi, Sünnisi yok. Ülkemizde hepimizi yoksulluğa mahkum etmek için para babaları el ele vermişler, şimdi bir de başkan seçecekler kendilerine. Onlar kendilerine başkan seçmeye çalışsınlar, biz ezilenlerin partisini iktidara taşıyalım da bakalım kim başkan olacak? Bakalım başkan olabilecekler mi? Olamayacaklar mı?" şeklinde konuştu.

'SARAYIN YÜKSEK PENCERELERİNDEN BAKINCA HALKIN YOKSULLUĞU GÖRÜLMÜYOR ARTIK'

AK Parti'nin, projeleriyle alay etmeye çalıştığını dile getiren Selahalttin Demirtaş, "Nereden bilecekler yoksulluğu? Saray'da yoksulluk mu gördüler?" ifadelerini kullandı. 12 yıldır başbakanlığın ve cumhurbaşkanlığının, ondan önce de İstanbul'da belediye başkanlığının keyfini sürdüklerini kaydeden Demirtaş, "Yoksulluğu unuttular. Yoksul nedir, aç nedir, işsiz nedir, unuttular. Sarayın yüksek pencerelerinden bakınca halkın yoksulluğu görülmüyor artık. Artık gecekonduları görmüyorlar. Oysa ülkenin yarısı gecekondudur. Yarısı evinde bir lokma ekmek bulana kadar, canı çıkıncaya kadar çalışanlardır. HDP, onların partisidir işte. HDP, bütün ezilenlerin, kadınların, gençlerin, yoksulların, emekçilerin partisidir." diye konuştu.

'MURSİ'YE VERİLEN İDAM CEZASINI KINIYORUM'

Ekonomiyle birlikte güçlü, kalıcı bir demokrasiye, barışa ihtiyaçları olduğunu vurgulayan Selahattin Demirtaş, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Ekonomi ve demokrasi ilişkisini doğru kurabilirsek, bu ülkede barış ve istikrarla birlikte ekonomik kalkınmayı aynı program içerisinde gerçekleştirebilirsek o zaman hep birlikte hem ülkemizde hem de Ortadoğu'da çok büyük kazanımlar elde ederiz." Mısır'ın seçilmiş Cumhurbaşkanı Mursi'ye verilen idam cezası ile ilgili de konuşan Demirtaş, "Bugün Mısır'da yaşananlar ibret verici. Seçilmiş bir cumhurbaşkanına darbe yaptılar. Bugün de idam cezası verdiler. Buradan Mursi'ye verilen idam cezasını kınadığımızı belirtmek istiyorum. Bütün uluslararası kamuoyu da bu konuda duyarlı olmalı, ayakta olmalı. Şimdi darbe yönetimi Mursi'ye verilen idam cezasını Mısır Müftüsü'nün onayına gönderecek. Eğer Mısır Müftüsü onaylarsa idamlar başlayacak. Biz sessiz kalmayacağız. Dünyanın neresinde kime uygulanırsa uygulansın, haksızlığı asla kabul etmeyeceğiz. Ama bir şeye dikkatlerinizi çekmek istiyorum; Mısır Müftüsü onaylarsa -ki bu Mısır Müftüsü devletin müftüsü- yani bir din adamı devletin emrinde olursa, dinin, Allah'ın emirlerini değil, yöneticilerin emirlerini uygular. İşte o nedenle biz de inançlarımız özgür olsun diye, dinimiz özgür olsun diye eleştiri yaptığımızda bizi 'dinsiz' ilan ediyorlar. Çok şükür biz de Müslüman evladıyız. Hiçbir zaman söylemediğim laflar üzerinden hakaretler, küfürler, yalanlar, hakaretler yağdırdılar. Müslüman'ın Kabesi de tek, kıblesi de tektir; Mekke'dedir. Bunun dışında asla bir lafım olmadı. Ama ısrarla yalan ve iftira kampanyası yürütüyorlar." açıklamasında bulundu.

Kimin imanının olup olmadığını ancak Yaradan'ın bileceğini söyleyen Selahattin Demirtaş, "O gün gelecek hepimiz huzurda hesap vereceğiz. Ama o gün gelmeden halkın huzuruna da çıkacağız. 7 Haziran bunun için fırsattır. Yalanla, iftirayla, çirkin hakaretlerle, küfürlerle kampanya yürütenlere bir ders vermemiz lazım. Bu ülkede zorbalığın para etmediğini sandıkta göstermemiz lazım. Parası çok olan, gücü çok olan değil, haklı olan, meşru olan, ezilenden yana olanın kazandığını göstermemiz lazım." dedi.

'İÇERDE VE DIŞARDA BİZE SAVAŞI DAYATAMAZLAR'

HDP'nin barajı aşamaması halinde, AK Parti'nin kendi elinde yeterli gücü görmesi halinde Suriye'de açıkça bir savaşın başlayacağına dikkat çeken Demirtaş, şunları aktardı: "Hazırlıklar onu gösteriyor. Genelkurmay Başkanı'nın 15 gün izne ayrılıp 'ameliyat oldum' şeklinde duyuru yapması da hayra alamet değil. Bugüne kadar ilk ameliyat olan Genelkurmay Başkanı da bu değil. Hiç duyurulmazdı. İlk defa bir Genelkurmay Başkanı'nın ameliyat olduğu ve 15 gün izne ayrıldığı resmi açıklama ile duyuruluyor. Sınırda her gün hazırlıklar var. IŞİD'in ve etrafındaki barbar tecavüz çetelerinin nasıl beslenip, neye hazırlandıklarını biliyoruz. Bunlara gönderilen silahlar, paralar, lojistik ve diplomatik destek. Türkiye IŞİD barbarlarının geçiş üssü haline geldi. Seçimde AKP'nin güçlenerek çıkarsa artık ülkeyi savaşa sokacak kadar çılgınlaştıklarını biliyoruz. Yani içeride ve dışarıda barış için HDP lazım. HDP barışın teminatı haline geldi artık. Gaziantep olarak Suriye'deki savaşın sıkıntıılı çektiniz. Şanlıurfa, Gaziantep Hatay, bütün sınır hattı boyunca savaşın ne demek olduğunu gün gün, an an yaşadınız, gördünüz. Biz savaşı engelleyeceğiz. Biz varsak savaş yoktur.” diye konuştu. İçeride ve dışarıda kendilerine savaşı dayatamayacaklarını aktaran Demirtaş, “Bizler barışı özledik. Hem kendi coğrafyamızda ve Ortadoğu'da barışa hasret kaldık. Dağlarımızda kurşun değil kuş sesine hasret kaldık."

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ve Başbakan Ahmet Davutoğlu'nu HDP bürolarına yapılan saldırılarla ilgili olarak tepkisiz kalmakla eleştiren Selahattin Demirtaş, “Cumhurbaşkanı 'tarafsızım' diyerek meydan meydan dolaşıyor. İsmini söylemediği partiye oy istiyor. Saldırılarla ilgili tek kelime etmiyor. 'Saldıramazsınız suçtur' demiyor. Ülkenin üç güvenliğinden sorumlu İçişleri Bakanı'nın da sesi çıkmıyor.” değerlendirmesinde bulundu. Buna rağmen hiçbir partinin düşmanları olmadığını vurgulayan Demirtaş, seçim bürolarının asla saldırıya ve özellikle kışkırtmayla hedef haline getirilmemesi gerektiğini kaydetti.

Selahattin Demirtaş, mitingin ardından partisinin Gaziantep milletvekili adaylarıyla birlikte poz verdi. Demirtaş, alandan ayrılırken, partililerin ilgisinden dolayı aracına güçlükle ulaştı.