8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla Akedaş Elektrik Perakende Satış A.Ş Genel Müdürü Medine Tanış ile yapılan söyleşinin detayları:

8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlamanın ötesinde sizce ne ifade ediyor?

Bugünü bir kutlamanın ötesinde yaşamın her alanını şekillendiren ve kadınların önemini bir kez daha hatırlatmanın fırsatı olarak görüyorum... 8 Mart aslında kadınların iş gücüne katılımını, kadınların emeklerinin değer karşılığını alabilmelerini ve kadın olmanın gücünü dünyaya duyurabilmenin hatırlanacağı bir gündür.

Medine Hanım biliyoruz ki Türkiye’de Enerji Sektöründeki Tek Kadın Genel Müdürsünüz, bu şehrimiz adına da bizi fazlasıyla gururlandırıyor, kadınlara her anlamda sağladığınız desteği ve verdiğiniz önemi hepimiz yakından takip ediyoruz. Sizce Pozitif Ayrımcılık kadınların hayatlarına daha kolay devam edebilmesi için gerekli midir?

Kadınlarla ilgili bir konu olduğunda neden akla hemen “pozitif ayrımcılık” gelir. Bu duruma hiçbir zaman anlam veremedim, hak da vermiyorum. Yıllar önce iş hayatında kadınlara kolay imkanlar da sağlanamıyordu aslına bakarsanız, çünkü kadının böyle bir imtiyaza ihtiyacı yoktu, olmadı da Teknolojik gelişmelerle zaten hayat gün geçtikçe daha kolay hale geldi. Kadın da her zaman bu değişime ayak uydurabilecek dinamizme sahip oldu. Neden kadının iş hayatında ayrımcılık denilen ve kadını “muhtaç” gösteren bu konu kadınların ihtiyacı gibi gösteriliyor.

Kadınların iş hayatında da sosyal hayatta da hiçbir ayrımcılığa ihtiyaçları yok. Kadın her şeyi kendi gücüyle başarabilir, erkeklerin yaptığı bütün işleri kadınlar da yapabilir yapıyorlar da zaten, başarıyoruz.

Kadınları iş hayatına dahil etmeden ekonomik gelişmeden bahsetmek mümkün müdür?

Kadınları iş hayatına dahil etmek bir tercih meselesi değildir, olmamalı da. Yani erkeğin bulunduğu her yerde, her alanda kadın da olmalı zaten bu hayatın, oluşumun bir kuralı aslında.

İş hayatı da bütün bu anlayışa dahil. Kadının emeğinin olmadığı bir toplum düşünebilir misiniz? Mümkün değil. Kadının emeği iş hayatının her aşamasında mevcuttur. Kadın çalışarak iş gücüne katkıda bulunamasa da zaten evden o güce katkı sağlayandır.

Ekonomik gelişmeler tabi bir bütün olarak değerlendirilmelidir. İş gücünde dayanışmanın olmadığı, paylaşımın yapılmadığı yerde herhangi bir gelişimin beklenmesi söz konusu değildir.

Zira kadının iş hayatındaki başarısı da geçmişten bugüne şahısların ötesine geçmiş, birçok çevreyi içine alarak devam etmiştir.

Ekonominin gelişmesi gibi geniş kapsamlı konuyu kadın erkek meselesi değil de iş gücü ve üretim olarak değerlendirmemiz gerekir. Üretimin olduğu her yerde zaten kadın vardır. Üretim kadından başlar, kadın birçok uygarlıkta bereketi temsil eder. Mitolojilere baktığımızda ana tanrıçalar hep bereketin sembolü olmuştur. Günümüzde de öyle devam etmektedir. Kadınlarımıza bugün sahip olunan eşitlik haklarının verilmesini sağlayan ve Türk Kadınının hayatın içerisinde bu şekilde aktif rol alması için yıllarını harcayan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün de söylediği gibi; “Dünyada her şey kadının eseridir. Kadınlarımız eğer milletin gerçek anası olmak istiyorlarsa, erkeklerimizden çok daha aydın ve faziletli olmaya çalışmalıdırlar.”

Akedaş bünyesinde kadın çalışan oranının yüksek olduğunu biliyoruz, bu konuda sizin en büyük destekçi olduğunuzu da, çalışma alanlarınızda da bunun avantajlarını hissediyor musunuz?

Türkiye’de kadınların istihdama katılım oranı %29, Akedaş Elektrik Perakende Satış A.Ş. olarak şirketimizde kadın istihdamımız toplam sayımızın %47 sini oluşturuyor. Bu oran ülkemiz için sevindirici bizim için ise gurur verici. Kadın müdürlerimiz, kadın yöneticilerimiz var, işbirliğimiz, anlayışımız, eğlenceli anlarımız var. Empati yaparak çalışmaya devam eden kocaman bir ekibiz. Biz hayatımızın enerjisini buradan alıyoruz. Herkese yetecek kadar da enerjiyi depoluyoruz. Kadın isterse başaramayacağı hiçbir şey yoktur. Ben biliyorum ki kadının gücü her şeye yeter, kadın dokunursa dünyaya değer…

Son olarak kadın girişimci adayları için ne gibi tavsiyelerde bulunmak istersiniz? Kadınların iş hayatındaki varlığı bir tercih mi, yoksa başarıya giden bir yolda zorunluluk mudur? Bu konuda neler söylemek istersiniz?

Kadınların iş hayatına katılımı bir tercih değil, bir ayrıcalık değil, eşitlik meselesi olmalı... Bu bizi başarıya götürecek bir zorunluluktur. Kadının iş hayatına katılımını sağlamak doğru bir iş kararıdır. Yerinde alınan kararlarla günümüzde birçok sektör kadınların da erkeklerle neredeyse eşit oranda iş gücüne katılımı sağlanıyor. Girişimcilik apayrı bir konu, özellikle son yıllarda kadınlarımızın girişimci olmaları için destekler artmaya başladı. Bu konuda ben özellikle kırsal alanlardan kadın işgücünü girişim ruhunu ve o emeğin en saf halini görmeyi çok seviyorum. Domates kurutan ve satan kadın, salça yapan emek veren yani günümüzde en büyük ihtiyacımız olan doğallığı bize ulaştıran kadınlarımızı buradan en içten dileklerimle tebrik ediyorum.

Başarıya doymasınlar, çalışmaya üretmeye ülkemiz için, insanlık için var olmaya devam etsinler.

Hepimizin dünya kadınlar günü kutlu olsun!

Kadının gücünün farkındayız, kadınlarımızın her zaman yanındayız.