Türkiye’nin saklı cenneti olan Kahramanmaraş’ın doğası, kültürü, mutfağı, tarihi yapıları, Fatih Altaylı’nın sunduğu Teke Tek Programında konuşuldu. Bir süre önce çekimler için Kahramanmaraş’a gelen Tarihçi-Seyahat Yazarı Saffet Emre Tonguç, Bilim-Sanat ve Seyahat Yazarı Serda Büyükkoyuncu ile Sanat Tarihçisi, Tercüman, Rehber Sedat Bornovalı’nın konuk olduğu programda konuklar Kahramanmaraş’ı anlata anlata bitiremedi.
Başkonuş Yaylası’ndan Taş Köprüye, Ulu Cami’den Tarihi Konaklara kadar kentin birçok güzelliğinden övgüyle bahsedildiği yayında Kahramanmaraş’ın çok bakımlı ve nezih olduğuna dikkat çeken Serda Büyükkoyuncu, “Şehrin modern yüzü de çok güzel, tarihi yüzü zaten tartışılmaz. Biraz restorasyona ihtiyacı var” diye konuştu. Tarihçi-Seyahat Yazarı Saffet Emre Tonguç ise özellikle Başkonuş Yaylası’na olan hayranlığını şu sözlerle dile getirdi: “Aynı zamanda bir Başkonuş Yaylası var, kendini İsviçre Alplerinde gibi hissediyorsun.” Bilim-Sanat ve Seyahat Yazarı Serda Büyükkoyuncu, Kahramanmaraş’a geldiğinde inanamayacağı sahnelerle karşılaştığını kaydederek, “Zannediyorum Anadolu’nun batı tarafındakiler doğuyu, doğu tarafındakiler batıyı çok fazla bilmiyorlar. Çekimler sebebiyle Kahramanmaraş, Şanlıurfa, Gaziantep, Kars o taraflarda çok bulunmak durumunda kaldım ve en son Kahramanmaraş inanamayacağım sahnelerle karşılaştım. Medeniyetin hala gerçekten yüksek olduğu, nezaketin, çevreye saygının, birbirlerine gösterdikleri hassasiyetin çok yüksek olduğu bir şehirle karşı karşıya kaldım. Çok bakımlı, çok nezih. Şehrin modern yüzü de çok güzel, tarihi yüzü zaten tartışılmaz. Biraz restorasyona ihtiyacı var” ifadelerini kullandı.
MİNARE YAPILARIYLA CAMİLER TURİSTLERİN ÇOK İLGİSİNİ ÇEKECEK
Büyükkoyuncu, konuşmasının devamında şunları söyledi: “Kahramanmaraş tarih boyunca bir yol üzerindeymiş. Kahramanmaraş, lokasyon gereği bütün dünyanın ticaret yolu üzerinde olduğu için daima çok değerli kalmış ve pek çok uygarlık Kahramanmaraş’a el atmış ve yaşamış. Fakat her birisi de orada bir takım eserler bırakmış o sebeple o tarihi eserler, konaklar, camiler, üstelikte Selçuklu mimarisinin eserleri, çok alışık olmadığımız minare yapılarıyla camiler Turistlerin çok ilgisini çekecek.
Kahramanmaraş’la ilgili bilmediğimiz pek çok şey var
Kahramanmaraş’ın 1 saat sürmeyecek bir mesafede dünya normlarında muhteşem bir yayla var. Zaten Kahramanmaraş bir çanak şeklinde, Torosların bittiği yer ve Kahramanmaraş’la ilgili bilmediğimiz pek çok şey var. Kahramanmaraş sanayide, teknolojide, tarihte, çevreye duyarlılıkta, ülkenin ilk sıralarında yer alan bir şehir. Dondurması evet çok meşhur ama dondurma ürünlerden sadece bir tanesi. Kahramanmaraş’ın mutfağı çok lezzetli, özel bir çörekleri var, tarhanaları var.”
BİR BAŞKONUŞ YAYLASI VAR, KENDİNİ İSVİÇRE ALPLERİNDE GİBİ HİSSEDİYORSUN
Tarihçi-Seyahat Yazarı Saffet Emre Tonguç ise; “Dulkadiroğlu Beyliği’nin başkenti olduğu için Mesela Ulucami’nin çok sıra dışı bir minaresi var. Aynı zamanda bir Başkonuş Yaylası var kendini İsviçre Alplerinde gibi hissediyorsun” şeklinde konuştu.