Zanlı Mehmet Yaykaşlı, tutuklu olarak yargılandığı davada Kahramanmaraş 1'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde, ilk kez hakim karşısına çıktı. Daha önce emniyette ve Sulh Ceza Mahkemesi'ndeki savunmalarında, suçunu kabul etmeyen Yaykaşlı, güvenlik görevlisi Halil Gürün Terlikli'yi öldürdüğünü itiraf etti. Daha önce korktuğu için suçlamaları kabul etmediğini söyleyen zanlı, hakim karşısında olayı şöyle anlattı: “Gürün ile para alışverişimiz oluyordu, faiz karşılığı kendisinden borç alıyordum. Ona 15 bin TL borcum vardı. Olay günü bankaya gittim. Gürün bana borcumdan dolayı para vermem gerektiğini söyledi. Ben de kendisine havale beklediğimi, gelince vereceğimi ve havale için yardımcı olmasını söyledim. Kendisi bir iş için Özel İdare'ye gidince ben de bankada bekledim. Bir süre sonra iki kişiyle birlikte geldi. Bu arada havalem geldi. 8 bin lira para aldım. 2 bin lirasını teyzemin oğluna borç olarak verdim. Gürün ile yine telefonda görüştük. Kendisine para temin edeceğimi ve öğleden sonra verebileceğimi söyledim. Daha sonra 3 kez aradım ama telefona yanıt vermedi. Saat 18.00 sıralarında Gürün'ü Özel İdare binasının önünde gördüm. Bana paranın ne olduğunu sorunca döviz bürosuna verdiğimi şimdi ödeyemeyeceğimi ve biraz önce aradığımda, telefona bakmadığını söyledim. Kendisi ısrarcı oldu. ”˜Bulman lazım' dedi.” SİLAHINA DAVRANDI İDDİASI Halil Gürün Terlikli ile kadın arkadaşları olan 35 yaşındaki S.K.'nin evinde buluştuklarını ve burada para yüzünden tartıştıklarını ileri süren Mehmet Yaykaşlı şöyle devam etti: “Ben eve girdim, bir süre sonra Gürün de geldi. 30 bin liraya acil ihtiyacı olduğunu ve benim bulmam gerektiğini söyleyince, ben de bu saatte bu kadar parayı temin edemeyeceğimi söyledim. Zira kendisine 15 bin lira borcum vardı. Zaman istedim, Gürün sürekli ısrar etti. Sonra da hakaret ve tehditler savurmaya başladı. Ben alttan almaya çalıştım, ama o ısrarcı oldu. Cebimdeki müşteri çeklerini vermeyi teklif ettim. Cüzdanımı ve çekleri elime vurarak düşürdü. Sonra bir ara ”˜Ben bittim, seni de bitiririm' diyerek silahına davrandı. Ben de bunun üzerine yanımda taşıdığım silahla rastgele ateş ettim. Gürün yere yığıldı. Başına çarşaf doladım. Daha sonra da halıya sardım. Korkmuştum ve öldüğünü anlamıştım. Servet'i arayarak eve gelmemesini söyledim. Daha sonra buluştuğumuz Servet'e olanları anlattım ve cesedi arabaya koydum. Hasancıklı Köprüsü'nden aşağıya bıraktım. Halıya sarmadan önce silahını da beline takmıştım. Ayrıca Gürün'ün üzerinde veya elinde herhangi bir para yoktu. Bakmadım, ancak elinde poşet yoktu. Daha sonra dolaşırken silahı başıma dayadım. Ancak Servet elimden alarak bir köprüden silahı attı.” Pişman olduğunu ve Halil Gürün Terlikli'den para almadığını iddia eden Yaykaşlı'nın tutukluluğuna karar verilen duruşma, 6 Mayıs 2009 tarihine ertelendi. [B]OLAY NASIL GELİŞTİ?[/B] Akbank Kahramanmaraş Şubesi'nde 6 yıldır çalışan Halil Gürün Terlikli, 22 Aralık 2008'de saat 14.15 sıralarında Kıbrıs Meydanı'ndaki Albaraka Türk'ten 150 bin YTL çekmiş, ancak çalıştığı bankaya dönmemişti. Terlikli'nin 150 bin YTL ile ortadan kaybolması üzerine soruşturma başlatılılırken olaydan 4 gün sonra 26 Aralık'ta cesedi, Kahramanmaraş-Kayseri karayolu üzerinde bulunan ve kent merkezine yaklaşık 20 kilometre uzaklıktaki Hasancıklı Köprüsü'nün altındaki Kılavuzlu Barajı tahliye kanalında bulunmuştu. Olayla ilgili arkadaşı Mehmet Yaykaşlı tutuklanmıştı, S.K. ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmıştı.