Dünyanın en büyük ve en güçlü parçacık hızlandırıcısı Büyük Hadron Çarpıştırıcısı (LHC)'nın faaliyete geçmesi ile sadece %5'i hakkında bilgi sahibi olduğumuz evrenin "geri kalanı"nı oluşturan karanlık madde ve karanlık enerji gibi "açıklanamayan" konularda da önemli bilgilere ulaşılması bekleniyor. Evrenin sırlarına tutacağı ışık kadar sebep olabileceği felaket tartışmalarıyla da gündemde yer bulan deneyin açığa kavuşturmaya çalışacağı en önemli konulardan biri de 'Higgs buzonu'. "Maddenin neden kütlesi var?" sorusunu geliştirdiği modelle açıklama getiren İskoçyalı fizikçi Peter Higgs'in adıyla anılan parçacıkların varlığı bugüne kadar sadece matematiksel modelde açıklandı ve "kabul" olmaktan öteye geçemedi. Dortmud Teknik Üniversitesi'nde Bilim Felsefesi alanında çalışmalarını sürdüren Prof. Dr. Reiner Hedrich, Higgs buzonunun varlığının ispatlanması durumunda Kuantum Alan Teorisi'nin geliştirilebileceğini, aksi halde ise yeni bir modele ihtiyaç duyulacağını belirtti. Hedrich deney sonucunda çok önemli bilgilere ulaşılabileceği gibi kâinatın sırrının çözülememesinin de muhtemel sonuçlar arasında olduğuna dikkat çekerek insanların buna da hazırlıklı olması gerektiğini vurguladı. Bilim dünyasında deneyle alakalı Goethe'nın Faust eserinde yönelttiği dünyanın gerçeğinde ne olduğu sorusuna sıklıkla atıfta bulunuluyor. O yıllarda sadece zihnî bir çaba olan bu sorunun artık deneysel olarak cevaplanabileceğini belirtiliyor.