İl Millî Eğitim Müdürü Yusuf Kahraman'ın Süha Erler Anadolu Lisesi ziyaretine; Onikişubat İlçe Millî Eğitim Müdürü Enver Gökşen, İl Millî Eğitim Müdür Yardımcısı Mustafa Yılmaz, İl Milli Eğitim Şube Müdürü Ahmet Akküncü, Ramazan Sertpolat ve Onikişubat ilçe Millî Eğitim Şube Müdürü Dilek Konuş’da eşlik etti.
Hep birlikte İstiklal Marşımızın okunmasına müteakiben okul Müdürü Halil İbrahim Çolakkadı, ziyaretle ilgili açıklama yaptı. Onikişubat İlçe Millî Eğitim Müdürü Enver Gökşen yaptığı açılış konuşmasın da bu okulda okuyan, teknoloji devi Apple'ın bazı uygulamalarında güvenlik açığını yakalyan Yiğit Can Yılmaz’ı hatırlatarak “ sizlerde onun gibi başarılı olabilirsiniz, hepinizden aynı başarı ve iyi bir insan olmanızı bekliyoruz, yeni eğitim-öğretim yılınızın başarılı geçmesini diliyorum” dedi.
“Sevgili yavrularım, Biz sizleri önemsedik, değer verdik ve bu sabah misafiriniz olduk. Sizlerle 1 5 dakika bir hayat dersi yaparak haftaya böyle başlayalım istedik. Bazı tecrübenin içerisinde öyle gizli cümleler vardır ki o cümleyi alırsınız, sizin hayat felsefeniz olur gider. Oradan hayata farklı bakarsınız, bizde bu anlamda bir öğrencimiz, bir yavrumuz kendisine bir yol açarda hayata farklı bakarsa düşüncesiyle buradayız.” Diyerek konuşmasına başlayan İl Milli Eğitim Müdürü Yusuf Kahraman, daha sonra şu ifadelere yer verdi:
“İlimizin seçkin Anadolu Lisesinin kıymetli yavrularım, Allah hem sizlere, hem bizlere ömür verdi, 6 Şubat’ta Rahmanı rahmana giden öğretmen ve öğrencilerimizin arasında olmadık, çok şükür. Onlar bu dünya hayatlarını tamamladılar, öbür dünyaya gittiler. Bir gün biz de oraya gideceğiz. Şunu demek istiyorum, onlar gittiler ama geride kalan bizler olarak farklı bir imtihanı hep beraber yaşıyoruz.” Bu şehir kurtuluş savaşında önderlik etmiş ve kendi kendini kurtarmış bir şehirdir. Tıpkı 6 Şubatta karşılaştığımız büyük problemlere çözüm üretildiği gibi. O felaketi hep beraber yaşadık, Allah bu şehre bu güzel ülkemize bir daha böyle felaketi yaşatmasın. Bitmek bilmeyen 103 saniye, ama sonrasında yine yeniden hayata tutunuyoruz travmalarımızı hep beraber atlatıyoruz. Çünkü hayat devam ediyor.
Deprem anından itibaren okul ve kurumlarımız babalarınız, anneniz, kardeşleriniz ve sevdikleriniz için barınak oldu. İnsanların çoğu okullarımıza koşturup geldiler. Eğitim ve öğretimin hayatın nasıl merkezinde olduğu gördük. Bu insani görevimiz içinde hem barınma, hem yemek dağıtımı, hem temizlik ihtiyacın giderilmesi, hem de destek verip bu travmaları atlatma adına çok önemli bir fonksiyon üstlendi. Sonrasında da okullarımızı açtık ki eğitim – öğretim başlasın ve hayat normale dönsün. Ülkenin geleceği eğitim – öğretime göre şekilleniyor. Bunları niçin anlatıyorum? Hayatın merkezinde siz varsınız da onun için anlatıyorum.
Yeni eğitim – öğretim nedeniyle okullarımız açıldı ve dördüncü haftanın ilk günündeyiz. Geçen zaman içerisinde kaybettiğimiz arkadaşlarımız, sevdiklerimiz, dostlarımız da oldu. Tüm bunlardan sonra yeni bir heyecanla başladık. Sizleri akademik bilgilerle yetiştirirken aynı zamanda iyi bir insan olarak yetiştirmek istiyoruz ve bizim eserimiz sizler olacaksınız. Öğretmenler olarak tek gurur duyacağımız varlıklar sizlersiniz, anneleriniz, babalarınız, sizleri bize emanet etti ve bizde bu emanete en güzel şekilde sahip çıkmak istiyoruz.” Dedi.
