Türkiye, cumartesi günü birbirinin tıpa tıp benzeri iki büyük trafik faciasıyla sarsıldı. Sabah saatlerinde başka bir kazaya yardım için yol kenarında bulunan ekiplere, yan yatan bir yolcu otobüsü çarptı; 15 kişi hayatını kaybetti, 31 kişi de yaralandı. Akşam saatlerinde ise Mardin'in Derik ilçesinde, yine başka bir kazaya yardım etmek için toplanan kalabalığın arasında tır daldı. Katliam gibi kazada 20 kişi hayatını kaybederken 26 kişi de yaralandı.

Gaziantep'teki faciayla ilgili ilk tespitler
Herkes aynı gün içinde meydana gelen ve birbirinin kopyası gibi iki kazanın nasıl olduğunu merak ederken, Gaziantep'teki kazayla ilgili ilk olay yeri tespitleri geldi. Gaziantepteki faciaya neden olan otobüsle ilgili Jandarma ekiplerinin elde ettiği ilk sonuçlar adeta 'kaza değil katliam' dedirtecek cinsten. 

Şoför yarım saat önce direksiyona geçmiş
İstanbul'dan yola çıkan otobüs olay yerine yaklaşık yarım saat mesafede mola verdi. Burada direksiyona kazaya neden olan şoför Abdulkadir Memiş geçti. Memiş, bir aracın şarampole yuvarlandığı kaza yerine yaklaşırken, 3 şeritli otoyolun sağ şeridinde seyrediyordu. Kaza olduğunu görünce frene bastı. Durduramadığı otobüs, yalpaladıktan sonra devrildi.

130 km süratle 307 metre fren izi bıraktı
Kayarak diğer kazaya yardım edenleri ezdi. Jandarma olay yerinde 307 metre fren izi tespit etti. Takometrenin ise 130 kilometre hızda takılı kaldığı öğrenildi. TAG otobanında şehirlerarası taşımacılık yapan otobüslerin hız sınırlaması ise 110 kilometreydi. Savcılık ve jandarmanın ilk tespitlerine göre kaza aşırı hız sebebiyle meydana geldi.

Yola yağ aktığı iddiası doğru çıkmadı
Sürücü Memiş'te, ifadesinde kazayı görünce bir anda direksiyon hakimiyetini kaybettiğini, araç yalpalamaya başlayınca da yaptığı manevraya rağmen kurtaramadığını söylediği öğrenildi. Şoför, bu ifadesi de olayın aşırı hız sebebiyle gerçekleştiğini doğrulamış oldu. Ayrıca yola yağ aktığı, otobüsün bu yağ sebebiyle kaydığı bilgisinin de doğru olmadığı belirtildi.

Otobüs şoförü: Fren yapıp yapmadığımı hatırlamıyorum
Kaza sonrası nöbetçi mahkeme tarafından tutuklanarak cezaevine gönderilen şoför A.M.; ilk ifadesinde kaza anında fren yapıp yapmadığını hatırlamadığını belirtirken şu ifadeleri kullandı: "Saat 10.00-11.00 sıralarında Nizip'te bir tesiste tekrar mola verdik. Mola esnasında otobüsün şoför koltuğuna geçtim. V.Ö. ise yeniden istirahate ayrıldı.

Tam bilememekle beraber 100-110 kilometre hızla seyir halindeydim. Tüm yolculuk esnasında yanımızda muavinimiz B. bulunmaktaydı. B. de ara ara istirahate çekildi ama en son tesislerde o da benimle beraber uyanıktı. Ben otobüs sürüşünü yaptığım sırada muavinimiz B. de anımsadığım kadarıyla yolcularımızla ilgileniyordu.

- Bu şekilde yaklaşık 15 kilometre ilerledikten sonra bir kaza olduğunu gördüm. Yol üzerinde modelini anımsayamadığım 3-4 otomobil, bir itfaiye aracı, bir ambulans vardı. Anladığım kadarıyla bir kaza olmuştu ancak kaza aracını ve kazayı tam anımsayamıyorum.