Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bilim Kurulu toplantısı sonrası konuştu, yaklaşık 2 senedir hayatımızda olan maskeyle ilgili kritik bir açıklamalarda bulundu.

Erdoğan’ın açıklamasına göre, Koronavirüs Bilim Kurulu olağanüstü bir süreç dışında toplantı yapmayacak.


Kapalı mekanlardaki maske kullanma zorunluluğu da kalkarken, sadece toplu taşıma araçlarında ve sağlık kuruluşlarında bir müddet maske kullanımı devam edecek.

OKULLARLA İLGİLİ AÇIKLAMA

Erdoğan’ın açıklamasının ardından Sağlık Bakanı Fahrettin Koca da sosyal medya hesabından alınan kararlarla ilgili paylaşımda bulundu.

Bakan Koca, şunları belirtti:

* Okullarda ve diğer kapalı alanlarda maske mecburiyeti kalktı. Toplu taşıma araçlarıyla sağlık kuruluşları, vaka sayısı 1.000’in altına düşene kadar uygulamada istisnayı teşkil ediyor.

* Çok yakında yüzümüzün akıyla maskesiz hayata geçiyoruz. Dün 2.604 olan vaka sayısından bu belli!

* Hatıra fotoğrafımızı çektirelim. Okullarda maske mecburiyeti kalktı.

ÖĞRETMEN VE ÖĞRENCİLERİN MASKE TAKMA ZORUNLULUĞU KALKTI

Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Bartın Valiliğini ziyaret etti. Valilik girişinde Vali Sinan Güner, AKP Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç ve protokol üyeleri tarafından karşılanan Bakan Özer, açıklamalarda bulundu. Bakan Özer, 2021-2022 eğitim-öğretim yılında eğitim kurumlarında kararlı bir şekilde yüz yüze devam ettiklerini söyleyerek şu ifadeleri kullandı:


* Bugün itibariyle yeni bir evreye dönüşen bu süreci, eğitimi kesintisiz bir şekilde devam ettirmenin memnuniyeti içerisindeyiz. Bugün Sayın Cumhurbaşkanımız, Sağlık Bilim Kurulu toplantısından sonra artık kapalı mekanlarda maske zorunluluğunu kaldırdığını açıkladı.

* Biz de Mili Eğitim Bakanlığı olarak yarından itibaren okul öncesinde, ilkokuldan ortaokula, ortaokuldan liseye kadar 18 milyonun eğitim aldığı tüm okullarda artık kapalı mekanlarda maske kullanımını; hem öğrencilerimize hem de öğretmenlerimiz için kaldırmış bulunuyoruz.

Zorlu bir süreç olduğunu ifade eden Bakan Özer, şöyle konuştu:

* Bu süreç gerçekten çok zorlu bir süreç oldu. Özellikle yüz yüze ara verdikten sonra kararlı bir şekilde yüz yüze eğitime başlayabilmek çok ciddi bir irade gerektiriyordu. Milli Eğitim Bakanlığı olarak iki nokta üzerinde çok ısrarla durduk.

* Birincisi okulların tüm toplumlarda olduğu gibi ülkemizde de son kapatılması gereken yerler olduğu gerçeğidir.

* İkincisi de artık 1,5 yıl aradan sonra okulların da açık kalmasının bir eğitim meselesi olmaktan çıkıp, artık bir milli güvenlik meselesine dönüştüğünü ısrarla vurgulamamızdır. Gelinen noktada ne kadar isabetli bir karar verdiğimizi tüm toplum gördü.

“TÜRKİYE’NİN NORMALLEŞMESİ OKULLARIN AÇIK KALMASINDAN GEÇİYORDU”

Türkiye’nin normalleşmesinin okulların yüz yüze açık kalmasından geçtiğini belirten Bakan Özer, konuşmasını şöyle dedi:

* Bugün Cumhurbaşkanımızın açıklamaları da bunu teyit etti. Elbette bu kolay bir süreç değildi. Türkiye’de eğitim sistemi yaklaşık 18 milyon öğrencinin, 1,2 milyon öğretmenin yer aldığı devasa bir sistem.

* Dolayısıyla bu süreçte Türkiye’nin normalleşmesi, okulların yüz yüze açık kalmasından geçiyordu. Bizim bu kararlı duruşumuz Türkiye’nin normalleşmesini hem kolaylaştırdı hem de hızlandırdı. Bu kolay bir süreç olmadı.

* Bakanlığımızın tüm bürokrasisine teşekkür ediyorum. Gece gündüz demeden illerdeki gelişmeleri birebir takip ettiler. Sınıflardaki vaka durumlarını temaslı durumlarını birebir takip ettiler. Sağlık Bilim Kurulu’na çok teşekkür ederim. Bize bu süreç içerisinde rehberlik yaptılar.

* Yine bu sürecin en büyük kahramanları eğitimin kahramanları olan sevgili öğretmenlerimiz.1,2 milyon öğretmenimize Bartın’dan şükranlarımı sunmak istiyorum. Bu süreçte okulların açık kalması için ne kadar fedakarlık gösterdiklerine hep birlikte şahit olduk.

“SON 20 YILDA EĞİTİMDE DEVASA BİR DÖNÜŞÜM YAŞANDI”

Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Bartın Valiliği tarafından düzenlenen iftara katıldı. Burada konuşma yapan Bakan Özer, şunları söyledi:

* Son 20 yılda eğitimde devasa bir dönüşüm yaşandı. Okul öncesinden ortaöğretime yüksek öğretime kadar eğitimin kademelerinde geçmişe göre, daha fazla okullaşma oranlarının olduğu bir döneme şahitlik ettik.

* 81 ilden tüm ilçelerine bölge, şehir, Türkiyenin her noktasına her köşesine eğitim yatırımları ulaştırıldı. 2000’li yıllarda 355 binler seviyesinde olan derslik sayısı günümüzde 855 bine ulaştı. Yani yaklaşık 1 milyon olan bir dersliği olan eğitim sisteminden bahsediyoruz.

* 2000’li yıllarda 500 bin öğretmenin yaklaşık yüzde 40ı kadın öğretmenlerimizden oluşurken, şu anda 1.2 milyon öğretmenin yaklaşık yüzde 60ı kadın öğretmenlerimizden oluşuyor. Kadının temsiliyetiyle ilgili öğretmen olarak istihdamı ile ilgili inanılmaz bir artış var.

Bakan Özer kız çocuklarının okullaşma sorununun kökünden çözüldüğünü belirterek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

* Aynı şekilde kız çocuklarımızın okullaşma oranında da gerçekleşti. Hafızalarınızı tazeleyin, hep kız çocuklarımızın okullara, eğitime erişimiyle kampanyalar düzenlenirdi.

* 2002 yılında kız çocuklarının ortaöğretimde okullaşma oranı yüzde 39’du. Bu, şu demekti: 2 kız çocuğumuzdan bir tanesi liseye erişemiyordu. Bugün bu oran yüzde 90’da, yükseköğretimdeki kadınlarda kız çocuklarda yüzde 11’den yüzde 48,5’e geldi.

* Yani son 20 yılda eğitimde devasa yatırımların yapılmış olduğu bu dönemde sadece okullaşma oranlarını artırmadı, çocukların eğitimine erişimini kolaylaştırmadı, aynı zamanda kız çocuklarının okullaşma sorununu da kökünden çözmüş olan bir dönemdir.

* Eğitimdeki bu gelişmelerin gerçekleşebilmesi ancak Cumhurbaşkanımız gibi bir liderle mümkün oluyor.

YÖK BAŞKANI’NDAN MASKE MESAJI

Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Erol Özvar, Twitter hesabından yaptığı açıklamada “Bilim Kurulumuzun önerisi ve Sayın Cumhurbaşkanımızın açıklamaları doğrultusunda tüm yükseköğretim kurumlarında kapalı mekanlardaki maske kullanma zorunluluğu kaldırılmıştır. Maskesiz bu yeni dönemde tüm öğrencilerimize sağlık ve başarılar diliyorum” dedi.