Hz Mevlana(k.s)

Sevgilinin gülünden,  bir yaprak daha toprağa kavuştu.

Sevgilisine kavuştu, o çok sevdiği sevgilisine.

Hoşgörü, aşk, sevgiyle bütünleştirdi tüm gönülleri,

Kızgınlığı, korkaklığı, hırçınlığı, acizliği, tüm kötü tabuları teker teker yıktı.

Yaşamını ‘’Hamdım, piştim, yandım’’ sözleri ile özetleyen Hz. Mevlana(k.s) 17 Aralık 1273 Pazar  günü Hakk’ın  Rahmetine  kavuştu.

Hz Mevlana(k.s)’nın 744. yıldönümü.

Hz Mevlana(k.s) yaşamı ile tam bir gönül  dostu, bıraktığı eserler ve sözleriyle adeta; ilim  kültür abidesidir.

Tasavvufi fikir ve düşüncelerini anlatan Mesnevi’si,

Çeşitli konularda söylediği Divan-ı Kebir’i,

Selçuklu hükümdarlarına ve devrin ileri gelenlerine nasihat için yazdığı Mektubat’ı,

Çeşitli meclislerde yaptığı sohbetlerinin toplandığı Fi Hi Ma Fih’i,

Yedi Meclisinin, yedi vaazının not edildiği Meclis-i Seba’sı,

Günümüze ulaşan eserlerinden sadece birkaç tanesi.

 Birde,o okkalı sözleri yok mu,

Yine gel, yine gel, her ne olursan ol yine gel

İster kafir, ateşe tapan, putperest ol yine gel

Bizim bu dergahımız ümitsizlik dergahı değildir

Yüz defa tövbeni bozmuş olsun da yine gel.

‘’Üzülme Can! Doğruysan zarar gördüm deme. Bil ki iyiler mutlaka kazanır.’’

‘’Kimle gezdiğinize, kimle arkadaşlık ettiğinize dikkat edin. Çünkü; Bülbül güle, karga çöplüğe götürür.’’

‘’Aşk; sandığın kadar değil, yandığın kadardır...’’

‘’Ey gönül ses etme! Bekle! Ya nasip de Rabbine bırak...’’

‘’İnsanlar seni yanlış anladığında dert etme, duydukları senin sesin fakat aklından geçirdikleri kendi düşünceleridir.’’

‘’Ya al götür geri kalanımı.Ya da gel tamamla eksik yanımı.’’

‘’Ümitsizlikten sonra nice ümitler, karanlıkların sonunda nice güneşler var.’’

‘’Suskunluğum asaletimdendir. Her lafa verecek cevabım var. Lakin, bir lafa bakarım laf mı diye, Bir de söyleyene bakarım adam mı diye!’’

‘’Çalınan her kapı hemen açılsaydı, Ümidin, sabrın ve isteğin derecesi anlaşılmazdı..!’’

‘’Bir insanın nasıl güldüğünden terbiyesini, neye güldüğünden akıl seviyesini anlarsın...’’

‘’Niye üzülüp ağlarsın can?‘’Bırak sevmeyen gitsin. Dua et Rabbim seni terk etmesin. İşte o terk ederse, gerçekten bitersin..!’’

‘’Kula bela gelmez, hak yazmadıkça... Hak bela yazmaz, kul azmadıkça...’’

Bizlere bıraktığı vefatından önce son  nasihati:

Size, gizlide ve açıkta Allah’tan korkmayı, az yemeyi, az uyumayı, az konuşmayı, isyan ve günahları terk etmeyi, oruç tutmayı, namaza devam etmeyi, sürekli olarak şehveti terk etmeyi, bütün yaratıklardan gelen cefaya tahammüllü olmayı, aptal ve cahillerle oturmamayı, güzel davranışlı ve olgun kişilerle birlikte bulunmayı vasiyet ediyorum. İnsanların en hayırlısı, insanlara yararı olandır. Sözün en hayırlısı, az ve anlaşılır olanıdır.

“Ölümümüzden sonra mezarımızı yerde aramayınız!
Bizim mezarımız âriflerin gönüllerindedir’’

 Ruhuna El Fatiha…